YAĞMA HASAN'IN BÖREĞİ

Mehmet Arif DEMİR
Tüm Yazıları
1 Eylül günü Ankara'da yapılan Türkiye Futbol Federasyonu Genel Kurulu'nda yaşananlar ve dağıtılan bilançolarda yer alan masraf kalemleri ile yapılan harcamalar tam bir Yağma Hasan'ın Böreği örneği olarak tarihe geçti.

Her şeyin karne ile verildiği, yokluğun, kıtlığın dört bir yanı sardığı, milletin inim inim inlediği yıllarda Meşhur Karaköy Börekçisi Hasan Dede, fırınların kolluk kuvvetlerinin baskısıyla kapatıldığı bir dönemde –inadına- ambarındaki unlardan börek yapar ve dükkânının önüne gelen geçenin karnını doyurması için koyarmış. Millet yemeye ekmek bulamazken Hasan Dede’nin börekleri bedavaya dağıttığı duyulunca fırının bulunduğu sokak erken saatlerde kalabalıklaşmaya ve fırından börekler çıkar-çıkmaz da –adeta- yağmalanmaya başlarmış. İstanbul o zaman küçük bir yer ve fakat dedikodu kanalları şimdikinden de hızlı imiş. Tez vakitte bu börek “Yağma Hasan’ın Böreği” diye nam salmış. Depodaki unlar bitene ve Varlık Vergisi ile tüccarlar iyice cendereye alınana kadar da bu “yağma” devam etmiş.

Gel zaman git zaman halkın arasında Yağma Hasan’ın Böreği sözü Türk Dil Kurumu’na “hakkı olanın da olmayanın da yararlandığı kaynak” olarak geçmiş ve tescil edilmiş.

1 Eylül günü Ankara’da yapılan Türkiye Futbol Federasyonu Genel Kurulu’nda yaşananlar ve dağıtılan bilançolarda yer alan masraf kalemleri ile yapılan harcamalar tam bir Yağma Hasan’ın Böreği örneği olarak tarihe geçti.

Geçen sene 5 Milyon TL kâr eden TFF organizasyonu, bu sene bütçesini 70 Milyon arttırmasına rağmen 49 Milyon zarar ederek hayret verici bir performansa ulaştı. (Aradaki diferansı kabaca hesap edecek olursak :70+49+5=124 Milyon TL zarar var diyebiliriz.)

Yapılan açıklamada; 49 Milyon TL zarara sebep suçlu olarak yayın gelirlerindeki azalma ve kur farkı gösteriliyor fakat işin erbabı tarafından bilançoya dikkatlice bakıldığında görülüyor ki gider kaleminde kur farkı zararı “sıfır” lira yazıyorken, gelirlere kur farkı olarak 16 Milyon TL (+) olarak işlenmiş yani iddia edildiği gibi zarar değil 16 Milyon TL kur artışından sağlanan gelir var. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu o zaman!

Diğer bir ilginç kalem de Cari Giderler; bu kaleme göre Personel Giderleri 54 Milyon küsur, Seyahat Giderleri 1 Milyon civarında, Büro Giderleri 126 Milyon küsur, Diğer Cari Giderler 4 Milyon TL civarında gösteriliyor 31 Mayıs 2020 tarihli bilançoda. Buranın en ilginç rakamı ise 126.367.080.-TL tutarla Büro Giderleri faslında karşımıza çıkıyor. 126 milyonluk büro harcamasının Süper Lig'deki 21 takımım 14'ünün harcama bütçesinden fazla olduğu da bir gerçek. Ayrıca araç kiralama ve benzin giderleri konusunda da “komik” harcamalar tarihi genel kurulda” ibra” edildi.

Gelelim “ibra” sırasında yaşananlara. Öncelikle 330 delegenin ancak 170-180 tanesi ve “Nihat Abi’nin özel ricası” notu ile iştirak etti meşhur genel kurula. Spor Bakanı Kasapoğlu ve 1. Lig Kulüpler Birliği Başkanı Murat Sancak’la birlikte Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzon, Antalyaspor, Başakşehir ve Kasımpaşa başkanları genel kurula gelmedi. İbra edilmiştir” diye el kaldıranların bazıları da statü gereği orada bulunup oy kullanmaması gerekenlerden. TFF, Olağan genel kuruldan 15 gün önce delegelere gönderilmesi zorunlu olan evrakları, 5 günlük gecikmeyle yollarken söz konusu belgeler arasında TFF Yönetim Kurulu faaliyet raporu ile bütçe raporlarının yer almadığı ortaya çıktı.

Özellikle TFF bürokrasisini saran ibra edilmeme endişesi bir şekilde savuşturulunca geriye 21 takımlı 40 maçlık ligin daha da büyüyen bütçesini nasıl daha iyi yönetemeyiz konulu yeni maraton da kendiliğinden başlamış oldu. Bakalım seneye bu zamanlar Nihat Abili mi yoksa başka bir abili TFF’yi mi konuşuyor olacağız. O zamana kadar Yağma Hasan’ın Böreğine yumulmaya devam edebilir TFF bürokrasisi.

Görelim Mevla N’eyler, N’eylerse Güzel Eyler !

PS: 9 Eylül İzmir’in Kurtuluşu’nu ve Yunan’ın denize dökülüşünü bugünlerde daha bir yürekten kutluyoruz.