Teknolojinin ışık hızıyla ilerlediği çağımızda daha önce hayal bile edemeyeceğimiz değişimler vuku bulmakta.
Uzun bir müddettir iktisadi süreçler ve iktisat politikaları üzerine yazıyorum.
Bugün Cari Açık sorunu ve ihracata dayalı büyümeye devam edeceğiz.
Hükümet uyguladığı genişletici para politikası ile döviz kurlarını bilerek yükselttiğini, bu sayede ihracat ve turizmin patlayacağını, ülkede döviz rezervlerinin rekor kıracağını ve böylece kurların düşeceğini söylemektedir.
Bugün kronik cari açık probleminin çözümünü yazmaya niyet etmiştim ama Türkiye'de gündem o kadar hızlı değişiyor ki?
Cuma günkü yazımda seçimden sonra kim gelirse gelsin bir "heterodoks istikrar politikası" uygulama ihtimalinin yüksek olduğunu belirtmiş ve yazıyı şöyle bitirmiştim: "Böyle bir istikrar programı ile enflasyon ve işsizlik yüzde 10-12 arasına bir senede çekilir fakat daha bu işin başlangıcıdır.
Bazı iktisatçılar ve gazeteciler, Hükümetin mevcut düşük faiz yüksek kur politikasını sürdüremeyeceğini ve önünde sonunda bazı önlemler almak zorunda hissedeceğini savunmaktadır.
Taylor Kuralı adını Amerikalı İktisatçı John B. Taylor'dan alan ve Merkez Bankası'nın politika faizini nasıl belirlemesi gerektiğini gösteren bir kuraldı.