Havalar ısınmaya başladı, bahar güzel ve iç ısıtan yüzünü gösterdi. Her ne kadar sabahları serin olsa da mayısla birlikte insanların içinde, bir tatile gitme hevesi uyanır. Herkes şimdiden tatil planları yapmaya başladı. İyi güzel de adına tatil denilen bu aktivite öyle kolay yapılacak bir iş olmaktan giderek uzaklaşıyor.
Ülke seçim sonuçlarına odaklanmışken, çalışanlar, dar gelirliler ve emekçiler daha iyi hayat koşullarına kavuşabilmek için zorlu bir gayretin içinde kıvranmaktadır.
Bana göre, Hava-İş'in bugünkü yönetimi aidiyet değil, sadece aidat peşindedir.
Bir dönem kamyon arkalarına dikkat çekici bir slogan yazılırdı.
Türk Hava Yolları'nın Basın Müşavirliği, Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Sayın İlker Aycı'nın basın toplantısına davet ettiğinde bunun bir veda buluşması olduğu belliydi.
Türkiye, bugün sandık başına gitti. Bu kaçıncı seçim, kaçıncı kez belediyelere başkan seçiyoruz doğrusu hatırlamadım. İlk oyumu nerede ve ne zaman kullandım onu da hatırlamıyorum. Hatırladığım tek şey, her seçim öncesi siyasi partilerin ve liderlerinin bol bol vaatte bulunmasıdır.
Bundan 15 yıl öncesine götürmek isterim sizi. Türkiye'de, havacılık macerasının en kısır dönemleri yaşanıyordu.
Türk bürokrasisi, çözüm bulamadığı her sorun için, bir sebep üretmekte mahirdir.