YEMEK PROGRAMINDAN BAŞKA HERŞEY

Fehmi KETENCİ 17 Şub 2019

Fehmi KETENCİ
Tüm Yazıları
Yıllardır, hemen hemen her kanalda rastladığımız, bana göre çoğunun dolgu programı olmaktan öteye geçemediği programlar vardır ekranlarımızda. Bunların adına genelde "Yemek" programları denir.

      Bunlardan birçoğu gurmeliği meslek haline getirmiş olnların yaptığı programlardır ki, bunları takip eden ev kadınlarının çoğunlukta olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu programlar bazen, sayısal olarak çoğalırlar, bazen de bir anda ortadan yok olurlar. Ama sözünü ettiğim programlar çok zengin görüntüleri olan, genelde yemek tariflerinin verildiği ve her mutfakta normal olarak bulunmayan yemek malzemelerinin olduğu bu tür yemek programlarındaki mutfaklar çok şatafatlıdırlar. Daha çok görüntüleri ile ev kadınlarının ilgisini çekerler. Her ev kadınının hayalinde, göz alıcı görüntülü dekorasyonu olan ve dolaplarında her çeşit yemek malzemesininin olduğu bu mutfaklar yatar.

      Bir başka yemek programları da vardır ki, sadece isim olduğu için bir şekilde yemek programı yapma şansını yakalar ve yemek programı ile ekrana çıkarlar. Bu tür programlarda yapılan yemeler ve verilen bilgiler, genelde yemek kitaplarında rahatlıkla bulabileceğiniz yemek örnekleridir. Çoğunlukla da otantik ve yöresel özellikleri olan yemek çeşitlerine pek rastlayamayız.

      Edindiğim izlenimler ve kulağıma gelen eleştirlerden, bu tür programlar kadınların evde olduğu saatleri dolduran ekran dolgu programları olarak değerlendirilirler. Kadınlardan bu tür programları tutkun izleyici olarak takip edenlerine de fazla rastlamadım. Zaten, bu programların ekran ömrü pek de uzun olmaz.

      Bir başka yemek programı türü var ki; eski yıllarda diğer kanallarda, değişik zamanlarda aynı veya benzeri adla yayınlanan ve son olarak Acun Ilıcalı’nın televizyonu TV8’de bir süredir ekrana gelen, sunuculuğunu Onur  Büyüktopçu’nun yaptığı yemek yarışması formatındaki, haftanın beş günü, beş yarışmacının yemek yapma hünerlerini sergilediği program. Adına “Yemekteyiz” denilmesine rağmen yemek ve lezzet değerlendirilmesinin çok ötesinde, başka şeylerin konuşulduğu, kurgu çekişmelerin, zaman zaman kavga ortamının yaşandığı, zaman zaman da yemek yeme adabının çok ötesine taşan hoş olmayan tartışma ve kavganın yaşandığı bir program. Bazen bu tartışmalar sırasında uzun süre programın amacının çok dışına taşan, masadaki yemeklerin bile unutulduğu bir yemek yarışma programıdır “Yemekteyiz”.

      Başladığından sonraki sürelerde format olarak oldukça iyi gibi görünüyor, sunucu Onur  Büyüktopçu durumu çok iyi idare ediyordu. Ama, son zamanda ekranlara yansıyan görüntüleriyle yarışma sürecinin yaşananların kısmen bir kurgu olduğu, tartışma ortamını besleyenlerin özellikle seçildiği düşüncesi iyice öne çıkmaya başladı, Seviyesi düşen kurgu izlenimini veren tartışmalarıyla, birbirlerine davranışlarıyla, hissedilen bir zorlama ortamının yaratıldığı, izleyenlerin kafasında iyice netleşmeye başladı ve bu konuda şikayetler giderek artı.

      “Yemekteyiz” programı, artık bir yemek yarışma programı olmanın çok dışına çıktı, “Katılan yarışmacıların bazılarının aralarındaki konuşmalarında birbirlerine hitaplarında ve tartışmalarında seviye iyice düştü, artık izlemiyorum” diyenlerin, şikayetlenenlerin sayısı giderek artıyor.

      Bir başka şikayet konusu olan ise; yarışmada yer alan “Dış Ses” son zamanlarda ortalığı karıştırmak, oluşan tartışma ortamına özel röportajlarındaki agresif söylemlerini yemek ortamında seslendirmesi, gerginliğe neden olması ve tartışma ortamını kızıştırmasıdır. Bu konu ve o malum “Dış Ses” bu davranışıyla çok eleştirilmeye ve tepki çekmeye başladı.

      Çok iyi başlayıp. Uzun zaman ilgiyle izlenen “TV8’in Yemekteyiz programına reva görülen yemek masanının dışına sarkan, seviysiz tartışmaların yaşandığı ortamdan beslenen bir formata kaydırılması programa zarar veriyor. “Yemekteyiz” programının zorlama yeni formatı programın tutkun izleyicisini ekrandan uzaklaştırıyor.

      Zaman zaman program sunucusunun da, giderek dozu artan bu seviyesiz tartışmalardan rahatsız olduğunu hissedebiliyorsunuz.

      “Yemekteyiz” programına yazık etmeyin!  Görün artık, bu yeni format programa zarar vermeye başladı.