YILIN OTOMOBİLİ SONUÇLARI VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ!..

Ahmet ÇELİK 13 Haz 2022

Ahmet ÇELİK
Geçen hafta Otomobil Gazetecileri Derneği'nin düzenlediği ve üyelerin oylarıyla gerçekleştirilen "Türkiye'de Yılın Otomobili-2022" heyecanı yaşadık.

Geçen hafta Otomobil Gazetecileri Derneği’nin düzenlediği ve üyelerin oylarıyla gerçekleştirilen “Türkiye’de Yılın Otomobili-2022” heyecanı yaşadık. Finale kalan 7 aday otomobil kıyasıya yarıştı. İpi Hyundai Tucson modeli ile göğüsledi. Şimdi OGD üyesi olarak, 7 aday otomobilin bu oylama sürecindeki toplantılarını ve kişisel gözlemlerimi paylaşacağım.

Citroen C4: Aynı gruptan (PSA) Opel’in Mokka modeliyle aday olması nedeniyle sanırım oyları bölmemek adına hiçbir özel toplantı düzenlemedi. Yarışmada yokmuş gibi davrandı. Bence bu şekilde davranarak yarışmayı önemsemediğini algısı yarattı. 38 adaydan 7 adaya seçilmesinde oy verenlere saygısızlık yaptı. Yine de 990 puan aldı.

Honda Civic: Yarışmanın Tucson’dan (3.710) sonra en yüksek puanını aldı (2.980)  ve ikinci oldu. Ben Honda Türkiye’nin Divan Kuruçeşme’de OGD üyelerine yaptığı sunumdan çok etkilendim. Çok net bir şekilde neden yılın otomobili olmaları gerektiğini, bunu neden istediklerini anlattılar. Bence çok iyi hazırlanmışlardı ve çok samimilerdi. Birinci olsalardı sürpriz sayılmaz, kimse şaşırmazdı. Yöneticileri bu pozitif çabalarından dolayı kutluyorum.

Opel Mokka: Aday otomobil oldukları ilk günden itibaren bu ödülü almak istediklerini büyük iştahla belirttiler. OGD üyeleri için hazırladıkları sunumları ve akşam yemeği organizasyonları çok başarılıydı. 2.790 oy alarak üçüncü oldular. Bence, Honda Türkiye ekibi gibi samimi ve içten bir tutum sergilediler. Kendilerini doğru ifade ettiler. Ama işte bazen her şey doğru olsa da eksik olanın ne olduğunu izah edemediğiniz durumlar vardır ya, aynen öyle oldu. Opel Mokka da birinci olsaydı yine kimse çok şaşırmazdı.

Nissan Qasqhai: 2.080 oy alarak 4. Sırada yer aldı. 7 aday arasında şansı var mıydı? Evet, -geçen 2 yıl boyunca başarısız olduğu için gönderilen eski Genel Müdür Emre Doğueri ve Kurumsal İletişim Müdürü doğru düzgün iletişim yapsaydı- bence vardı. Ama her ikisi de kendi konfor alanındaki gazetecilerle “sözde iletişim” yaparak, diğerlerini yok sayarak farklı bir iletişim yolunu tercih ettikleri için ektiklerini biçtiler. Eski Genel Müdür bu nedenle gönderilmişti! Kurumsal İletişim Müdürü de daha önce çalıştığı ODD’de sadece “raporlama” yaptığından “iletişim stajına” ne yazık ki Nissan Türkiye’de başlamıştı! Bu nedenle onun da bir suçu yok aslında. Onu “hatır gönül” bu göreve getirenler düşünmeli. Ama olan Nissan Türkiye’nin iletişimine oluyor. İçi boş bir kibir ve şişirilmiş egoyla doğru bir iletişimin yapılamayacağı aşikar.

Bu konularda yazabilen tek gazeteci olarak meslektaşlarımdan çok geri bildirim alıyorum. Meğer bir ben değilmişim Nissan iletişim departmanıyla, sorun yaşayan. Otomotiv gazetecilerinin yüzde 80’i benzer sıkıntıları yaşıyormuş. Nissan Kurumsal İletişim departmanı otomotiv gazetecilerinin yüzde 50’sinin adını bile bilmiyormuş. Oysa Nissan Türkiye’nin içinde otomotiv basını ile iletişimi çok daha iyi yapabilecek, pozitif çalışanları var. Neyse ki Nissan Türkiye’nin Kurumsal İletişimcisine onun konfor alanındaki “gazeteci dostları” yeni mecralar, yeni başlangıçlar için iş arıyormuş. Markalara tavsiye ediyorlarmış. Umarım herkesin gönlüne göre bir çözüm bulunur. Neyse sonuçta Qashqai iletişimsizliğin kurbanı oldu. Nissan’ın aldığı puan ve dördüncülük bence yeni genel müdür ve pazarlama iletişimi departmanına yazar. Onların bu süreçteki iletişim başarısı denilebilir. 

Mercedes Benz C Serisi: 1.980 oy alarak beşinci sırada yer aldı. Peki, Türkiye’de yılın otomobili olabilir miydi? Bilmiyorum. Ama “bilmiyorum” diyerek zaten yanıtı vermek vermiş oluyorum. Bu tabi benim düşüncem. Ben gidemedim ama toplantılarına giden arkadaşlar sunumun başarılı olduğunu ve özenle hazırlandıklarını söylediler.  Emeklerinden dolayı tebrik ediyorum

Renault Taliant: Bu ödülü 2 model ile (Megane) ve (Clio) daha önce alan Renault Mais özel toplantıyı düzenleyen ilk marka oldu. OGD üyelerini bir araya toplayıp “Size otomobili uzun uzun anlatmayacağız. Otomobile bizim kadar hakimsiniz. Bizim için 7 aday otomobil arasında olup yarışmanın içinde olmamız çok değerli. Şimdi bir araya gelmenin keyfini çıkartalım. Sormak öğrenmek istediğiniz her şeyi bizimle paylaşabilirsiniz” demeleri bence sıra dışı bir özgüvendi. Pazarlama ve Kurumsal İletişimi bence dört dörtlük bir iş çıkarttı. Daha çok oy alabilirler miydi? Evet bence alabilirlerdi. En büyük şanssızlıkları ilk üç rakibi çok güçlüydü. Daha çok oy alabilirlerdi. 1.470 oy aldılar. İlk sunumdaki “cool, özgüvenli ve dik duruşları” belki de yanlış anlaşıldı. Bence bu yarışın içinde ve 2 kez ödülü kaldırmanın huzuru içinde olmanın keyfini çıkarttılar. Kaybetmediler aslında çok şey kazandılar.

Hyundai Tucson: 3.710 puanla birinci oldular. Hyundai’nin bu ikinci ödülü. Daha önce bu ödülü Ioniq modeliye almışlardı. Şimdi SUV ve en çok sattıkları modelle aldılar. Onlar da bu ödülü bu sene belki de en çok isteyen ekipti. İzmir Urla’da yapılan sunum, verilen değer anlamlıydı. Çok net bir şekilde neden yılın otomobili olmaları gerektiğini anlattılar. Mesajları çok netti. Genel Müdürü, Kurumsal ve Pazarlama İletişimiyle hak ettikleri başarıyı elde ettiler. Bu yarışmada birinci ve en büyük aktör otomobil… Ama bu süreçte otomobil iletişimi de büyük önem taşıyor. Hyundai’de bu ödül için emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.