Cuntanın Akıncı Üssü'nden sonraki önemli komuta merkezlerinden Jandarma Genel Komutanlığındaki darbe faaliyetlerinin yansıdığı güvenlik kamera kayıtlarına ilişkin bilirkişi incelemesi tamamlandı.
Binlerce sayfalık raporun ekindeki 1,5 terabaytlık görüntülerde, darbecilerin kontrolündeki helikopter ve zırhlı araçlardan açılan ateş sonucu sivillerin vurulma anları da yer aldı.
Helikopter ateşinin ardından yere düşen vatandaşların üzerine karargahın nöbet kulübelerindeki darbeci askerlerin de tabancalarıyla ateş etmeleri, sivillere karşı işlenen katliamı bir kez daha ortaya koydu.
Rapordaki bilirkişi tespitine göre, karargahtaki cunta faaliyeti, görev yerleri olmamasına rağmen diğer birliklerden sivil giyimli istihbaratçıların karargaha gelmesiyle başladı.
Cephanelikten silah ve mühimmat aldıktan sonra görev paylaşımı yapan darbe sanıkları, olası polis direnişine karşı nöbet kulübelerine takviye yapıp, nizamiye kapılarına destek kuvvet gönderdi.
İlerleyen saatlerde Mamak 28. Mekanize Piyade Tugayı'ndan darbecilere destek için gelen zırhlı araçlar, karargahın etrafını kuşatarak dışarıdan gelecek bir müdahaleye karşı koruma kalkanı oluşturdu.
Daha sonra kamera kadrajına, ellerinde Türk bayraklarıyla darbecileri protesto eden vatandaşlar girdi.
Zırhlı araçlardaki askerleri ikna etmeye çalışan sivillere, nizamiyedeki askerlerce ateş açıldı.
Vurulan kamyon şoförü saatlerce yerde bekletildi
Zırhlı araçlardan vatandaşlara yoğun bir şekilde ateş edilmesinin üzerine sivillerin önüne kamyonuyla girmek isteyen bir vatandaşın darbeciler tarafından vurulması da dava dosyasına delil olarak girdi.
Vurulmasının üzerinden saatler geçmesine rağmen söz konusu vatandaş yerde bekletildi ve müdahale yapılması engellendi.
15 Temmuz akşamı Jandarma Genel Komutanlığı karargahı önünde darbecilere direnen vatandaşlardan Emin Güner, Erkan Er, Hasan Gülhan, Medet Ekizceli, Ömer Can Açıkgöz, Rüstem Resul Perçin, Sedat Kaplan, Sümer Deniz, Tevhit Akkan ve Ümit Çoban şehit düşmüş, onlarca vatandaş ise yaralanmıştı.
