Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Açık
24°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Yeni Birlik Gazetesi Dünya İsveç Ekonomisinde Gizli Tehdit: Servet Mirasla El Değiştiriyor

İsveç Ekonomisinde Gizli Tehdit: Servet Mirasla El Değiştiriyor

İsveç, milyarder sayısında rekor kırarken, servet üretime değil mirasa dayanıyor. Ekonomik eşitsizlik sessizce büyüyor.

MUHABİR: Cüneyt Zeren

İskandinav refah modeliyle övülen İsveç, son yıllarda dikkat çekici bir ekonomik tabloyla karşı karşıya. Ülkedeki milyarderlerin toplam serveti, ülkenin yıllık gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 31’ine ulaşarak dünya genelinde dikkat çekici bir rekor kırdı. Şu an 45 milyardere ev sahipliği yapan İsveç, kişi başına düşen milyarder sayısında ABD’yi bile geride bıraktı.

Ancak bu artışın temelinde üretim değil, miras yatıyor. Gayrimenkul ve madencilik gibi spekülatif sektörlerin ön plana çıkması, üretime dayalı ekonomik büyümenin geri planda kaldığını gösteriyor.

Ekonomi Üretmek Yerine Devralıyor

Uzman analizlerine göre İsveç’teki servetin yaklaşık yüzde 70’i miras yoluyla nesilden nesile aktarılıyor. Teknoloji ve sanayi gibi katma değeri yüksek alanlar yerine, atadan kalma servetlerle zenginleşme eğilimi öne çıkıyor. Bu tablo, üretim ve yenilik odaklı ekonomik büyümeyi zayıflatırken, zengin-yoksul uçurumunun daha da derinleşmesine neden oluyor.

Vergi Politikaları Zengini Daha Zengin Yapıyor

Geçmişte varlıklı kesime yönelik vergi yükünün hafifletilmesi, özellikle de miras vergisinin kaldırılması, sermaye sahiplerinin servetlerini korumasını ve artırmasını kolaylaştırdı. Düşük konut vergileri, hafif sermaye vergilendirmesi ve düşük faiz oranları da bu eğilimi destekleyen diğer unsurlar arasında yer alıyor. Bu durum, üretime dayalı değil, birikmiş sermayeyi elinde tutanların daha fazla kazandığı bir ekonomik yapı oluşturuyor.

Toplumsal Sessizlik: Servet Uçurumu Konuşulmuyor

İsveç kamuoyunda bu servet eşitsizliği beklenen ölçüde gündem oluşturmuyor. Göç, güvenlik ve sosyal entegrasyon gibi meseleler gündemi meşgul ederken, devasa servet birikiminin oluşturduğu sosyal dengesizlik görmezden geliniyor. Uzmanlar, bu sessizliğin uzun vadede ciddi toplumsal huzursuzluklara kapı aralayabileceği uyarısında bulunuyor.

Adil Paylaşım ve Üretim Temelli Ekonomi Şart

Ekonomistler, zenginliğin yalnızca miras yoluyla değil, üretim ve yenilikle desteklenmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Üretim temelli ekonomik yapının teşvik edilmesi, hem sosyal adaleti güçlendirecek hem de uzun vadede ülke ekonomisini daha dirençli hale getirecektir.

Türkiye’nin izlediği milli üretim ve kalkınma stratejileri, bu noktada örnek bir model olarak öne çıkıyor. Yerli üretimi, sanayi yatırımlarını ve istihdamı ön planda tutan politikalar, sadece bugünü değil, geleceği de garanti altına alan adımlar olarak dikkat çekiyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *