Memur ve memur emeklilerini yakından ilgilendiren 8. Dönem Kamu Toplu Sözleşmesi süreci, yeni bir aşamaya girdi. Zam oranlarında uzlaşma sağlanamaması üzerine devreye giren Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, bugün sabah saatlerinde üçüncü kez toplandı. Gözler şimdi kurulun vereceği kararda. 2026 ve 2027 yıllarını kapsayan maaş artışları, sosyal haklar ve ek ödemeler için son viraja girilmiş durumda.
toplu sözleşme masasında uzlaşı çıkmadı, süreç hakem kuruluna taşındı
Ağustos ayının başında başlayan toplu sözleşme görüşmeleri, milyonlarca memur ve memur emeklisi için umut dolu bir beklenti yaratmıştı. Ancak hükümet ile sendikalar arasında yürütülen pazarlıklarda ortak bir zemin bulunamadı. Kamu İşveren Heyeti, tekliflerini güncelleyerek yüzde 11 + 7 (2026) ve yüzde 4 + 4 (2027) şeklinde son bir öneri sundu. Buna ek olarak taban aylığa 1000 TL artış öngörüldü. Fakat sendika temsilcileri, tekliflerin yetersiz olduğunu belirterek Hakem Kurulu’na başvurdu.
Bu gelişmenin ardından Sayıştay Başkanı Metin Yener liderliğinde toplanan Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, geçtiğimiz gün ikinci kez bir araya gelmişti. Yaklaşık 1,5 saat süren toplantıda, sendika temsilcileri toplu sözleşme taleplerini detaylı biçimde gerekçelendirirken, kamu işveren temsilcileri karşı tezlerini sundu.
Bugün ise sürecin en kritik aşamasına geçildi: Üçüncü toplantı sabah saat 10.00’da başladı. Kararın beş iş günü içinde açıklanması gerekiyor.
kararın bağlayıcı ve kesin olması büyük önem taşıyor
11 üyeden oluşan Hakem Kurulu, sadece bir karar vermeyecek. Aynı zamanda bu karar, milyonlarca kamu çalışanı için 2026-2027 yıllarının mali ve sosyal geleceğini belirleyecek. Yani alınacak karar bağlayıcı ve kesin hükmünde olacak. Taraflara yazılı olarak bildirilecek bu kararın ardından, belirlenecek maaş artışları ve haklar Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girecek.
Bu nedenle kurulun alacağı karar yalnızca sendikaları ve hükümeti değil, aynı zamanda toplumun geniş bir kesiminidoğrudan etkileyecek. Özellikle enflasyon baskısının yoğun hissedildiği bu dönemde, kamu çalışanlarının alım gücünü koruyacak bir zam oranı bekleniyor.
memur sendikaları net: “adil ve sürdürülebilir bir artış istiyoruz”
Memur-Sen ve diğer büyük sendikalar, taleplerinde ısrarcı. Gerekçe olarak art arda gelen enflasyonist dalgaları, artan yaşam maliyetini ve alım gücündeki ciddi düşüşü gösteriyorlar. Sendikalara göre hükümetin sunduğu zam oranları, piyasadaki gerçeklerle örtüşmüyor. Bu noktada adil, sürdürülebilir ve refah payı içeren bir artış çağrısı yineleniyor.
Kamu İşveren Heyeti ise ekonomik dengeleri koruma, bütçe disiplinine sadık kalma ve genel kamu maliyesinin sürdürülebilirliği gibi argümanlarla tekliflerini savunuyor. Ancak masadaki rakamların, kamu çalışanlarının beklentilerinin oldukça gerisinde olduğu açık.
hakem kurulunun vereceği karar sektörde domino etkisi yaratacak
Alınacak karar sadece memur maaşlarını değil; öğretmenlerden doktorlara, güvenlik güçlerinden büro memurlarına kadar geniş bir kesimin sosyal yapısını da şekillendirecek. Ayrıca, kamu maaşlarının özel sektöre de referans oluşturduğu göz önünde bulundurulursa, kurulun belirleyeceği zam oranlarının genel ücret piyasasına da etkisi olacağı söylenebilir.
Uzmanlara göre, kurulun adil bir denge gözetmesi hem çalışma barışını hem de kamu yönetiminde motivasyonu doğrudan etkileyecek.
gözler kurulun son kararında
Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun üçüncü toplantısı sürerken, sendikalar ve kamu çalışanları nefeslerini tutmuş durumda. Beş iş günü içinde açıklanması beklenen karar, memur ve memur emeklilerinin sadece maaşlarını değil, aynı zamanda gelecek iki yıl boyunca yaşam standartlarını da belirleyecek.
Toplu sözleşme masasından çıkmayan uzlaşı, şimdi Hakem Kurulu’nun terazisine bırakıldı. Tüm Türkiye, kurulun alacağı kararı merakla bekliyor.
