Türkiye’nin sanayi gücünün yapı taşlarından biri olan Sabancı Holding iştiraki Çimsa, 2025’in ilk çeyreğinde açıkladığı finansal sonuçlarla reel ekonomiye olan katkısını bir kez daha gözler önüne serdi. “Çimentodan Yapı Malzemelerine”, “Griden Yeşile” ve “Yerelden Küresele” vizyonları çerçevesinde dönüşüm sürecini başarıyla sürdüren Çimsa, ilk çeyrekte net satışlarını reel olarak %21 oranında artırarak 8,9 milyar TL’ye taşıdı. Aynı dönemde FAVÖK ise %37 oranında yükselerek 1,1 milyar TL’ye ulaştı.
Organik ve inorganik büyüme stratejilerinin etkisiyle artan satış hacmi, üretim verimliliği ve güçlü kapasite kullanımı, bu yükselişte belirleyici faktörler oldu. Şirketin operasyonel kabiliyetlerini daha da artırmak adına hayata geçirdiği Eskişehir Güneş Enerjisi Santrali (GES) ise, fabrikanın yıllık enerji ihtiyacının %14’ünü karşılayacak şekilde devreye alındı.
“BIST30’da Yer Alan Tek Yapı Malzemeleri Şirketiyiz”
Çimsa CEO’su Umut Zenar yaptığı açıklamada, Türkiye ve yurt dışı yatırımlarının kararlılıkla sürdüğünü ve finansal güçlenmenin yıl boyunca artarak devam edeceğini ifade etti. 2023’te bünyeye katılan İrlanda merkezli Mannok şirketinin olumlu katkısına dikkat çeken Zenar, ABD’deki gri çimento yatırımlarının yıl sonunda faaliyete geçeceğini belirtti. Zenar ayrıca, 1 Nisan itibarıyla BIST30’da yer alan tek yapı malzemeleri şirketi olduklarını vurgulayarak, bu başarıdan duydukları gururu paylaştı.
“Enerjide Dışa Bağımlılığı Azaltıyoruz”
Zenar, sürdürülebilirliğin Çimsa’nın stratejik önceliklerinden biri olduğunu ifade ederek, enerji üretimini kendi tesislerinde gerçekleştirmeye devam ettiklerini söyledi. 2023’te Afyon, 2024’te Bunol tesislerinde GES yatırımları hayata geçirilmişti. 2025’in ilk çeyreğinde ise Eskişehir’de 14,2 MWp DC gücünde güneş enerjisi santrali başarıyla devreye alındı.
Bu yatırımlar, sadece enerji maliyetlerini düşürmekle kalmıyor; aynı zamanda Bilim Temelli Hedefler Girişimi (SBTi)çerçevesinde karbon emisyonu azaltımına da ciddi katkı sağlıyor. Çimsa, bu hamlelerle Türkiye’nin yeşil kalkınma hedeflerine destek verirken, uluslararası rekabette de sürdürülebilir bir pozisyon kazanıyor.
