Enerjisa Üretim, Türkiye’nin rüzgar enerjisi kapasitesini artırmaya yönelik tarihi bir anlaşmaya imza attı. Yenilenebilir enerji sektörünün iki dev ismi, Enerjisa Üretim ve Nordex Group, Türkiye'nin enerji bağımsızlığı yolculuğunda çok kritik bir ortaklık gerçekleştirdi. 410 megavatlık Edirne Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) ve 340 megavatlık Balkaya RES projelerini kapsayan anlaşma kapsamında 108 türbin, Nordex Group tarafından Türkiye’de üretilecek, Türkiye’de kurulacak ve bakımı sağlanacak.
WindEurope 2025 Rüzgar Enerjisi Yıllık Etkinlikleri kapsamında Danimarka’nın Kopenhag şehrinde yer alan Bella Center’da düzenlenen imza töreninde, Enerjisa Üretim CEO’su İhsan Erbil Bayçöl ve Nordex Group CEO’su Jose Luis Blanco başta olmak üzere, her iki şirketin üst düzey yöneticileri hazır bulundu.
Yerli Üretim ve İstihdam Vurgusu: Türkiye İçin Üret, Türkiye İçin Kur
Yapılan açıklamalara göre, türbin bileşenlerinin büyük bir bölümü Türkiye'de yerli olarak üretilecek. Bu sayede hem yerli istihdam artacak, hem de Türkiye'nin enerji yatırımlarındaki dışa bağımlılığı azalacak. Aynı zamanda YEKA RES-2024 yönetmeliğinde yer alan yerlilik kriterlerine de eksiksiz uyum sağlanacak.
Enerjisa Üretim’in bu projeleriyle birlikte, 2027 yılı itibarıyla yılda yaklaşık 1,2 milyon hanenin elektrik ihtiyacının karşılanması ve 1,5 milyon tonluk karbon emisyonunun engellenmesi hedefleniyor. Bu rakamlar, Türkiye'nin karbon nötr geleceğine attığı büyük bir adımı temsil ediyor.
Enerjisa’nın Dev Hedefi: 2028'de 6 bin 250 Megavat Kurulu Güç
Halihazırda Türkiye genelinde 29 aktif santrali bulunan ve yaklaşık 4 bin megavatlık kurulu güce sahip olan Enerjisa Üretim, inşaat aşamasındaki yeni santrallerle birlikte 2028 yılı sonuna kadar 6 bin 250 megavat kurulu güce ulaşmayı hedefliyor. Bu da Türkiye'nin toplam enerji tüketiminin yüzde 4,2’sine karşılık geliyor.
CEO İhsan Erbil Bayçöl, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Bugün 29 santralimizle ülke tüketiminin yaklaşık yüzde 4,2'sini karşılıyoruz. Bu üretim miktarı, özel sektör oyuncuları arasında yüzde 7,4’lük bir pazar payını temsil ediyor. Yeni yatırımlarımız tamamlandığında, toplam rüzgar kurulu gücümüz 2 bin 500 megavatı aşacak ve Türkiye’deki toplam rüzgar kapasitesinin yaklaşık yüzde 10’una biz sahip olacağız. Türkiye'nin enerji bağımsızlığına katkı sağlamak bizim için bir işten fazlası, bu bir gelecek nesiller için sorumluluk.”
Nordex Group: YEKA ile Yerliliği Artırıyoruz
Nordex Group Türkiye ve Orta Doğu Bölge Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Ender Özatay, Türkiye'de üretimin artmasına katkı sağlamaktan büyük gurur duyduklarını ifade etti:
“YEKA RES-2024 projeleri kapsamında kazanılan iki proje için Nordex türbinlerinin bileşenlerini ağırlıklı olarak Türkiye’de üreteceğiz. Bu, hem yerel sanayiye destek, hem de istihdam yaratma açısından büyük önem taşıyor. Yatırım ve teknoloji transferi sayesinde Türkiye’nin rüzgar enerjisi altyapısı çok daha güçlü hale gelecek.”
2030 Vizyonu: 7 bin 500 Megavatlık Enerji Devine Doğru
Enerjisa Üretim'in orta vadeli hedefleri de oldukça iddialı. 2030 yılına kadar toplam kurulu gücünü 7 bin 500 megavata çıkarmayı planlayan şirket, bu vizyon doğrultusunda Türkiye’nin karbon nötr gelecek hedeflerine önemli katkılar sunmayı amaçlıyor. Böylelikle yalnızca enerji üreticisi değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik lideri bir rol model olmayı da hedefliyor.
WindEurope 2025’te Atılan İmza, Avrupa’nın Gündeminde
İmza töreninin Avrupa’nın en büyük enerji etkinliklerinden biri olan WindEurope 2025 kapsamında yapılması, anlaşmanın uluslararası alanda da büyük yankı uyandırmasını sağladı. Avrupa’nın sürdürülebilir enerji dönüşümünde Türkiye’nin oynadığı rol, bu imzayla daha da güçlendi.
Türkiye İçin Yeni Bir Enerji Çağı Başlıyor
Edirne ve Balkaya’da kurulacak 750 megavatlık rüzgar santralleri, sadece elektrik üretmekle kalmayacak, aynı zamanda Türkiye’nin enerji dönüşüm sürecinde sembol projelerden biri haline gelecek. Türkiye’nin enerji dışa bağımlılığını azaltmak, iklim değişikliğiyle mücadelede etkili olmak ve yenilenebilir enerji üretimini artırmak için atılan bu adım, sektör temsilcileri tarafından da oyun değiştirici olarak değerlendiriliyor.
