Türkiye Sigorta Birliği’nin ev sahipliğinde düzenlenen 4. Uluslararası Sigorta Zirvesi, dijital dönüşümün sigorta sektöründe yarattığı etkileri gözler önüne serdi. Ana tema konuşmasını yapan Avrupa Sigorta Birliği (Insurance Europe) Direktörü Thea Utoft Hoj Jensen, yapay zekânın artık sadece bir teknoloji değil, sigorta sektörünün yapı taşlarından biri haline geldiğini vurguladı.
“Dijital araçlar bizi dönüştürüyor” diyen Jensen, veriye dayalı karar alma mekanizmalarının, sigortacıların hizmet kalitesini ve müşteri deneyimini temelden değiştirdiğini söyledi. Artık risk analizleri, müşteri ihtiyaçlarına özel ürün tasarımı ve tazminat süreçleri gibi temel operasyonlar, yapay zekâ destekli sistemlerle daha hızlı ve etkili yönetiliyor.
yapay zekâ, doğal afetlere hazırlıktan tazminat süreçlerine kadar etkili
Jensen, konuşmasında veri yönetiminin sigorta ekosistemindeki kritik rolüne de dikkat çekti. Hassas verilerin paylaşımı ve işlenmesi konusundaki düzenlemelerin, yalnızca bireysel korumayı değil, aynı zamanda doğal afetler ve koruma açığı gibi küresel sorunlara verilen yanıtları da etkilediğini ifade etti.
Akıllı mevzuatlara olan ihtiyacın altını çizen Jensen, “Sadece veriye sahip olmak yeterli değil. O veriyi doğru işlemek, anlamlı sonuçlara ulaşmak ve güvenilir sigortacılık modelleri geliştirmek kritik” dedi. Jensen’a göre, yapay zekâ sadece süreçleri hızlandırmakla kalmıyor; aynı zamanda sigorta penetrasyonunu da artıran bir araç olarak ön plana çıkıyor.
siber güvenlik tehdidi büyüyor: sektör alarmda
Yapay zekânın yükselişiyle birlikte artan bir diğer dinamik ise siber güvenlik riski. Avrupa’da ve Türkiye’de sigorta şirketlerinin artan dijitalleşme oranı, aynı zamanda daha karmaşık siber saldırıların hedefi haline gelmelerine neden oluyor. Jensen, siber alandaki farkındalığın ve savunma mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, bu tehdidin sadece operasyonel değil, aynı zamanda finansal açıdan da ciddi yükler doğurduğunu vurguladı.
Bu değerlendirmeyi destekleyen bir diğer isim ise PwC Türkiye Finansal Hizmetler Lideri Talar Gül oldu. Gül, 2017’den bu yana yapılan araştırmalarda siber güvenlik tehditlerinin istikrarlı şekilde yükseldiğini ve yapay zekânın da bu riskleri beraberinde getirdiğini belirtti.
açık finans ve veri paylaşımında yeni dönem
Jensen’ın değindiği bir başka önemli konu ise açık finans oldu. Avrupa Birliği’nde finansal verilerin sigorta şirketleriyle güvenli şekilde paylaşılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. Ancak bu sürecin başarılı olabilmesi için, müşteri talebinin doğru analiz edilmesi ve adil bir sistem altyapısının oluşturulması gerektiği belirtiliyor. Özellikle mahremiyet ve şeffaflık, bu yeni dönemin temel taşları olarak öne çıkıyor.
sigorta sektöründe yapay zekâ destekli büyüme potansiyeli
Zirvenin ilk oturumunda konuşan S&P Global Ratings Yardımcı Direktörü Sachin Sahni, firmaların dijitalleşme süreçlerinin kredi derecelendirme kararlarına doğrudan etki ettiğini söyledi. Sahni’ye göre, yapay zekâ sayesinde geçmiş veriler bugünün koşullarıyla entegre edilerek, daha isabetli hasar yönetimi ve müşteri hizmetleri sağlanabiliyor.
Yapay zekânın, yalnızca operasyonel süreçleri değil, sigorta penetrasyonu ve rekabet gücünü de artırabileceği fikri, EBRD Kıdemli Uzmanı Levent Tuzun tarafından da dile getirildi. Tuzun, Türkiye’nin sigorta sektöründeki gelişimini yakından takip ettiklerini ve teknolojinin daha fazla bireye ulaşmak için kullanılmasının büyük fırsatlar sunduğunuifade etti.
rekabetçi kalmak için "akıllı mevzuat" şart
Avrupa Sigorta Birliği Direktörü Jensen, konuşmasının sonunda sektörün karşılaştığı mevzuat baskılarına da değindi. Son 6 yılda mevzuat yükünün giderek arttığını vurgulayan Jensen, bazı düzenlemelerin birbiriyle çeliştiğini ve sigorta sektörünün bu noktada politika yapıcılarla daha yakın çalışması gerektiğini söyledi.
“Akıllı mevzuat” vurgusunu yineleyen Jensen, bu süreçte hem hizmet sağlayıcıların hem de kurumsal yatırımcıların aktif rol oynaması gerektiğini belirtti. Sektör temsilcilerinin politika yapım süreçlerine katkı sunması, uzun vadede Avrupa sigorta sektörünün rekabetçiliğini korumasında belirleyici olacak.
