BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika Cumhuriyeti), dünya ekonomisinde önemli bir yer tutan beş ülkenin oluşturduğu bir ekonomik ve siyasi iş birliği grubudur. 2001 yılında Goldman Sachs'tan Jim O'Neill tarafından ortaya atılan "BRIC" terimi, Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin'in birleşmesini ifade ediyordu. Bu grup 2011'de Güney Afrika'nın katılımıyla BRICS olarak adlandırılmaya başlandı.
BRICS Üyeleri:
- Brezilya
- Rusya
- Hindistan
- Çin
- Güney Afrika
BRICS'in Tarihçesi: BRICS'in temeli 2001'de atıldı. Başlangıçta BRIC olarak bilinen grup, 2010'larda Güney Afrika'nın katılımıyla genişledi. Bu genişleme, BRICS'in dünya ekonomisinde daha geniş bir etkiye sahip olmasını sağladı. Bu dönemde ayrıca Yeni Kalkınma Bankası (NDB) kuruldu. NDB, Batılı finansal kurumlara alternatif olarak faaliyet gösteren, BRICS ülkelerinin ulusal çıkarlarını desteklemeye yönelik bir finansal organizasyondur.
BRICS Üyeliği İçin Başvurular: BRICS'in büyüme süreci devam etmektedir. 2024 yılı itibarıyla Mısır, Etiyopya, İran ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler BRICS'e katılan yeni üyeler arasında yer aldı. Bu durum, grubun etkisini daha da güçlendirmeyi hedeflemektedir.
Potansiyel Üyeler:
- Afganistan
- Arjantin
- Lübnan
- Endonezya
- Meksika
- Türkiye
Bu ülkeler, BRICS grubuna katılma potansiyeline sahip ülkeler arasında yer almakta. Ancak, bazı ülkelerin üyelik talepleri, politik değişimlere göre şekillenmektedir. Örneğin, Arjantin 2024 itibarıyla üyelik başvurusunu çekti. Yeni başkan Javier Milei, BRICS üyeliğini reddetti.
BRICS ve Küresel Ekonomiye Etkisi: BRICS ülkeleri, dünya nüfusunun yaklaşık %41'ini ve dünya gayri safi yurt içi hasılasının yaklaşık %23.2'sini oluşturuyor. Bu grup, küresel ekonomik düzeni şekillendiren, gelişen ve büyüyen ekonomilerle doludur. BRICS ülkeleri, dünya çapında etkili bir ticaret ortakları grubu olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, grup ülkeleri arasında ekonomik ilişkiler eşitlik ve karşılıklı fayda ilkeleri üzerine kurulmuştur.
BRICS Ülkelerinin Ortak Hedefleri: BRICS'in ana hedefleri arasında gelişen ülkeler için daha fazla söz hakkı sağlamak, küresel ekonomik reformları desteklemek, ve uluslararası finansal sistemin çeşitlendirilmesini sağlamak yer alıyor.
