İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü, kamuoyunda "kara para ve medya bağlantılı suç zinciri" olarak anılan soruşturmada, Can Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Can bugün akşam saatlerinde gözaltına alındı. İl Jandarma Komutanlığı’nda tutulduğu öğrenilen Kemal Can’ın gözaltı süreciyle birlikte soruşturmanın yeni bir safhaya geçtiği değerlendiriliyor.
Kemal Can’ın ismi, dolandırıcılık, kaçakçılık, kara para aklama ve suç örgütü kurma gibi bir dizi ağır suçlamayla birlikte anılıyor. Soruşturma kapsamında bugüne kadar toplam 10 kişi hakkında gözaltı kararı verilmiş, bunlardan 6’sı yakalanmıştı. Kemal Can ise Mehmet Şakir Can ile birlikte firari durumda olan iki kilit isimden biriydi.
el konulan şirketler ve medya bağlantısı: perde aralanıyor
Operasyonun en dikkat çekici boyutlarından biri ise, Can Holding’e ait olan ve Türkiye’nin medya devi konumundaki bazı şirketlerin devlet denetimine alınması oldu. Bunlar arasında Bloomberg HT, Show TV, Habertürk ve Bilgi Üniversitesi gibi kamuoyunda yüksek bilinirliğe sahip kuruluşlar yer alıyor.
Savcılık tarafından yapılan açıklamalarda, bu şirketlerin bir kısmının suç gelirlerinin aklanmasında paravan olarakkullanıldığı iddiası dikkat çekiyor. El konulan toplam şirket sayısı ise 121’i bulmuş durumda. Bu durum, operasyonun yalnızca bireysel değil, kurumsal bir yapıyı hedef aldığını da ortaya koyuyor.
kenan tekdağ serbest, kemal can gözaltında: holdingin kaderi ne olacak?
Can Yayın Holding’in yönetim kurulu başkanı olan Kenan Tekdağ, geçtiğimiz haftalarda tedavi için gittiği hastanede gözaltına alınmış, ancak sonrasında ev hapsi kararıyla serbest bırakılmıştı. Tekdağ’ın sağlık durumu nedeniyle cezaevi yerine adli kontrol altında tutulduğu öğrenilmişti.
Kemal Can’ın gözaltına alınması, operasyonun ikinci dalgası olarak yorumlanıyor. Kamuoyu ise şu sorunun cevabını merak ediyor: Can Holding’in geleceği ne olacak? Şirketler üzerindeki el koyma kararı kalıcı hale gelir mi, yönetim yapısı yeniden mi düzenlenir?
iş dünyasında büyük sarsıntı: soruşturma daha da genişleyebilir
Soruşturmanın yalnızca Can Holding’le sınırlı kalmayacağı iddiaları giderek güçleniyor. Holdingin finansal ilişkileri, iştirakleri ve dış bağlantıları detaylı biçimde inceleniyor. Uzmanlara göre bu operasyon, Türkiye’de medya ve finans sektörlerinin kesişiminde dönen kirli ilişkiler üzerine yürütülen en geniş çaplı adli hamlelerden biri olabilir.
Gözaltına alınanların dijital materyallerine ve mali kayıtlarına el konulmasıyla birlikte soruşturmanın derinleşeceği, yeni gözaltı kararlarının da gündeme gelebileceği belirtiliyor.
