Recep-i Şerif ve Üç Ayların Bereketi
Önceki gün itibarıyla Peygamber Efendimiz’in “Allah’ın ayı” diye ifade ettiği Recep-i Şerif ile müşerref olduk. Evvel emirde siz kardeşlerimle birlikte teşkilatımızın tüm mensuplarının ve aziz milletimizin üç aylarını kutluyorum. Hamdolsun.
Üç Ayları En Verimli Şekilde Değerlendireceğiz
AK Parti olarak her sene yaptığımız gibi önümüzdeki üç ayı da en verimli şekilde değerlendireceğiz. Hep beraber daha fazla çalışacak, daha fazla insanımızla temas kuracağız.
Hafıza, Geçmiş ve Sorumluluğumuz
Hafıza beşer nisyan ile maluldür. Eski Türkiye’yi hatırlamaması gayet doğaldır. Sabah erken kalkanın Türk siyasetine ayar verdiği, hizmet üretmeyen, istikrarsız dönemlerin hafızalardan silinmesini yadırgamamalıyız. Dünü yarınlara unutturmamalıyız.
Dolayısıyla bir taraftan insanımızla iletişim kurarken, aynı zamanda Türkiye’yi nereden aldığımızı ve 23 yılda nereye taşıdığımızı nezaketle izah edeceğiz.
86 Milyona Hitap Eden Siyaset
Bizim derdimiz muhalefet gibi sadece kendi seçmenimize ulaşmak, sadece bize oy verenlerle ilgilenmek değildir. Bizim derdimiz Türkiye’nin tamamına seslenmek, kucaklamak ve 86 milyona hitap etmektir. Biz belli çevrelerin değil, tüm Türkiye’nin partisiyiz.
Bu anlayışla etnik köken, din, mezhep ve görüş ayrılığı gözetmeksizin ileriye yürüme çabası içinde olacağız.
Sahada, Milletin Yanında
Kış döneminde saha çalışmalarıyla en tepeden en ücra köşelere kadar çalışacağız, milletimizle bir araya geleceğiz. Siyaset sahnesinde geri planda kalanların kendileriyle meşgul olduğu bu dönemde biz zamanı dolu dolu geçireceğiz. Biz milletin derdiyle dertleneceğiz.
AK Parti Genel Başkanı olarak sizlerden özellikle şunu istiyorum: Soğuk kış günlerinde bacası tütmeyen evleri mutlaka bulun, kardeşlerimizin kapısını mutlaka çalın, imkânlar dahilinde tek tek hepsine el uzatın. Bu, milletimize karşı sorumluluğumuzdur.
AK Parti’nin Siyaset Anlayışı
Uzak-yakın demeden her mahalleye gitmek, AK Parti’nin siyaset anlayışının özüdür. İşimiz çok, vaktimiz kısıtlı olabilir; ancak bunların hiçbiri vatandaşla arayı soğutmanın mazereti olamaz.
Milletle arasına mesafe koyan, bizimle arasına mesafe koymuş demektir.
Gazze’de Ateşkes Sonrası Devam Eden Acılar
Gazze’de ateşkes olsa bile sıkıntılar hâlen devam ediyor. Havaların soğumasıyla birlikte Gazze halkının yükü daha da artmış durumda. Aşırı soğuk nedeniyle hipotermiden hayatını kaybeden çocukları hepimiz görüyoruz.
Yardımlar Engelleniyor
Yardım tırlarının Gazze’ye giriş yapması gerekiyor; ancak İsrail verdiği sözleri tutmuyor, sürekli zorluklar ve engeller çıkarıyor. Tüm bu engellemelere rağmen biz Gazze’li kardeşlerimizin yanında olmaya devam ediyoruz.
Gazze’nin İhtiyaçları
Gazze halkının ilaca, yiyeceğe, giyeceğe ve yakıta ihtiyacı var. Gazze’nin umuda ve dayanışmaya ihtiyacı var. Bu yüzden çok dua edeceğiz; mübarek üç aylarda Filistin’e yönelik yardımlarımızı daha da artıracağız. Türkiye olarak susmayacağız.
Gazze Yalnız Değildir
Gazze’yi hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız. Biz hakkın tarafındayız; sadece haklının yanındayız. Tarihimiz boyunca her zaman mazlumlar için bir eman yurdu olduk. Ezilene, horlanana, zulme ve katliama uğrayana kapımızı açtık.
Bin Yıllık Adalet ve Merhamet Geleneği
Ay yıldızlı al bayrağımız, mahzun gönüllere inşirah vermeye kıyamete kadar devam edecektir. Bin yıllık şanlı tarihimize baktığımızda adalet, merhamet ve şefkati görürüz.
“Tahtımı veririm, tacımı veririm; ama devletime sığınan mazlumu asla vermem” diyen haysiyet abidelerini tarihimizde gururla görüyoruz.
İman dolu göğsümüzle, karnınızda da bir kez daha ifade ediyoruz: Biz dün olduğu gibi bugün de sulh ve sükûnden yanayız. Ama bu, haksızlığa rıza göstereceğimiz anlamına gelmez. Biz ne hakkı yeriz ne de hakkımızı yedirtiriz.
Kıbrıs Türkü’nün hak ve çıkarlarının gasp edilmesine de müsaade etmeyiz. Eninde sonunda, 70 binden fazla Filistinli kardeşimizin kanı olanların bizim nazarımızda tek bir tıkırtısından farkı olamaz.
Provokasyonlara Karşı Sağduyu
Oyuna gelmedik, gelmeyeceğiz. Tahriklere kapılmadık, kapılmayacağız. Türkiye olarak uluslararası hukuk ve tarihî tecrübelerimize yakışır şekilde, sağduyuyla hareket etmeye devam edeceğiz.
Millete Hizmet ve Türkiye’nin Gücü
Millete hizmet aşkımızı büyüterek, tüm Türkiye için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Sorunlara çözüm bulmak adına yüreğimizi ortaya koymuş durumdayız. Türkiye büyüyor, güçleniyor. Terörsüz Türkiye sürecinde önemli mesafe katettik.
Umutları Güçlendirme Sorumluluğumuz
Sınırlarımızın dışında da karamsarlık havası dağılmaya başladı. Biz de bu umutları güçlendirmek için üzerimize düşeni harfiyen yerine getiriyoruz.
Rapor Teslimi ve Komisyon Çalışmaları
Efradını cami, ayarını mani bir anlayışla hazırladığımız raporumuzu geçen hafta teslim ettik. 5 Ağustos’tan beri fedakârca çalışan komisyon üyelerimizi tebrik ediyorum. Komisyonun sonunda hedeflerini başarıyla aşacağına inanıyorum. Ülkemizi terör belasından kurtarmanın gayretindeyiz. Ne şehit yakınlarımızı ne de gazilerimizi rahatsız edecek hiçbir girişime fırsat verdik, vermeyeceğiz. Ne yapıyorsak Türkiye için yapıyoruz; birileri görmese de milletimiz anlıyor.
Muhalefetin Tutumu
Milletimizin bu noktada özellikle şunu düşünmesini rica ediyorum: Muhalefet, ülkenin her meselesinde olduğu gibi komisyonda da kolaya kaçmıştır. CHP vesayete teslim olmuş, baskılara boyun eğmiştir. İş çözüm üretmeye gelince yine geri adım atmıştır. Ülkenin neredeyse yarım asırdır ayağına pranga olan bir meselenin çözümü için Meclis yoğun bir çaba sarf ediyor. Ancak ana muhalefet cephesinde ne ciddiyet var ne de samimi bir gayret.
Rotasızlığı sadece rapor konusunda değil, yurt dışı ziyaretlerinde de görüyoruz. Her seyahatinde, başta CHP’li vatandaşlarımız olmak üzere milletimizi mahcup ediyor; 86 milyonu utandırıyor. Gidip yabancılara Türkiye’yi şikâyet ediyor, ülkenin onurunu ayaklar altına alıyor.
Ulusal Onur ve Sorumluluk
Siyasi rakibimiz dahi olsa CHP’nin yabancılar karşısında acziyet içinde olmasını istemeyiz. Bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen hiç kimsenin Türkiye’yi bu duruma düşürmeye hakkı olamaz. Sayın Özel, muhataplarından beş dakika diklenmekle belki gözükebilir; ama biz bunu yakıştıramıyoruz.
Milletimizin desteğiyle 23 yıldır Türkiye’yi uluslararası arenada temsil eden biri olarak bunu içime sindiremiyorum.
Yurtdışı Temaslarda Gerçekçilik
Daha mezar başında nasıl davranacağını bilmeyen, başında habersiz temas kuran bir insandan yurt dışında etkin bir temas beklemek beyhude bir amaçtır. Kendi milletvekillerine saygı göstermeyen, milletine saygı duymayan kişilerin dışarıda temsilcilik yapması beklenemez. Allah, CHP’li vatandaşlarımıza sabır versin; bunlara da akıl fikir versin.
Siyasetin Hizmet Aracı Olması Gereği
Türkiye’nin çok güçlü bir AK Parti’ye ve Cumhur İttifakı’na ihtiyacı vardır. Siyaseti bir hizmet aracı olarak değil, bir rant vasıtası olarak görenlerin belediyelerde ne hale düşürdüklerini hepimiz görüyoruz.
