Partisinin Sakarya İl Başkanlığı'na giden Davutoğlu'nu Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün ile İl Başkanı Ender Serbes ve teşkilat üyeleri karşıladı.
Teşkilat binasını gezdikten sonra basın mensuplarına açıklama yapan Davutoğlu, Aralık 2019'da kurulan partisinin kısa sürede 53 ilde teşkilatlanmasını tamamladıklarını belirtti.
"15 HAZİRAN'DA AÇIKLAYACAĞIZ"
Davutoğlu, Türkiye'de ekonomi de dahil olmak üzere bütün krizlerin başında yönetim krizinin geldiğini belirterek "Biz Türkiye'nin daralan siyasetinin önünü açmak, var olan tartışmaların ötesinde Türkiye için yeni bir vizyon ortaya koyabilmek adına çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. İnşallah 15 Haziran'da yeni bir ekonomik programı, vizyonu kamuoyuyla paylaşacağız." diye konuştu.
"KENDİ GÜCÜMÜZLE GİRMEYE KARARLIYIZ"
Bir soru üzerine erken seçim iddiaları de değinen Davutoğlu, "Bizim için tablo son derece açık. Ne zaman ve hangi şartlarda olursa olsun seçime kendi gücümüzle girmeye kararlıyız. Onun için ağustos ayında kongrelerimizi tamamlamaya kararlıyız." ifadesini kullandı.
Davutoğlu'nun açıklamaları şöyle:
"Türkiye'nin yeni bir siyaset vizyonuna ihtiyacı var. Var olan siyasi iktidar, bırakın vizyon üretmeyi günlük krizleri yönetmeyi bile beceremiyor. İşte son olarak bugünle ilgili ve bu hafta sonuyla ilgili önce Sağlık Bakanı sokağa çıkma yok dedi. Daha sonra yine daha önceki sokağa çıkma yasağı uygulamasında ders alınmamış şekilde İçişleri Bakanlığı geceye doğru bir açıklama yaparak sokağa çıkma yasağını ilan etti. Sabahta öğleye doğru Cumhurbaşkanı sokağa çıkma yasağını 'Halktan gelen talepler' doğrultusunda kaldırdığını söyledi. Bu kabul edilebilir bir şey değil.
Türkiye’de böyle bir kriz yaşanırken taleplere ya da ortaya çıkan sosyal atmosfere göre karar verilmez. Halkın sağlığı esas alınır. Sokağa çıkma yasağına ihtiyaç var ise, bilim kurulu tavsiye ettiyse bu bizzat Sayın Cumhurbaşkanı tarafından açıklanmalı ve bakanlar arasında farklı açıklamalara dayalı bir kafa karışıklığına yol açılmamalıydı.
"TÜM KRİZLERİN BAŞINDAN YÖNETİM KRİZİ VAR"
lim Kurulu'nun böyle bir tavsiyesi yoksa ve normalleşme başladığı içinde bir risk ortaya çıkmamışsa, rakamlarda bunu teyit etmiyorsa halktan gelen talep ne olursa olsun halkın sıhhati düşünülmeli ve bu yasak zaten başta o tavsiyeler doğrultusunda uygulanmalı ya da uygulanmamalıydı. Ama maalesef çok çelişkili kararlar alındı ve halktan gelen talep gerekçesiyle bilim kurulunun eğer bir tavsiyesi var ise sokağa çıkma yasağı ile ilgili bu ortadan kaldırılmamalı, değiştirilmemeliydi. Burada ciddi bir yönetim krizi görüyoruz. Türkiye’de ekonomik krizde dahil bütün krizlerin başında yönetim krizi var.
