2019'da yapılacak olan Yerel - Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimlerine yönelik çalışmalar, ittifak görüşmeleri bütün hızıyla devam ederken, şekerin tadı da kaçmış oldu. Çorum ve Yozgat Şeker Fabrikaları satıldı. İç siyasette partiler arası ittifak ve benzeri görüşmeler, ayrıca medyadaki anket çalışmaları siyasetin gittikçe ısınacağı yönündedir.
Yeni teşvik paketleri açıklanırken, aşırı derecede övülen bu paketlerin neler getirip-götüreceğini kestirmek mümkün olmasa da, daha önceki teşvik paketlerini sayısının çoğalmasına karşın, sermaye kesimine yararı olduğu, ancak vatandaşa olmadığı da gerçektir. Çünkü ibrenin çok yukarılarda gösterdiği işsizlik, gittikçe çoğalan yoksulluk, yabancı sermayeye artan bağımlılık, gittikçe ucuzlaşan alın teri, SSK açıkları, bunların sonucunda vatandaşa yansıyan vergileri örnek olarak göstermek mümkündür.
Ülke içinde günlük siyasi telaşlar, dalaşmalar, sataşmalar olurken, sınırlarımız dışında da ilginç gelişmeler oluyor. İsrail'in füze saldırısından sonra, ABD Başkanı Donald Trump Suriye'ye operasyon yapacağının işaretini vermesi ilginç bir gelişmedir. Gerekçe olarak, Suriye'nin Doğu Guta bölgesinde gerçekleştiği belirtilen kimyasal saldırıyı gösterip, Rusya'yı-İran'ı ve Suriye'yi suçladı. Oysa biliyoruz ki, ABD'nin bir ülkeye müdahale etmeden önce, çeşitli bahaneler üretmesi yeni değildir. Irak'ı da bu bahanelerle işgal etmemiş miydi? Yani Suriye'de kartlar yeniden karılacak ve farklı gelişmelerin olacağı olası görülüyor.
Ayrıca Lavrov'un Afrin'in Suriye'ye bırakılması, Türkiye'nin buradaki hedeflerine ulaştığını söylemesi de, Türkiye'deki Üçlü zirvede konuşulanların bir dışavurumu olarak değerlendirilebilir. Yine küresel ve Jeopolitik gelişmeler sonucu, avronun 5,00 seviyesini bulması, Doların 4,0663 seviyesine ulaşıp değer kazanması da ilginç bir gelişme olarak görülmesi, paramızın aşınması olarak algılamamız gerektiğini göstermektedir.
"Üçüncü havalimanını Almanlar kıskanıyor" diye ileri sürülen tezin çöktüğü ileri sürülmesi de ilginçtir. Çünkü iktidarın yol, köprü, havalimanı gibi inşaata yönelik icraatlarında dilinden düşürmediği "Avrupa ve Batılı ülkeler icraatlarımızı kıskanıyor" diye dillerinde düşürmediği bu söyleme Almanya Büyükelçisi Martin Erdmann cevap vermiş. Erdmann, Alman Posta Servisinin (DHL) 3. Havalimanı'nın en büyük yatırımcılarından biri olduğunu söylemiş ve "Bu tamamıyla saçma bir düşünce. Böyle bir şey olamaz ve bizi ilgilendiren bir konu değil" demesi de ilginç görülebilir.(internette alınmadır)
Suudi Arabistan'da son dönemde yapılan reformlar da bir o kadar ilginçtir. Bu reformları batıya yakınlaşmakta köprü olarak mı kullanıldığı, ya da Yemen'deki sivil kayıpları gizlemede bir yöntem olduğunu söylemenin ve batıyı tepkisiz bırakmanın uyanıklığı olarak de görülmesi düşünülebilir. Yasaklı sinema salonlarının açılması, kadınlara yönelik sürücülük yasağının kaldırılması, kadınların stadyumlara girmesine izin vermesi şaşırtıcı değil midir? Ya da günahın- helalin-haramın güncellenmesi değildir her halde!
Dünyadaki ve ülkemizdeki gelişmeler baş döndürücü bir hızla gündemimizi meşgul ederken, bütün bu gelişmelerin bizleri nasıl etkileyeceği, hayatımıza nasıl yansıyacağı, bizden neler götüreceğini, yaşamımıza neler katacağını düşünmek gerekir. Dünya dönüyor, âmâ içinde de ne dolapların döndüğünü unutmamak gerekiyormuş meğer...
2019'da yapılacak olan Yerel - Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimlerine yönelik çalışmalar, ittifak görüşmeleri bütün hızıyla devam ederken, şekerin tadı da kaçmış oldu.
