Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, kamuoyunu yanıltan asılsız haber ve sosyal medya paylaşımlarına karşı çok net bir duruş sergileyerek, bilgi kirliliğine neden olan her kişi ve kuruma karşı yasaların işletileceğini vurguladı. Özellikle sosyal medya üzerinden yayılan manipülatif içeriklerin, sadece yargı süreçlerini değil, aynı zamanda toplumsal huzuru da hedef aldığını belirten Altun, bu konuda devlet kurumlarının anında harekete geçtiğini ifade etti.
Altun, yaptığı açıklamada, "Son örneğine de bugün şahit olduğumuz bu dezenformasyon faaliyetlerine karşı Dezenformasyonla Mücadele Merkezimiz başta olmak üzere ilgili kurumlarımız ivedilikle harekete geçmekte, gereken tedbirleri almaktadır. Bilgi kirliliğine sebep olacak paylaşımlar yapan kim olursa olsun, yasalarımızda öngörülen müeyyidelerle karşılaşacaktır." ifadelerini kullandı.
CHP'ye Kayyum Yalanına Net Yanıt: Devlet Kurumları Anında Devrede
Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bazı medya organlarında yer alan ve kamuoyunda infial uyandırmayı hedefleyen “CHP'nin 38. Kurultayı iptal ediliyor, CHP’ye kayyum atanıyor” şeklindeki iddiaları gündeme getiren Altun, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nin bu yalanları anında çürüttüğünü ve halkın doğru bilgiye ulaşması için yoğun çaba harcadıklarını aktardı.
Bu tür dezenformasyonların yalnızca siyasi saiklerle değil, aynı zamanda ülkenin iç huzuruna yönelik ciddi tehditler barındırdığını ifade eden Altun, basın mensuplarına da tarihi bir sorumluluğu hatırlattı: "Bu süreçlerde gazetecilerin üzerinde, doğru ve teyitli bilgileri halkla paylaşmak gibi bir mesleki sorumluluk bulunmaktadır."
Altun’dan Basına Çağrı: Hakikat, Dürüstlük ve Objektiflik İlkesine Bağlı Kalın
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, açıklamasında basın mensuplarına ve medya organlarına da özel bir çağrıda bulundu. “Tüm basın kişi ve kurumlarımızın haberciliğin temel değerleri olan hakikat, dürüstlük ve objektiflik ilkelerine saygı göstermeleri, mesleklerini bu prensip ve sorumluluklara bağlı şekilde icra etmeleri, demokrasimizin ve milli menfaatlerimizin zarar görmemesi açısından oldukça önemlidir.” diyerek gazeteciliğin milli çıkarlarla çatışmaması gerektiğine dikkat çekti.
Devletin Bilgi Güvenliği Stratejisi: Teyitsiz Haber Yayana Asla Müsamaha Yok
Türkiye, dezenformasyonla mücadelede yeni bir döneme giriyor. Devlet kurumlarının koordinasyon içerisinde yürüttüğü bilgi güvenliği stratejisi, artık yalnızca yalan haberleri düzeltmekle sınırlı değil; aynı zamanda bu tür içerikleri sistemli biçimde yayanlara karşı yargı sürecini de devreye alıyor. Bu kapsamda yapılan her paylaşım, artık yakın takibe alınıyor ve dijital ortamda işlenen bilgi suçlarına karşı caydırıcı adımlar atılıyor.
