Aktif Katılım, Sosyal Haklar ve Bakım Hizmetleri Gündemde
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda 81 ilde başlatılan “İl Yaşlılık Çalıştayları” kapsamında İstanbul’daki program Darülaceze Başkanlığı’nda gerçekleştirildi.
Çalıştay, yaklaşan 2. Yaşlılık Şurası’na hazırlık niteliği taşıyor.
Programa kamu kurumlarının temsilcileri, üniversitelerden akademisyenler, sivil toplum kuruluşları, belediye yetkilileri, muhtarlar ve alanında uzman isimler katıldı.
Katılımcılar, yaşlı bireylerin toplumsal yaşama aktif katılımını artırmak ve yaşam kalitelerini yükseltmek amacıyla görüşlerini paylaştı.
“Yaşlılarımızın hayat kalitesini yükseltmek önceliğimiz”
Açılış konuşmasını yapan İstanbul Vali Yardımcısı Serap Özmen Çetin, artan yaşlı nüfusun sosyal hizmet politikalarının önemini daha da artırdığını vurguladı.
İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ömer Turan ise, yaşlı bireylerin korunması ve güçlendirilmesinin devletin öncelikli sosyal politika alanlarından biri olduğunu ifade etti. Turan, “Bu çalıştayda alınan kararlar ve öneriler, yaşlılarımızın hayat kalitesini artırmaya yönelik politikaların geliştirilmesine değerli katkılar sağlayacaktır. Amacımız hizmetlerimizi daha kapsayıcı, erişilebilir ve sürdürülebilir hale getirmektir.” dedi.
Beş ana başlık belirlendi
Çalıştayda yaşlılık ve yaşlanma süreci beş ana başlıkta ele alındı:
- Aktif yaşlanma ve toplumsal katılım: Yaşlıların sosyal hayata aktif katılımını teşvik edecek mekanizmalar,
- Yaşlı hakları ve sosyal koruma: Hak temelli yaklaşımın güçlendirilmesi, sosyal güvenlik ağlarının genişletilmesi,
- Yaşlı bakım hizmetleri: Kurumsal bakımın yanı sıra evde bakım ve toplum temelli hizmetlerin yaygınlaştırılması,
- Afetlere dirençli yaşlanma: Afet ve acil durum süreçlerinde yaşlı bireylerin korunması,
- Yaşlılar ve kentleşme: Yaşlı dostu şehir planlamaları ve erişilebilir yaşam alanlarının oluşturulması.
“2100’de ortanca yaş 60 olabilir”
Türkiye’nin doğurganlık hızının düşmesiyle yaş ortalamasının giderek yükseldiğini belirten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, şu değerlendirmede bulundu:
“Türkiye’de yaşlı nüfus oranı yüzde 10,6 seviyesine ulaştı. Tahminlere göre bu oran 2040’ta yüzde 16’ya çıkacak. Eğer gerekli tedbirleri almazsak 2100’de ortanca yaş 60 olacak. Bu demografik dönüşüm; sağlık, sosyal destek, emeklilik, bakım hizmetleri ve şehir planlaması gibi pek çok alanda yeni politikalar geliştirmemizi zorunlu kılıyor.”
“Aile büyükleri aile hayatının merkezinde olmalı”
Göktaş, yaşlıların aile içindeki rolüne dikkat çekerek, “Aileyi güçlendirmek istiyorsak, önce aile büyüklerimize sahip çıkmalı ve onları aile hayatının merkezinde tutmalıyız. Dede ve ninelerin anıları, nasihatleri ve tecrübeleri genç nesillere her zaman yol gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Bakan, 2025’in “Aile Yılı” ilan edildiğini hatırlatarak, “Bu yıl, aileyi koruyup güçlendirirken büyüklerimizin rolünü yüceltmeyi de önceliklerimiz arasına aldık” dedi.
“Evde bakım ve toplumsal katılım önceliğimiz”
Göktaş, yaşlıların kurum bakımı yerine aileleriyle birlikte yaşamalarını öncelediklerini vurgulayarak, evde bakım hizmetleri, gündüz yaşam merkezleri ve toplum temelli destek mekanizmalarını yaygınlaştıracaklarını söyledi.
Çalıştayda yaşlıların hak temelli, sürdürülebilir ve kapsayıcı politikalarla korunması gerektiği konusunda görüş birliği sağlandı. Katılımcıların önerilerinin ekimde yapılacak 2. Yaşlılık Şurası’na taşınarak Türkiye’nin yaşlılık politikalarına yön vermesi bekleniyor.
