İstanbul’u hangi parti kazanacak?

‘Yollarında güller açar’ türküsüne sahip Ardahan’ın bozuk yollarını sık sık yazan bir gazeteci olarak, ‘Yeni başkanı kim olacak? sorusuna cevap aranan İstanbul’un yollarında bir o yana bir bu yana dolaşıp, dururken buradaki yollarında bir hayli bozuk ve yamalı olduğunu görmekteyim.
Ve o yollardan sorumlu olan belediyelerin hazır kalıp gönderdiği haberleri Ardahan’da ki meslektaşlarım gibi hem de içeriğini anlama zahmetinde bulunmadan, yani okumadan, ‘Al/Yapıştırla’ haber yapan başta yerel gazeteciler olmak üzere ulusal gazeteler de ki meslektaşlarımın niye bu kadar bozuk yola sahip İstanbul’un yollarını gündeme getirmeyip, yazmadığını düşünmüyor değilim..
Ve bende onların etkisinde kalıp, bozuk yolları es geçip, ‘İstanbul’un yeni belediye başkanı, başkanları kimler olacak?’ sorusuna cevap aramak zorunda kalmış durumdayım..
Halbuki ‘Yeni başkanı/Başkanları kim olacak?’ sorusuna cevap aranan İstanbul’un yollarında gezerken bana göre %77’si yamalı olan geriye kalanında yoğun trafikten geçilemediği bu metroploün yolların da kimlerin sorumlu olduğu da bilinmiyor.
Çünkü varoşları ile gök delenlerinin bir birine karıştığı gibi yollardan sorumlu olanlarda aynı     şekilde bir birine karışmış durumda..
Büyükşehir’in hemen her alanına hüküm edip, makbuz kestiği ama iş yollara ve diğer sorunlara gelince ‘Oradan biz soruöu değiliz, yerel belediye sınırları’ diyerek işten kaçtığı, yerel belediyelerin ise; ‘Vallahi bizim alanda değil, olsa hemen yapar, çözeriz’ diyerek paçayı kurtardığı İstanbul’un yollarının hangi alanının hemşerim bakanın emrinde olan Karayollarında olduğu da meçhul bir         durumda.
Çünkü İstanbul’un yollarını dolaşırken karşımıza sık sık ‘Bu yol Karayolları sınır başlama noktası’ levhaları da takılmıyor değil..
Evet, bu kadar karışık bir kentin yeni yöneticilerinin kim olacağı, hangi partinin kazanacağının yoğun şekilde tartışıldığı bir sıra da Damga’nın manşetine, ‘Anketlerde Ben Çıkıyorum’ şeklinde manşet bir haber çıkıyor.
Hemşerim Gürsel Tekin’in büyük bir fotoğrafı ile süslenmiş haberin yanı sıra gazeteci arkadaşım Mehmet Mert’in gerek son anketlerde ki durumu gerekse Meral Akşener ile yaptığı görüşmeyi de okuduktan sonra bende kendimce bir tahlil yapıyor ve ‘İstanbul’un yeni başkanı/başkanlarının kimler olacağını düşünüyorum.
Ve ‘İstanbul’a kim başkan olacak?’ sorusuna cevap vermeden önce ‘İstanbul’u hangi parti kazanacak?’ sorusunu sorup, bu soruya cevap     arıyorum.
Ve bir bakıyorum ki; ‘Şimdilik’ CHP’nin önde..
Sanırım bu durumu benim gibi anlayan Başkan Erdoğan’ın son aylarda günde iki yetmedi 3, 4 miting yaptığı İstanbul’u kaptırmamak için adeta tek başına mücadele verdiğini de görmekteyim.
Bir elinde Trump ve Putin’e bağlı telefon diğer elinde ‘Beylikdüzü kongresini iptal edin, diğer ilçeye şu isim aday olsun’ telefonuna sarılmış durumda olan Erdoğan’ın da fark ettiği ama partisinin İstanbul’da ki şu anki başkanları ve teşkilatlarının hala anlamadığı ve her birinin kendi halinde ayrı tellerden çaldığını da görmüyor     değilim.
Benimde karşı olduğum ve artık kaldırılması gerektiğine inandığım OHAL’ın protesto edilmesine önderlik eden CHP’nin İstanbul teşkilatlarına can getiren yeni İl Başkanının da gayretleri lel ‘şimdilik’ önde olduğu gördüğüm İstanbul’un AK Pati ile HDP dâhil, birçok muhalefet partisini yanına alma ihtimali gün geçtikçe netleşen CHP’nin yarışına sahne olacağı ve bu gidişle bir başkan değişikliği yaşayacağı kesin gibi görünmekte.
Ve bu başkanın ya da başkanların iktidara bağlı olanların değil muhalefetin olacağı ve bunun da ülke deki iktidarı etkileyeceği de kesin gibi.
Ama dediğim gibi bu gördüklerim ‘şimdilik’ bir durum..
Çünkü CHP’nin yanı sıra diğer partilerin başta doğru yerel adaylar olmak üzere ortaya koyacakları politik yöntemler çok önemli..
Ve unutulmaması gereken en önemli konuda karşısında İstanbul'u elinde tutup, bir dönem daha ülkeyi idare etmek için çok ama çok istekli ve OHAL ve MHP destekli güçlü bir AK Parti var..