Tarım ve Hayvancılıkla Uğraşan Bölgeler Risk Altında
Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte Türkiye genelinde kene kaynaklı hastalıklarda artış gözlemleniyor. Uzmanlar, özellikle Tokat, Sivas, Çorum ve Erzurum illerinde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarının yoğunlaştığını belirtti.
Keneler bahar ve yaz aylarında aktifleşirken , Türkiye'de yaklaşık 30 farklı türünün bulunmaktadır.
Türkiye’nin iklim ve coğrafi yapısının kenelerin yaşamına elverişli iken özellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşılan bölgelerde bu hastalıkların daha sık görüldüğünü ifade ediliyor.
Tokat, Sivas, Çorum ve Erzurum, KKKA vakalarının en fazla tespit edildiği iller olarak öne çıkıyor.
En Sık Görülen Hastalık: Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA)
Uzmanlar, KKKA’nın Türkiye’de keneler aracılığıyla insana bulaşan en ciddi hastalık olduğunu belirterek şu uyarılarda bulundu:
“Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virüsü, enfekte kenenin kanı veya vücut sıvısıyla temas sonucu bulaşır. Kuluçka süresi 1 ila 3 gün arasında değişir. Yüksek ateş, baş ağrısı, kas-eklem ağrıları, karın ağrısı, mide bulantısı gibi belirtilerle başlar. Hastalığın ilerleyen aşamalarında deride ve iç organlarda kanamalar görülür. Tedavi edilmediğinde ölümle sonuçlanabilir.
LYME Hastalığı da Tehdit Ediyor
KKKA dışında, Lyme hastalığı da kenelerden insana bulaşabilen diğer önemli bir enfeksiyon olarak dikkat çekiyor. Uzmanlar, vatandaşların doğada zaman geçirirken dikkatli olmalarını, açık alanlarda korunmasız şekilde oturmamaları gerektiğini vurguluyor.
Dikkat ve Erken Müdahale Hayat Kurtarır
Kenelerden korunmak için alınabilecek başlıca önlemler şöyle:
- Özellikle kırsal alanlara çıkarken kapalı ve açık renkli kıyafetler giyilmeli
- Pantolon paçaları çorap içine alınmalı, vücut açıkta bırakılmamalı
- Doğadan döndükten sonra vücut dikkatlice kontrol edilmeli
- Kene tespit edilirse kesinlikle ezilmeden ve elle çıkarılmadan, en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalı
Bakanlığın Saha Taramaları ve Bilgilendirme Faaliyetleri Artmalı
Artan vaka sayıları, Sağlık Bakanlığı'nın özellikle riskli illerde halkı bilinçlendirme ve koruyucu sağlık önlemlerini yaygınlaştırma çalışmalarını daha da önemli hale getiriyor.
Bu kapsamda, yerel sağlık müdürlüklerinin kırsal bölgelerde bilgilendirme çalışmaları, koruyucu ekipman dağıtımı ve erken tanı uygulamaları ile aktif mücadele yürütmesi bekleniyor.
