CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan ile CHP Genel Merkezi'nde bir araya geldi. Özel ile Hatimoğulları ve Bakırhan, görüşmenin ardından açıklama yaptı. Bakırhan, seçim sonuçlarını değerlendirdiklerini belirterek, "Verimli bir görüşme oldu. Kendilerini yerel seçimlerden aldıkları sonuç nedeniyle tebrik ettik. Bugüne kadar siyaset kurumu arasında duvarlar örülmüştü, kutuplaşma vardı. Siyaset kurumu özgürce, rahat bir ortamda tartışamıyordu. 31 Mart'ta halk, siyaset kurumuna çok önemli bir mesaj vermiştir. Muhalefet olarak daha fazla bir araya geleceğiz. Anayasa tartışmaları da değerlendirildi. Samimiyete ihtiyaç var. Şu andaki mevcut iklime bakıldığı zaman bir samimiyet sorunu görülüyor. Bir yol temizliğine ihtiyaç var" dedi. Hatimoğulları da hem CHP'nin 31 Mart seçimlerindeki başarısını hem de ondan sonraki seçimde Türkiye ve bölgedeki siyasal süreçleri görüştüklerini söyledi.
Özel ise, DEM Parti'nin seçimleri kazanan belediye başkanlarını tebrik ettiğini söyleyerek, "Geçmiş yerel seçimlerden sonra Türkiye demokrasisi önemli bir yara almıştı kayyum atamalarıyla. Bu seçimde önce Van'daki durum ortaya çıktı. Orada çok önemli bir dayanışma sergilendi toplumun tüm kesimleri tarafından. Ve 2'nciye mazbata verilmesi gibi bir yanlıştan dönüldü. Şu ana kadar herhangi bir kayyum uygulaması yaşanmamış olmasından dolayı ihtiyatlı bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek isterim" diye konuştu.
'NEZAKETLİ BİR DAVRANIŞ OLMAZ'
Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde yer alan boş koltuk ile ilgili soru üzerine, "Aşılmış krizleri yeniden konuşmak anlamlı değil. Orada ortaya çıkan tablo ve aramızdaki görüşmeden sonra Sayın Erdoğan'ın Cumhuriyet Halk Partisi'ne bir ziyaret yapma talebini iletmesi ile birlikte olabilecek en iyi şekilde çözümlenmiş olduğu durumda, artık dönüp de tekrar bir değerlendirme yapmayı doğru bulmam. Nezaketli de bir davranış olmaz" dedi.
Özel, görüşmede CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan'ın da yer alması ile ilgili soruya da, "Ben, Sayın Cumhurbaşkanı'nı ziyaret etmeden önce seçilmiş son tarafsız Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e bir ziyarette bulundum. Ziyaretimde bir cumhurbaşkanı ile görüşmeden önce kendisinin önerilerini almak ve bazı sorularıma yardım istemek üzerineydi. Kendisinin uyarısı şöyle oldu; Cumhurbaşkanı'nın özel kaleminin ve protokol müdürlüğünün bir büyükelçi olduğunu, onun için benim de partide bulunan bir büyükelçiyi görevlendirmek suretiyle bu protokol akışını, randevulaşmayı ve devamını büyükelçinin götürmesinin doğru olacağını ifade ettiler. Ben de partimizde görev yapan İstanbul Milletvekilimiz Namık Tan'ı görevlendirdim" yanıtını verdi.
'DEPREM BAKANLIĞI KURULMASINI ÖNERDİM'
Türkiye'nin en önemli beka sorunlarından bir tanesi hazırlıksız yakalanılacak olan İstanbul depremi olduğunu söyleyen Özel, "İstanbul depreminde milyonlarca kişi ölebilir. İstanbul depremi yaşandığında eğer tam hazır değilsek Türkiye ekonomisi çöker. Türkiye'nin finans dünyasıyla irtibatı kesilir. Türkiye'nin en önemli şirketlerinin yöneticilerini ve o şirketlerin yönetimini kaybederiz. Türkiye'nin Avrupa'yla Asya arasındaki bağlantısı ortadan kalkabilir. O şehre insani yardım ulaştırmak da imkansız hale gelebilir. Meselenin kendisi ülke için bir beka sorunudur. Cumhurbaşkanına bir bakanlık kurmasını önerdim. Meclis'te grubu bulunan bütün siyasi partilerden birer bakan yardımcısı talep etmesi durumunda ben partimden bir bakan yardımcısını görevlendireceğimi ve deprem meselesini siyaset üstü bir şekilde ele almanın, siyasetin kısır tartışmalarının dışına çıkarmanın ve bir beka sorununu el birliğiyle ortadan kaldırmanın önemine ilişkin değerlendirmede bulunduk. Sayın Cumhurbaşkanı dikkatle takip etti, not aldı, not aldırdı. Nasıl bir adım atacağını bilmiyorum. Kurulmasını önemserim" dedi.
'EŞ BAŞKANLARIN YAPTIĞI AÇIKLAMA YERİNDE'
Özel, DEM Parti'li belediye başkanlarının göreve başlama törenlerinde yaşanan olaylara ilişkin soruya da Özel, "Birincisi Atatürk'e ve Sayın Erdoğan'a bir saygısızca ifadenin DEM Parti'nin eş başkanları tarafından sarf edildiği noktasındaki yanlış iletişim kendileri tarafından düzeltildi. Ardından kolluk güçlerinin yapmış olduğu soruşturma ve kovuşturma aşamasında da netleşti. Yani DEM Parti'nin seçilmiş başkanları değildi o ifadeleri söyleyenler. Bayrak konusunda ben her iki Sayın Eş Başkanı yapmış olduğu açıklamaları DEM'in kurumsal tavrı olarak görüyorum ve o noktada yapmış oldukları açıklamalarda hem bayrağa hem Atatürk resmine, simgelere ve sembollere karşı bir hürmetsizlik ve saygısızlıklarının olmadığına ilişkin açıklamalarını, son derece önemli, yerinde ve yeterli buluyorum" diye konuştu.
