TBMM Genel Kurulu’nda söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat’ın konuşması esnasında hararetli tartışmalar yaşandı. İktidarın enflasyonu bir servet transferi aracı olarak kullandığına vurgu yapan Karabat; faiz yükselirken de düşerken de zenginleşenlerin hep aynı kişiler olduğunu savundu. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının vize konusunda üçüncü dünya ülkeleriyle aynı muameleyi gördüğüne değinen Karabat; “İş insanlarımız, akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz vize alamıyor. Herkes elini kolunu sallayarak Türkiye'ye geliyor ama biz aynı şekilde yurt dışına çıkamıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti kimliğini, pasaportunu iki paralık ettiniz, ekonomi daha iyi olacak deyip 70 milyar dolar özelleştirme yaptınız. Yetmedi şimdi dağlar satılık, yetmedi şimdi ovalar satılık, yetmedi şimdi dereler satılık, sonra bize dönüp "Irmağının akışına ölürüm." türkülerini söylüyorsunuz” dedi.
Takip edeceğiz
Kamuoyu baskısıyla İsrail’le ticarete göstermelik sınırlamalar getirildiğine işaret eden CHP’li Karabat, “Siz İsrail'e bile aylar sonra laf söyler hâle geldiniz. İsrail'e satılan ürünlerin hangi ürünler olduğunu biliyoruz, o ürünlerin başka ülkeler aracılığıyla İsrail'e gönderilip gönderilmediğini takip edeceğiz ve o ticareti kime yakın tüccarların yapıp yapmadığını takip edeceğiz” diye konuştu.
AK Parti iktidarının dış politikada ABD ve Avrupa Birliği ülkelerine çeşitli tavizler verdiğini söyleyen Karabat, Çin’le yapılan ticarete de değinerek, “Çin'e ihracatınız 3 milyar dolar, ithalatımız 45 milyar dolar, siz Çin'e bir laf söylüyor musunuz? Uygur Türkleri konusunda Çin'e bir laf söyleyebiliyor musunuz?” sorularını yöneltti.
Borç alan, talimat alır
Merkez Bankasını bilançolarının yabancı ülkelerden alınan borç paralarla makyajlandığını söyleyen Karabat, “Borç alan talimat alır, talimat almaya devam ediyorsunuz. Siz kaçak mafya liderlerine, uluslararası uyuşturucu tacirlerine 250 bin dolara pasaport verdiniz, vatandaşlık verdiniz, Çanakkale'de kefensiz yatanların kemiklerini sızlattınız. Elbette ki sizin için hava hoş; ama tencere boş, tava boş. Sizin için bu hoş olan havada milletin cebi boş, cebi boş” dedi.
