Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, "Türkiye'nin hayrına, milletimizin esenliğine olmayan konu başlıklarında Yeniden Refah Partisi geri duracaktır. Türkiye için gereken ne olursa Yeniden Refah Partisi her türlü katkıyı vermeye her zaman, her zeminde hazır olacaktır. Her doğru politikayı Yeniden Refah Partisi olarak desteklemeye devam edeceğiz. En başından itibaren her vesileyle ifade ettiğimiz gibi doğruya doğru yanlışa yanlış demek, Yeniden Refah Partisi açısından toplumsal bir bilinç, siyasal bir ödev ve sosyal bir sorumluluktur" dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Kılıç, Türkiye genelinde yüzde 7 oy ortalamasıyla 3'üncü sırada çıktıkları yerel seçimler sonrasında belediyeleri ile ilgili çalışmalara yönelik organizasyon faaliyetlerinin devam ettiğini söyleyerek, "Türkiye genelinde kazanmış bulunduğumuz 63 belediyenin çatısı altında bir Büyükşehir bir il belediyesi olmak üzere milli görüş belediyeciliğinin geçmişten günümüze devam eden örneklerini bugünden geleceğe sergilemek üzere kollarımızı sıvamış bulunuyoruz. Bir belediyede denk bütçe nasıl yapılır, bir belediye borçsuz harçsız nasıl yönetilir? Bir belediye başkanı israfsız, şatafatsız nasıl bir kenti ve bir belediyeyi yönetir? Bunu da örneklerini göstermek üzere Yeniden Refah Partili belediye başkanları, genel merkezimizin öncülüğünde kollarını sıvamış bulunmaktadır. Seçim öncesinde halkımıza vermiş olduğumuz yerel yönetim sözümüzün gereğini yerine getirmek üzere hep birlikte elimizi gerektiğinde gövdemizi taşın altına koyacağız. Bu anlamda pazar günü yapılacak olan toplantı Türkiye genelinde yerel yönetim manifestomuzun ve ahlaklı belediyecilik protokolümüzün ortaya konulması bağlamında bir ilk olacak.
'SOKAKLARIMIZI BAŞIBOŞ HAYVAN POPÜLASYONUNDAN TEMİZLEMEK ZORUNDASINIZ'
Kılıç, "Bir konuyu hatırlatmak istiyoruz. Başıboş sokak köpekleri meselesi Türkiye'nin çok önemli bir sokak meselesidir. Bu konu dramatik ve travmatik bir boyut kazanmış bulunmaktadır. Sokaklarda kimler tarafından küpelendiği belli olmayan başıboş hayvanlar, kim olduğu bilinmeyen şahıslar tarafından beslenmektedir, kısırlaştırma yapılmamaktadır. Türkiye genelinde başıboş hayvan popülasyonunun sayısı 16 milyon olarak tahmin edilmektedir. Bu mama endüstrisini besliyor olabilir. Mama lobisi durumdan hoşnut olabilir. Aşı endüstrisi durumdan hoşnut olabilir. Ama kadınlar, çocuklar, şehir halkı bu durumdan hoşnut değil. Başta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere kazanan bütün belediye başkanlarına açık çağrımızdır. Mazeretiniz kalmadı. Belediyeleri kazandığınız gibi belediye meclislerinde de çoğunluğu kazandınız. Ankara'da 16'sı CHP'li olan 25 ilçe belediye başkanıyla el ele vermek, kol kola girmek, sokaklarımızı başıboş hayvan popülasyonundan temizlemek zorundasınız. Bilmiyorsanız anlatayım birinci adımda etkin kısırlaştırma yapacaksınız. İkinci adımda hayvanseverlere, gönüllülere sahiplendirme yapacaksınız ve üçüncü adımda sokakta başıboş kalan hayvanları, hayvan haklarına saygılı barınaklara toplayarak kontrol çoğalmanın önünü alacaksınız. Bu konu çok önemli. Problem çok kronik bekletilmeye tahammülü olmayan bir problem" dedi.
'İTTİFAKTA OLMADIĞIMIZ GÖRÜLMEKTEDİR'
Kılıç, "Cumhur İttifakı'nda mısınız" sorusuna, "Bu konuda her iki parti yetkilileri tarafından gerekli ve yeterli açıklamalar yapıldı esasında. Seçim öncesinde de açıklamalar yapıldı. Hatta AK Parti tarafından daha öncelikle açıklamalar yapıldı. Ama tekrar ifade etmek veya altını çizmek gerekirse seçim trafiğine bakıldığında, bayram trafiğine bakıldığında en son resepsiyon trafiğine bakıldığında ittifakta olmadığımız görülmektedir. Ama bu demek değildir ki, Türkiye'nin hayrına, milletimizin esenliğine olmayan konu başlıklarında Yeniden Refah Partisi geri duracaktır. Türkiye için gereken ne olursa genel Yeniden Refah Partisi her türlü katkıyı vermeye her zaman, her zeminde hazır olacaktır. Bu anayasa konusunda olabilir, ekonomideki bir problemin çözüme kavuşturulması hususunda olabilir. Herhangi bir sosyal ya da toplumsal tartışmanın Türkiye'nin ve insanlarımızın hayrına neticelenmesi konusunda olabilir. En başta da Gazze konusunda olur, Filistin konusunda olur. Her doğru politikayı Yeniden Refah Partisi olarak desteklemeye devam edeceğiz. En başından itibaren her vesileyle ifade ettiğimiz gibi doğruya doğru yanlışa yanlış demek, Yeniden Refah Partisi açısından toplumsal bir bilinç siyasal bir ödev ve sosyal bir sorumluluktur. Yeniden Refah Partisi Türkiye'ye bu anlamda yeni ve etkili bir muhalefet anlayışını kazandırmıştır. Her şeye hayır diyen, beyazına da kara diyen, karasına da kara diyen bir muhalefet anlayışı yerine iyisine iyi diyen, kötüsüne kötü diyen bir muhalefet anlayışı esasında Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu, siyasal ve toplumsal bir muhalefet anlayışıdır" şeklinde yanıt verdi.
'YENİ ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ TEKLİFİ EVET DERİZ'
Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Zaten bu ittifaklar genelde seçim öncesi seçim arifesi gündeme geldiğine göre yakın vadede ve Türkiye'nin gündeminde bir seçim olmadığına göre ittifaklarla ilgili yeni yaklaşımlar üzerinde konuşmak için çok erken. Ama belki siyasetin bir uzlaşı yeni bir ittifak arayışı yeni bir anayasa çalışmasıyla ilgili olarak söz konusu olabilecek. Yeni bir anayasa kulağa hoş geliyor. Sivil bir anayasa söylemi kulağa hoş geliyor. 12 Eylül anayasasından kurtulalım söylemi insanın kulağına gerçekten hoş geliyor. Ama zaten 30 yıla yakın bir süredir 12 Eylül anayasası üzerinde yapılmayan değişiklik neredeyse kalmadı. Buna rağmen hala bir değişiklik ihtiyacı var ise bu ihtiyaç bizimle paylaşıldığındaki, biz de Yeniden Refah Partisi olarak anayasa değişikliği talepleri gündeme geldiğinde kendi beklentilerimize ilişkin çalışmalarımızı başlattık ve devam ettiriyoruz. Katkı veren taraf olmaktan çekinmeyiz. Yeter ki bizim değiştirilmesine evet diyeceğimiz maddelerle Türkiye'nin bir ya da birkaç sorunu çözüme kavuşsun. Yeter ki Türkiye daha kolay, daha rahat yönetilebilen bir ülke olsun. Yeter ki kronik sistematik bir problem çözüme kavuştum. Daha önce de dediğimiz gibi olmazsa olmazlarımız bellidir. Kuvvetler ayrılığının kuvvetlendirilmesi lazım. Yaşama, yürütme ve yargı arasındaki net sınırların net bir şekilde belirlenmesi ve tayin edilmesi lazım. Elbette ki bağımsız yargının adaleti tesis ettirebileceği koşulların oluşturulması lazım. Bunlar olduktan sonra insanlarımızın refah düzeyi yükseldikten sonra iş birliklerine varız ve açığız. Yeni anayasa değişikliği teklifi AK Parti'den de gelse Yeniden Refah Partisi'nin ilke ve değerleriyle bağdaşmak kaydıyla bu teklife evet deriz. Başka bir partiden de gelse evet deriz."
