Bedelli günlük: 10. Gün
Bedelli Günlük! Bugün TSK'nın dosyalarına girmesi için vesikalık çekildik.
Gülme, kamuflajı düzelt, kafayı düz tut, şak!
Elbette parasını bizden aldılar.
Fotoğrafçı gizli trilyoner olmalı.
Çünkü kişi başı 15 TL günahladı ve her ay binlerce askeri çekiyor böyle.
Binlerce hazır müşteri.
Nihat Odabaşı filan olmasına gerek yok.
15 lira nedir, dışarıda bile daha ucuz bu iş!
Ben buna soygun derim.
Resmi soygun.
Silahlı soygun şeklinde düzeltiyorum.
*
Yanıma arkadaş olarak aldığım "Büyük Fikirler" kitabını bitirdim.
Dünyayı değiştiren 150 buluşu kısa keserek anlatıyor.
Biraz gireyim kitaba...
Dünyayı değiştiren buluşların başında Neil Armstrong denen havalı herif geliyor.
Şu Ay'daki koca ayak.
Ben Ay'a ilk gidişe inanmayan tayfadayım.
Hayrola sen? Ay'da inceleme mi yaptın köpek diyebilirsiniz.
Eldeki donelere gerçekten bakarsak ilkokul bebeleri hariç kimseyi kandıramazlar:
Ne tesadüfse Ay kayıtlarının NASA'da kül olması.
Dönemin dijital kol saati önderliğindeki kıt teknolojisinde ne hikmetse Ay’a gitmek?
Eldeki fotoğrafların paint seviyesindeki hataları.
Konu ne zaman açılsa NASA'nın bir işinin çıkması...
Asıl kahraman Armstrong değil de Stanley Kubrick olabilir bakın!
Bazı yabancı kaynaklarda dönen muhabbetler, Ay'daki görüntülerin 2001 filminin yönetmeni Kubrick tarafından çekildiğini iddia ediyor.
2001 Bir Uzay Macerası'nı izlerseniz "harbi lan" diyeceksiniz.
Çünkü o dönemde bu kadar kaliteli ve gerçekçi uzay görüntüsünü hiç kimse elde edememiş.
Hayır hayalinde bile elde edememiş.
İlk Kubrick.
Bunu da nasıl yaptı hâlâ akıl sır ermiyor ya neyse.
Haliyle ABD'nin dikkatini çekmiş ve ünlü yönetmene konuyu açmışlar.
"Böyle böyle biz Ay'a falan gidemiyoruz şu işe bir el atar mısın?"
"Nasıl yani?"
"Yani gitmişiz gibi, gittik gibi, hani biz gittik, anlarsın ya..."
"Ne?..."
"Uzay filminde yaptın ya, ondan istiyoruz... Bak Ruslar götümüzde!"
Ve adama bir para teklif etmişler, Kubrick o an çalışmalara başlamış.
"Ne gitmemesi ya, gittik biz aya" demiş.
Ve prodüksiyonunu kurup o hepimizin bildiği görüntüleri çekmiş.
İşte benim inandığım Ay'a gidiş budur.
Kitaba dönersek...
Salon Yayınları rezil etmeseymiş iyi kitapmış.
Google Çeviri'nin ilk yıllarındaki gibi sakat bir çeviri, berbat bir tashih...
Editör ve düzeltmen ateşe verilip meydanda yakılmalı. Türkçemizden uzaklaştırılmalı.
İyi kapak yapmayı iyi kitap yapmak sanıyorlar.
*
Bu arada, bizi toplu firara sürükleyen çavuş ifade vermiş.
Ne mi demiş?
Çatışma çıktığını, 4 bedellinin şehit olduğunu, Kırklareli Vize'den bir birliğin yolda olduğunu, desteğe geleceklerini...
Yani durumu kötü. Bedelli bölüğünü kurtarmak için bütün bunları yaptığını söyleyip duruyormuş. Sonuç mu?
Çerkezköy Devlet Hastanesi Psikiyatri...
