Cumhurun başkan adayını cumhur belirlesin
Gürsel Tekin yoksulluğa, intiharlara, hırsızlıklara, işsizliğe dikkat çekti.
Tamam henüz ortada genel seçim havası yok.
Erken seçim olur olmaz bilmiyoruz.
Ancak.
En son 2023 baharında seçim bizi bekliyor.
Yani kaldı üç yıldan az bir süre.
Yine eninde sonunda cumhurbaşkanlığı için yarış başlayacak.
Cumhur İttifakı adayı belliki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
Millet ittifakı adayı kim olacak?
Muharrem İnce şimdiden meydanlara çıkarak ben varım dedi.
Bir otobüs kiralayarak (10 yaşındaki otobüs zaman zaman yolda su kaynatsa da) Anadolu'yu tura çıktı.
2018'de seçimleri kaybetse de önemli bir başarı kaydeden ve çıkış yakalayan Muharrem İnce yeniden aday olmak istiyor.
Daha da bir çok aday adayının adı geçiyor.
Bunların başında kamuoyu anketlerine bakılırsa, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın adı ön planda geçmekte.
*
Japonların 'Susadığınız zaman kuyu kazmak için çok geçtir' diye anlamlı bir sözü var.
Seçimden seçime çalışan siyasi partileri ve temsilcilerini görünce aklıma bu söz geliyor.
Dört beş yıl yan gel yat.
Seçimlerde iki üç ay gece gündüz çalışır gibi yap.
Sonra kısmet değilmiş kaybettik naarası at.
Yine burada da ünlü siyaset adamımız rahmetli Süleyman Demirel'in bir sözü geliyor aklıma.
Demirel çok seçime girdi, başarılı da oldu başarısız da.
Başarısız bir seçim ardından şu cümleyi kurardı; 'Yarından itibaren önümüzdeki seçime gece gündüz demeden çalışacağız ve o seçimi biz kazanacağız'
Bu çıkışlar hem kaybeden bir siyasi partiye gönül verenlerin dirençli bir şekilde ayakta durmalarını sağlar.
Hem de, gerçekten bir dahaki seçimlerde başarılı olabilmek için hatalardan ders çıkarılmaya yarar.
*
Ben de sık sık bu satırlarda bir dahaki seçim döneminde kadar hem 'Cumhurun başkan adayını cumhur belirlesin' başlığı altında röportajlar yapacağım.
Hem de seçim ortamı olmamasına rağmen bütün siyasi parti temsilclerini, ilçe başkanlarını, il başkanalrını, milletvekillerini, belediye başkanlarını, yöneticileri, üyeleri, sokağa davet edeceğim.
Sokağın nabzını bu satırlardan, sosyal medya hesaplarımızdan tutmaya çalışarak ülkenin gerçek gündemini sizlere aktarmaya çalışacağım.
Gürsel Tekin yoksulluğa, intiharlara, hırsızlıklara, işsizliye dikkatr çekti.
Bu yönde röportajlarımızdan birisini dün öğlen saatlerinde Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin ile instagram hesabımızdan gerçekleştirdik.
Gürsel Tekin'in konuşmasının tamamına gazetemizdeki haberde yer verirken buradan bazı öne çıkanları paylaşmak istedim.
Gürsel Tekin öncelikle ortada bir genel seçim havası olmadığı için şimdiden cumhurbaşkanı adayı şu olsun bu olsun, şöye olsun, böyle olsun tartışmalarını doğru bulmadığını ifade etti.
İstanbul'un her sokak ve mahallesini karış karış gezdiğini, zaman zaman da Türkiye'de gitmedik mahalle bırakmadığına dikkat çeken tekin şöyle konuştu; 'Bakın şu anda İstanbul'da intihar, hırsızlık olayları tarihinin en üst seviyesinde. 83 milyon Türk halkının 6 milyonu da bir şekilde iltica eden misafirlerimiz. Afgan mahalleleri, Suriyeli mahalleleri, İran, İraklı mahalleler var İstanbul'da.
Bu insanlar dün ara işlerde çalışıyorlar ve evlerine ekmek götürüyorlardı.
Bugün o işler yok. Ne yapıyor adam çocuğuna mama alamadığı için, çalıyor, ve ne yazık ki hapsi boyluyor.
Elktriğini ödeyemiyor, su parasını ödeyemiyor.
Bence Türkiye'nin bir numaralı gündemi yoksulluk, işsizlik, ekonomik sorunlar.
Şimdiden ortada bir seçim havası yok cumhurbaşkanlığı seçimlerini falan ortaya atmak ve tartışmak suni gündemdir. Bu gündeme alet olmayalım'.
*
Evet Gürsel Tekin fikirlerinde haksız değildi.
Ancak biz de bu ifadeler üzerine şunları söyledik.
Cumhuriyet Halk Partisi'de zaman zaman iktidarın suni gündem tuzağına düşmekte.
Hemen hemen hergün gündeme dair açıklamalarda bulunan CHP milletvekilleri, yöneticileri, il başkanları kalksın ülkenin gerçek gündemini konuşsunlar.
Ellerinde az da olsa varolan etkili oldukları medya var, tv var, gazete var, en kötü ihtimal ile sosyal medya hesapları var.
Buradan ülkenin gerçek gündemine dair, yoksulluğa, yolsuzluğa, ranta, talana, işsizliye, ekonomik bozukluğa dair açıklamalar yapsınlar.
Sonuç olarak Türkiye bir taraftan Akdeniz'de savaşın eşiğinde.
Ekonomik olarak pandemi sürecinin de etkisiyle sounlar yaşamakta.
Her gün genç işsizlik oranı artmakta.
Araştırmaya göre açlık sınırı olarak tabir edilen dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı 2 bin 438, yoksulluk sınırı olarak tabir edilen ve gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık harcamaları ile birlikte yoksulluk sınırını ise 7 bin 942 lira olarak hesapladı.
83 milyon nüfuslu ülkemizde aylık geliri 7 bin 942 liranın üzerinde kaş kişi var dersiniz.
Bu soruya verdiğiniz cevap ile zaten Türkiye'nin ekonomik durumunu tespit etmiş oluyorsunuz...
