Yanlış yönetimler ve kapımızdan hiç gitmeyen yoksulluk
Ülkeyi yönetmeye talip olmak için siyasete soyunan insanların içi dolu, yeni teknolojiye benimsemiş, özgürlükçü, tamamen haktan yana ve aydınlık bireyler olması gerekir.
Şu an ki mevcut temsilcilerin, ülkeyi idare eden yöneticilerin, önemli bir kısmı merhametsiz ve fütursuzca görev yapıyorlar.
Görevini gerektiği gibi yapan ve yapmaya çalışanları ayrı tutarak, diyorum ki
Korona virüs salgını sürecini çok kötü yöneten devletimiz, yaklaşık 2 milyon küçük esnafın beli kırılmak üzere.
Bunun sonuçları sosyolojik olarak halkı çok etkileyecek.
Toplumu daha yoksul, çaresiz ve psikolojisi bozuk bir insan topluluğuna dönüştürüyor.
Bu sebepten çıkabilecek bir toplumsal patlamayı öngörüyor musunuz ya da aklınıza böyle bir ihtimal geliyor mu?
Bu virüsün normal şartlarda 2022 sonuna kadar sürebileceği uzmanlar tarafından öngörülürken, bir fermuar gibi açıp kapattığınız, 2 milyon esnafın halini öngörebiliyor musunuz?
Yetkili koltuklarında oturan yöneticilerimizin derdi, koltuk altımdan aman ha gitmesin olmamalı.
Halkı için çözüm üretmeli ilmin, teknolojinin, hakkın ve adaletin gereklerini uygulamalı.
Yokluktan, çaresizlikten bir sosyal patlama olursa bu insanların önünde durmak çok güç olur.
Sayın yöneticilerimize önerilerim;
Liyakatli insanları görevlere getirilmeli.
Liyakatsizleri derhal görevlerinden alınmalı.
İtibardan tasarruf edin, zira çok kötü bir örnek teşkil etmiş oluyorsunuz.
Halkı dolandırmak üzere kurulan paravan işletmeler denetleyip derhal kapatılmalı ve dolandırılanların yanına kar kalmayacak şekilde gereğini bir devlet olarak yapılması gerekir.
Gelir dengesinin çok bozulduğu şu dönemlerde, yeni şeyler söylenmeli, sınırsız zenginlik olmamalıdır. Çoktan çok azdan az vergi sistemi getirilmeli.
Zaman, yardımlaşma zamanıdır. Üst düzey yöneticiler, siyasetçiler, iş insanları ve varlıklı kişiler iki üç maaşlarını küçük esnaflara verilmek üzere bir bağış kampanyası düzenleyebilir.
Savunma sanayisindeki üstün başarılar gibi tüm bakanlıklara çok güzel işler yapabilen bu işleyişi ve yöntemi tatbik etmeli.
Türk devletinin demokrasi ve adalet sistemi gelişmiş demokratik ülkelerden biraz geri olması nedeni ile bakanlıklar bir iş yeri gibi yönetilmemeli.
Kendi işi ile örtüşen bakanlar derhal görevlerinden alınmalı.
Benim fikirlerim bunlar ve tüm dünyada bu virüsün bu salgının yan etkileri sosyal anlamda, ekonomik anlamında ve psikolojik anlamda çok güçlü bir yansıması olacağını ön görmekteyim.
Fakir ve çaresizleri düşünemiyorum bile, esnaf ve halk geçinemediğinden çatlıyor aman dikkat.
