TOUR OF ANTALYA ARTIK CANLI YAYINLANMALI
55 yıldır iyi veya kötü düzenli olarak Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nu organize edebilen, buna karşılık irili ufaklı birçok ulusal ve uluslararası bisiklet turu da düzenleyebilen bir ülkenin bugün hala uluslararası arenada başarılı olmuş bir bisikletçisinin olmaması Türk bisikletinin yerinde saymasının en büyük sebebi bunda herkes hemfikir sanırım.
Tour Of Antalya üzerine yazacakken neden böyle giriş yaptım doğrusu pek emin değilim ama bu yaygın tespiti kayda geçirmekte yarar gördüm orası net.
Gelelim bu yıl 3.kez düzenlenen ve ilk edisyonundan bu yana yerinde takip etmekten büyük keyif aldığım Tour of Antalya powered by AKRA 2020’nin ardından izlenimlerime.
Kısa tarihinde ilk kez bir World Tour takımı yarıştı
UCI’nin takvime geç alması nedeniyle organizasyon komitesinin istediği takımları tura dahil etmesi güç olsa da bu yıl kategori yükselerek 2.1 seviyesine çıkan tur tarihinde ilk kez bir World Tour takımına ev sahipliği yapmayı da bildi.
5 Pro kıta, 21 Continental, 2’de ulusal takımın katıldığı 4 etaplık yarışta bizimkiler yine kürsüye çıkmazken, Kıta takımı Canyon dhb p/b Soreen’in Britanyalı tırmanışçısı Maximilian Stedman üçüncü edisyonun şampiyonu oldu.
Düz, orta dağlık ve tırmanıştan oluşan 4 etap, 553 kilometre, 2 bini aşan irtifalı parkuru, 29 takım ve 173 sporcunun arasından sıyrılarak önde bitiren 1.67cm boyunda, 54 kg ağırlığında, 23 yaşında ki bebek yüzlü Stedman (Neymar’a da benziyor) zaferi sonra gelecek yıl için daha çok tırmanışın olduğu etap isterken organizasyonu da kusursuz olarak tanımlıyordu.
Görmezden gelinmemeli
Tour Of Antalya ülkemizde ki bisiklet turlarının usta organizatörü Aydın Ayhan Güney imzasını taşıyan bana göre çok değerli bir yol yarışı.
Üçüncü kez bisiklet dünyasının neredeyse bütün bileşenlerini bir araya getiren Güney ve ekibi turun ana sponsoru Akra Otelleri ve onun bu turu Antalya’ya bir miras bırakmak istediğini söyleyen Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Barut ile iyi bir partner olmuş durumdalar.
Antalya’yı dünya üzerinde öne çıkan bisiklet destinasyonu yapmak gibi çok önemli bir misyonu da olan turun diğer sponsorları Corendon Airlines, Diana Travel ve TAV Airports ile çok daha güçlendiği de bir gerçek ancak tura Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Turizm Bakanlığı’nın ilgisinin olmaması ise hakikaten anlaşılır gibi değil.
Daha büyük değer için…
Yazmadan geçersem haksızlık etmiş olurum.
Medyaya ev sahipliği yapan Akra Otelleri ve başta Genel Müdürleri Gökhan Polat olmak üzere tüm çalışanları yine üst düzey bir ağırlama sağladılar bizlere.
Tour of Antalya’nın Proje Direktörü Haluk Özsevim, ON İletişimin spordan ve gazetecilikten gelen yöneticisi İpek Özgüden ve ekibi de hem turun sorunsuz geçmesi adına çok çalıştı, hem de medya ayağını iyi yönetti.
Bir teşekkür ve alkışta onlara elbette.
Tamamıyla özel sponsorlukların katkısıyla düzenlenen yarış bana göre üçüncü yılında da başarıyla koordine edildi.
Sonuçta Avrupa Akdeniz çanağındaki diğer örneklerinde görüldüğü gibi, ciddi sponsorluk destekleriyle yürütülen bu tip organizasyonların bölgenin tanıtımına ne denli katkı sağlayabileceğini bir kez daha gördük ve anladık.
Bitirirken şunu da yazmalıyım ki bu konuda da herkes hemfikir.
Tour of Antalya artık başta Antalya olmak üzere bu ülkenin bir değeri.
Genç yaşında önemli yol kat eden ve ilk bakışta bir bisiklet yarışı gibi gözükse de turizm olmak üzere birçok sektörü tetikleyen bu organizasyon artık canlı yayına çıkmalı ve birileri işin bu kısmına el atmalı ki; bu yapılabilirse asıl siz o zaman görün neler olacak Antalya’da.
