ERMENİSTAN ÇIKMAZI
Komşumuz Ermenistan’daki gelişmelere geçen haftaki yazımızda değinmiş ve ileriki tarihlerde Ermenistan’ın ülke olarak yeni sorunlara gebe olduğundan bahsetmiştik. Öyle ki bölge coğrafyasında çok önemli gelişmelere imza atamamış ama çevresindeki ülkelere karşı gösterdiği hasmane ve saldırgan tutumun yaratmış olduğu tepkilerden, ABD ve AB’nin arkasına sığınarak şimdiye kadar kaçmayı başarmış Ermenistan, an itibarı ile kendi içinde kendi sorunları ile boğuşur bir konumuna düşmüş durumda. ABD ve AB destekli hareket eden Ermenistan, tarihi Azerbaycan yenilgisinden sonra adeta tek sahneli salon gibi tüm oyunları, aynı sahnede oynamaya başladı.
Batıdan umduğu desteği bulamadığını düşünen mağlup Paşinyan yönetimi, rotasını Rusya’ya çevirip onlardan medet umdu. Hatta daha da ileri giderek ülkelerini Rusya’ya üs kurma çalışmalarına destek oldular. Üstelik bu gaflete Ermeni muhalefeti de destekleyip, üs için adres bile gösterdi.
Bu aşamada beklenen sonuç gerçekleşti. ABD ve AB bu olaylara kayıtsız kalmayarak, tipik darbe hareketini sahneye koyup, Ermenistan ordusunu ülke yönetimine karşı ayaklanmaya ve darbeye zorladı... O kadar bilindik bir senaryo uygulamaya alındı ki, bu hamleye Rusya karşılık bile vermedi. Sadece basın üzerinden '' gelişmeleri talip ediyoruz'' gibi muğlak bir ifade kullandı. Öylesine klasik bir darbe planlanmıştı ki, bu darbe girişimiyle adeta Ermenistan hükümetine ve mağlup Paşinyan’a '' hareketlerine dikkat et. Bize karşı tavır alma. İstersek diğer ülkelere yaptığımız gibi size de darbe yaptırır yönetimi ele geçiririz '' mesajı verildi...
Bu esnada Rusya tarafsız kalmış gibi yaparak hem bölgedeki kontrolünü hem de kazanımlarını kaybetmemek adına, gönülsüzce Ermenistan’a haricen destek olacağını hissettirdi. Mağlup Paşinyan bu desteği görünce anında sokağa indi ve ardından ülkenin genelkurmay başkanını görevden aldı. Tabii ki de bu hamleye ABD ve AB tepki gösterdi. Bu tepki mağlup Paşinyan’a ikinci uyarı mahiyetinde olmalıydı. Beklenen uyarı gene Ermenistan’ın içinden olmalıydı.
Böylece planlanan iç karışıklık gerçekleşsin ve ABD ile AB güçleri, bölgeye demokrasiyi kurtarmak için gelebilsin! Ardından bildik senaryoya göre aktörler devreye alındı. Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan, genelkurmay başkanının görevden alınması için hazırlanan kararnameyi imzalamadı. Ermenistan Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Cumhurbaşkanı’nın tek amacı, ülkeyi anayasal düzene ve güvenliğe yönelik tehditlerden korumak, ülkede istikrarı ve Silahlı Kuvvetlerin işleyişini sağlamaktır." ifadesi yer aldı. Görüleceği üzere kendi ayakları üzerinde durmayı başaramayan ve başka ülkelerin maşası olmayı tercih ederek kendilerine siyasi gelecek sağlamayı hedefleyen mağluplar topluluğu; kimi ABD’nin kimisi de Rusya’nın destekleriyle zor zamanları aşabileceklerini zannetmişler.
Aslında olay çok basit. Dost ve kardeş toplumları sudan sebeplerle birbirine düşürerek, tarihte olmayan olayları (Ermeni katliamı) olmuş gibi göster. Temelde aynı coğrafyayı paylaşan komşu ve kardeş insanları birbirine düşman et.(Ermenistan’ın Azerbaycan dağlık Karabağ işgali ) Güçsüz olan (Ermenistan) ülkelerin saf ve inançlı insanlarını terörizme et (asala).Tüm bunları yaparken hedefindeki ülkeyi (Türkiye ) mağdur et. Hatta bu ülkenin dost ülkelerine (Azerbaycan ) saldırı düzenlet. Sonrada bölgeye demokrasi ve insan haklarının savunucusu kahraman gibi (ABD -AB) git. Ardından hem bu ülkeyi (Ermenistan ) yönet hem de bölgedeki diğer ülkelerin ( Türkiye-Rusya-İran) iç karışıklıklarından faydalan.
Senaryo her kıtada, her ülkede aynı. Kolombiya, Venezuela, Pakistan, Vietnam, Mısır, Lübnan, İran, Irak, Arap yarımadası, Afrika’nın tamamı hatta Balkanlar. Neredeyse elli yıldır aynı hikâyeler üzerine kurulan planlamalar. Bölgemizin kargaşa alanı olan Ermenistan’ı dikkatle izlemeye devam edeceğiz. Diplomatlarımızı öldüren Asala’yı destekleyen, katliam naraları atan, Azeri kardeşlerimizi katleden, savaşırken defalarca ateşkes ilan edip haince saldıran, Ermenistan siyasetini dikkatle izlemeye devam edeceğiz.
Kardeş ve dost Ermeni halkını bu seviyesizliklerden ayrı tutarak, komşumuz ve tarihi bağlarımız olan güzel Ermeni toplumunu hep kardeşimiz olarak görmeye devam edeceğiz. Hayattan kesitler alırken güzellikleri ve kardeşliği, dostluk ve komşuluğu ayrı tutacağız. Tabii ki de bize saldıranları, yaralayanları ve düşmanlarımızı da unutmadan. Senaryo aynı, aktörler farklıda olsa da Ermenistan tiyatrosunu dikkat ve ibretle izlemeye devam edeceğiz
