Nevbahar
Başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu ateşten kurtulmak olan mübarek ramazan-ı Şerif bizi teşrif ediyor. Allah'ın, rahmeti gereği yeryüzünü bahar mevsimi ile diriltmesi gibi Ramazan ayı da ölmüş kalplerimizi ihya ediyor.
Ramazan Ayını kıymetli yapan şey Kur'an'ın bu ay içinde ve Kadir Gecesi'nde indirilmiş olmasıdır. Kur'an-ı Kerim'i Peygamber Efendimiz'den (sav), Hz Cebrail'den ve kelamın asıl sahibi olan Allah'tan dinliyor gibi dinlememiz ve Kur'an'a, gerek kelamımızla, gerek ahvalimizle, yaşayışımızla tercümanlık ve aynalık yapabilecek hale gelmenin yolu yani mukabele yapmanın yolu nefsin süfli ihtiyaçlarından sıyrılıp oruç tutmakla mümkün olabilir. Yoksa Allah'ın bizim yeme ve içmemizi bırakmamıza ihtiyacı elbette yoktur. Nefis malikiyet ve rububiyet dava eder, özgürce yaşamak ister, kul olduğunu kabul etmez. Oruç nefsin bu isteğini kırar aczini fakrını nefse hissettirir.
Onun firavunluk damarına darbe vurur, kul olduğunun farkına vardırır. Yiyip içip her isteği yapıldıkça azgınlaşan nefisler ancak Ramazan'daki oruçla terbiye olabilir. Böylelikle ruh ve kalp daha rahat hareket ederek manen insanın inkişafına ve sabrı öğrenerek Allah'a yakınlaşmasına yardımcı olur. Oruç, nimetin hakiki sahibinin Allah olduğunu hatırlatır. İnsanı şükre sevk eder. Zenginlerin fukaranın halinden anlamasına, insanlardaki şefkat ve merhametin ve böylelikle yardımlaşmanın artmasına vesile olur.
İbadet etmek için en uygun zemin ve zaman bu aydır. Geçici olarak yeme içmeyi bırakan insan hayvaniyetten çıkarak melekiyet vaziyeti alır ve Allah'ın Samed ismine ayna olur, daha rahat ibadet eder. Nisan yağmurları toprağı nasıl bereketlendirip şifa veriyorsa Ramazan-ı Şerif de uhrevi hasılatı artıran yağmurlar gibidir. Bu ayda yapılan ibadetler bire bin olarak yazılır ve Ramazanın cumalarında çok daha fazla ve Kadir Gecesi'nde otuz bin olarak yazılır.
Bu ibadetleri yaparken haram ve isyanlardan da uzak durmak; gözü, kulağı veriliş gayelerine uygun kullanmak bizi manen muhafaza edecektir. Peygamber Efendimiz(sav) "Ramazan'a girdiği halde affedilmeden çıkanın burnu sürtülsün "buyuruyor. Allah'ın bu kadar rahmetine karşı insanın ondan gaflet içinde yüz çevirmesi büyük bir hüsrandır. Mükellef iftar sofraları, selfiler, Ramazan eğlenceleri adı altında bu ayın ruhuna uygun olmayan boş şeylerle geçirenlerin kendilerine kalan, hadiste denildiği gibi aç kalmaktan başka bir şey değildir.
Tüm ibadetler gibi oruç da Allah için tutulur. Diyet için yapılan açlık, oruç değildir. Gösteriş için yedirilen yemekler, verilen zekat ve sadakaların hepsi boşa gidecektir. Allahım! Efendimiz Muhammed'e ve âl ve ashabına Senin razı olacağın ve O'nun lâyık ve müstehak olduğu bir rahmetle, Ramazan ayında okunan Kur'ân'ın harfleri adedince salât ve selâm et. Âmin.
