SUÇ ÇOCUKLARDA DEĞİL, ÖĞRETMENLERDE
Süratle bu öğretmenler araştırılmalı. Bu çocuklara geçer not veren matematik, fen, edebiyat öğretmenlerinin tüm öğrencilerinin sınav notları elden geçirilmeli. Eğer bir öğretmende birden çok bu durumda öğrenci var ise, o öğretmenin mesleki bilgisi denetlenmeli. Hatta bu öğretmenler tekrar okula gönderilip herşey baştan başlatılmalı.
Çünkü sorun bu çocuklarda olamaz. Sorun bu çocukları mezun edenlerde, lise son sınıfa kadar getirenlerde.
Nedir bu rezalet Allah aşkına.
YGS’de tam 38 bin 483 aday sıfır çekti. Yani bir tek soru bile doğru cevaplayamadığı için, puanlandırılamadı.
Fen ve matematik testlerinde durumun vehameti ortaya çıktı. 40’ar soruluk testlerdeki doğru cevap oranları matematikte 5, fen bilimlerinde ise 4,6. Yani rezalet. Fen ve matematikte durum bu da Türkçe-Sosyal de farklı mı? Doğru cevap ortalaması 17. Yani okuduğunu anlayacak, biraz da dersini bilecek. Ama ne mümkün?
Verilere göre tam 450 bin kişi matematik, 550 bin kişi ise fen testine dokunmamış bile. En azından bilmediklerini biliyorlar diye sevinmeli miyiz?
Ya da bir başka durum var. Hadi absürd bir yaklaşımla diyelim ki: “Bu sorular çok zor hazırlanıyor. Soruların sayısı artırılmalı, en azından 5’ten 3 çıkarsa ne kalır gibi basit bir soru ile bir doğruya cevap vermeleri sağlanmalı. Böylece binlerce kişinin bir soruya bile doğru cevap veremedi türü haberlerin önüne geçirilmeli.” Çözüm bu mu yani?
Yahu adam bir soruya, tek bir soruya bile doğru cevap veremeyecek kapasitede olmadığını fark etmiyor musun? Bu ne cüret. Bir soruya bile doğru cevap veremeyeceğini bilmeyecek kadar kendini tanımıyorsan ne olacaktı yani, sihirli peri gelip değneğini deydirecek ve bütün doğru cevapları mı işaretletecekti.
Veya bir başka soru sen nasıl liseden mezun oldun. Seni geçiren matematik hocan kim? Sana Türkçe dersi veren, bu dersten geçen notu sağlayan kim?
Bu çocukları nasıl mezun edebildiniz? Bu çocuklar nasıl lise diploması aldı? Veya son sınıfa kadar gelebildi? Lise bu kadar önemsiz mi?
