BENDEN SÖYLEMESİ…
Anlamadım 40 yıllık İstanbulluyum bilirim elbette dedim.
Öyle değil diyerek girdi konuya, İstanbul’un ilk “QR Kodlu Mobil Turizm Tanıtım Projesi” ve "ilk Anadolu Hisarı’ndan start alacak". dedi.
Araştırdım ve bu projenin başında tarihi ve kültürel değerlere kendini adayan, Gül Küçükserim ortaya çıktı.
Küçük Ayasofya Camii ve Sfendon Duvarı ile ilgili farkındalık yaratma projeleri dahil, Eminönü İmar ve Kültür Dernekleri Yönetim Kurulu Üyeliği gibi birçok sivil toplum ve meslek örgütlerinde görev alan Gül Küçükserim, tarihi kültür eserlerini koruyan ve turizmin bekçisi olarak kendisini adlandırmam tam da yerinde olsa gerek.
Çünkü İstanbul’da ilk QR Kodlu Mobil Turizm Tanıtım projesiyle ve böylesine bir organizasyonla hiç tanışmadık.
Teknolojiyi inanın hiç bu kadar yerinde kullanmamışsınızdır.
Öyle ki İstanbul’un ilk QR Kodlu Mobil tanıtımında Anadolu Hisarı'nda tanıtıldı. Beykoz'un en gözde turizm mevkilerinden biri olan Anadolu Hisarı'ndaki mekanları QR kodu ile kısacası teknoloji ile tarihi buluşturmaları gerçekten çok anlamlı.
Özellikle yerli ve yabancı turistin bu kod ile rahatça günübirlik ziyaret edecekleri mekanları bu kod ile keşfedip gelecek nesillere aktarabilecekler.
İstanbul’un gizli cenneti Anadolu Hisarı'nın tarihi - doğal güzellikleriyle şiirlere ve şarkılara konu olan bu güzel semte, hayran kalmamak mümkün değil.
Tarihe tanıklık ederek yapacağınız tek şey, telefonlarına indirecekleri ücretsiz QR kodu ile Anadolu Hisarı ve çevresinin, geçmişten günümüze hikâyesini seçecekleri dilde öğreneceksiniz.
QR kodlu yürüyüş yolu haritadan ben "Küçüksu Kasrı, Küçüksu Çeşmesi, Küçüksu Çayırı, Göksu Deresi, Anadolu Hisarı ve kalesi, Namazgâh, Anadolu Hisarı Camii, Meryem Ana Ayazması, Baruthaneyi işaretleyerek dolaştım.
Sizler, sanatkar atölyelerinde yer alan Göksu Deresi üzerinde kurulmuş olan çanak çömlek atölyelerinde bu sanatın yapılışını izleyebilir, Paşabahçe şişe cam fabrikasındaki cam ustalarını bünyesine alan cam atölyelerini gezebilir, özel tasarım ürünleri inceleyebilirsiniz. Ahşap merakı olanlar, ahşap sanatını icra ederek geleceğe nadide eserler bırakan Kündekari ve Mukarnas sanatı ustası olan Hasan Usta’nın atölyesini gezmeyi unutmasınlar. Mescid-i Aksa Camii’sinin minberini aslına uygun olarak yapan Hasan usta, ahşap süsleme sanatında kullanılan tüm teknikleri bilip atölyesinde uygulamaktadır.
Benden söylemesi...
Bölgedeki yeme içme mekanlarıyla da yerli esnaflara destek olup dövizimizi içeride bırakabiliriz.
