GEDİKLİLERİ GİBİ…
Öncelikle Eskişehir’den bahsetmek istiyorum.
İspanyol antrenör Josep Berrocal yönetiminde modern basketbolu oynayan bir takım olarak dikkatimi çekti. Jeff Ayres gibi atletik ve savunmada etkili, Viacheslav Kravtsov gibi boyalı alanı domine edebilen ve Josh Duncan gibi şutör bir uzun rotasyonuna sahip.
Kısa rotasyonlarına bakacak olursak, sakatlanana kadar E.J. Rowland’ın oyun zekası, takımı bir üst seviyeye çıkarmıştı. Ancak Rowland’ın yokluğunda Buğrahan Tuncer ve Yunus Sonsırma da, topa yön veren ve şutör kimlikleriyle dikkat çekti. Keza Billy Baron’ın keskin şutörlüğü de, Kırmızı Siyahlıların geldikleri noktada payı var. Eskişehir, Bazı önemli oyuncularının dönem içindeki sakatlıkları, performanslarının düşüşüne sebep olsa da, yeniden toparlandı ve Playoff’a kalmayı başardı. Her ne kadar Eskişehir Halkı, futbol sevdalısı olsa da, basketbola da çok önem verdiler ve takımlarının yanında oldular.
Sakarya Büyükşehir ise, Selçuk Ernak gibi deneyimli bir baş antrenöre ve teknik ekibe sahip olduğu için minnettar olmalıdır. Selçuk Hoca’nın Banvit’te yaptıkları ortada. Oyuncu kadrosu da bir hayli deneyimli isimlerden oluşuyor. Nathan Boothe, C.J. Harris ve Lazeric Jones gibi skorda patlama yapabilecek oyunculara sahip. Moustapha Fall ve Nikola Jankovic de, boyalı alanda etkili olan isimler. Ayrıca yerli oyuncuları da, görev aldıkları süre zarfında başarılı işler çıkarıyor. Sakarya Halkı da, basketbola gün geçtikçe daha çok ilgi gösteriyor.
Lige bu sene, “Hoş bulduk!” diyen bu iki takım, Galatasaray Odeabank ve Pınar Karşıyaka gibi basketbolda geleneklere sahip takımları geride bırakarak adlarını play-off’a yazdırdı. İlk turda zorlu rakiplerle karşılaşacaklar ve işleri çok kolay değil.
İki takıma da ilk sezon için gösterdikleri başarılarından dolay tebrik ederim.
