DARISI BAŞIMA...
Bir süredir yazı yazamadım... Biraz işlerimin yoğunluğu, biraz da yaz aylarının atmosferi nedeniyle...Telefonlar, mesajlar geliyor ha bire; Köydeyiz.. Yayladayız... Denizdeyiz... Yollardayız... Çadırdayız... Geziyoruz... Dağdayız... Bayırdayız... Düğündeyiz... "Sen tatile çıkmıyor musun?" Bu aralar, en sıkça duyduğum sevimli sözcükler bunlar...
Ben, henüz gidemesem bile yine de kulağıma hoş geliyor, tüm bu sözcükler... Darısı başıma...
Malum, seçim vardı kısa bir süre önce... Üstelik seçim atmosferi çok sıkıcı ve çetin geçti... Evimize, iş yerimize, sokağa, arkadaş sohbetlerine, görsel ve yazılı basına, sosyal medyaya belki de hiç bir seçim bu kadar bahis konusu olmadı... İnsanlar belki de ilk kez bu kadar yoğun seçim havası soludular. Biraz boğucu bir havaydı, bu atmosfer. Ardından da tatil dönemi olması herkese ilaç gibi geldi... Bir nebze de olsa nefes aldılar bu sayede.. Soluklandılar... Ayrıca okullar tatil... Herkesin ailecek tatil yapma imkanı bulduğu bir-kaç ay zaten, bu aylar... Kurban Bayramı da bu tatil dönemine denk gelince memleketim insanı çıktı tatiline.. Serpildi, Türkiye'nin her yanına...
Artı televizyonlarda seyrettiğimiz diziler dahi sezon finali yaptı... Onlar da tatile girdi.. Tatil havası çalıyor kısacası ülkemizde... Güzel hava... Bunaltıcı sıcaklara rağmen...
Hasıla bu haftaki köşe yazımı bahsettiğim bu tatil havasına uygun, o havayı soluyacağınız, bana ait olan bir şiirden bazı mısralarla taçlandırarak sonlandırmak niyetindeyim... İstanbul Valiliğince geçmişte hazırlanan, içinde İstanbul'a dair satırlarında bulunması nedeniyle "İstanbul Şiirleri Antolojisi"ne de giren, ayrıca şiir formatında bestelenerek, bahsi geçen bu antoloji ekinde diğer 20 şiirle birlikte "şiir albümü" olarak antoloji ekinde dağıtılan bu şiirin ('Şair Şiir Yaz' isimli şiir) bazı mısralarıyla sizleri baş başa bırakıyorum. Sağlıcakla kalın...
(...)
Yaylalar
Yolları gözlüyorsa
Kurulup düğün dernek
Davul zurnalar
Aşağı ova'da
Yukarı oba'da
Seni beni söylüyorsa
İçiliyorsa, kana kana
Tas tas
Kiraz şurubu, kızılcık şerbeti, ayran
Haz şair haz
Yaz şair yaz.
Uykunun gözbebeğinde
Yıldızlar
Bir bir kayıp sönüyorsa
Geceleri tül perdeler
Seher yeliyle
Sarmaş dolaş
Dillendirilemeyen türküleri
Sere serpe ay ışığında söylüyorsa
Gurbet artık rüyalarında tütüyorsa
Yaz şair artık
Sende yaz
Sarı sıcak şiirler yaz
Unutma yalnız
Şiir değil yalnızca yaz
Şiir ilkbahar
Şiir sonbahar
Şiir kış
Şiir yaz.
