İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bazı sanatçılar ve oyuncuların menajerliğini üstlenen Ayşe Barım hakkında sosyal medya paylaşımları ve haberlerdeki iddiaları ihbar kabul ederek soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında, pek çok ünlü isim ifade vermek zorunda kaldı. Bu süreçle ilgili olarak, Barım'ın ID İletişim'in kurucusu olarak sektördeki etkisi dikkat çekerken, Tolga Karel'den yeni yorumlar gelmeye devam ediyor.
Tolga Karel'den Önemli İfadeler açıklamalar!
Bir süredir oyunculuk kariyerine son verip ABD’de TIR şoförlüğü yapan Tolga Karel, sabah.com.tr'ye verdiği röportajda dikkat çeken açıklamalarda bulundu. 15 Temmuz darbe girişiminden önce sektördeki iki farklı yapılanmadan bahseden Karel, “Bir taraf FETÖ’cülerdi, diğer taraf ise yurt dışı sermayesinin desteklediği Ayşe Barım ve onun çevresiydi” dedi. Karel, sektörden uzaklaşma kararını verirken, 2015 yılı ve FETÖ’nün etkilerine değindi.
FETÖ'ye Karşı 'Kod Adı: KOZ' Filminin Rolü
Karel, 2015 yılında rol aldığı Kod Adı: KOZ filminin FETÖ'nün karanlık yapısını ifşa eden ilk projelerden biri olduğunu vurguladı. "Cumhurbaşkanımıza duyduğumuz sevgiyle bu projede yer aldık," diyen Karel, filmdeki amaçlarının devletin içine sızan FETÖ'cüleri ortaya çıkarmak olduğunu ifade etti. Karel, bu filmin ardından kariyerinin sonlanabileceğini tahmin ettiğini belirtti ve “Bu filmden sonra darbe girişiminin takvimi öne alındı" dedi. Karel, Kod Adı: KOZ'un başarısız FETÖ girişiminin erken patlak vermesinde etkili olduğunu düşündüğünü de sözlerine ekledi.
Sektördeki Yapılanmalar ve Geç Kalınmış Operasyon
Karel, sektördeki iki ana yapılanmayı şu şekilde tanımladı: "Bir taraf FETÖ, diğeri Ayşe Barım." Bu yapılanmaların sektördeki dengeyi nasıl değiştirdiğini anlatan Karel, FETÖ'nün çökmesiyle birlikte sektörün de çöktüğünü söyledi. Karel, "Şu an bu boşluğu diğer yapılar doldurdu. Bu yüzden geç kalınmış bir operasyon diyebilirim" dedi. Karel ayrıca, vatan sevgisiyle dolu olduğunu belirterek, sektöre geri dönme kararının ardındaki motivasyonu paylaştı: "Ben dönmedim, çünkü kendime başka bir yol seçtim."
Amerika Lobiciliği ve Türk Toplumuna Yönelik Eleştiriler
Karel, daha önce yaptığı açıklamalarda Amerika lobisi ve Ermeni sermayesinin Türkiye’deki medya yapımlarında etkili olduğunu öne sürmüştü. Disney, Netflix ve Amazon’un Türkiye’deki varlıklarını bu bağlamda eleştiren Karel, "Bu yapıların sürekli bir araya gelip Türk toplumunu yeniden dizayn etmeye çalıştığını" belirtti. Karel, Güney Kore'deki toplumsal değişimlere dikkat çekerek, benzer bir durumun Türkiye’de de yaratılmaya çalışıldığını vurguladı.
