Dernekten yapılan yazılı açıklamada, başvurunun, İsrail'in Gazze'deki sivil yerleşim yerlerine yönelik bombardımanında hayatını kaybeden ve dolaylı ya da dolaysız saldırılardan zarar gören tüm sivillerin hakları için yapıldığı belirtildi.
Derneğin yazılı açıklaması şu şekilde:
'GAZZAMIZ MÜBAREK OLSUN'
"İsrail’in Filistin topraklarında, Filistin halkına yönelik baskı, hukuksuz yargı ve kadın, erkek, çocuk demeden sergilediği işkencelerine Ekim 2023’de Gazze’ye yönelik şiddetli saldırıları ile katliama dönüştürdüğü manzaraya tüm dünya insanları olarak tanıklık etmekten utanç duyduğumuzu belirtmek isteriz.
İnsan, hayvan, doğa, gözetmeksizin; gece gündüz demeden yaşamsal tüm varlıkları yok etmeye devam eden İsrail’in saldırıları gün geçmiyor ki yeni bir boyut kazanmasın.
Yüzyılın en karanlık döneminin yaşandığı günlerin şahitleri olarak bizler, tüm dünya halkları olarak; farklı coğrafyalarda, eylemlerle, boykotlarla ses yükseltmemize rağmen İsrail terörü durdurulamıyor.
'KINAMA YETMEZ'
Derneğimiz Başkanı Hülya Kavuzlu 19 Ekim 2023 tarihinde İsrail Konsolosluğu önünde tüm liderlere ve halklara, İsrail’in Gazze’deki uyguladığı katliam için harekete geçme çağrısı yapmıştı.
Ancak bunlara kulak vermeyen İsrail’in hala tavrını devam ettirince UCM’ye gidildi.
İsrail’in tüm Filistin’deki ve özellikle Gazze’deki savaş suçunu başta Avrupa Birliği olmak üzere, NATO, iş birliği federasyonları ve küresel örgütlerin (DSÖ), kınama mesajları durduramamaktadır.
Toplumun gözleri önünde yaşanan acı tablonun ortadan kalkması için kınama mesajlarından daha fazlasına ihtiyaç var.
'HAK, HUKUK, ADALET SAVUNUCULUĞU İLE UCM’YE BAŞVURUDA BULUNDUK'
Ortadoğu’nun insanlığın utancına dönüşen manzarası karşısında Spiritüeller Maneviyatlılar Derneği olarak bizler de, ‘Dünyada sevgi ve barışın hakim kılınması’ misyonumuz ile meşru hakkımızı kullanarak soykırımın son bulması adına; başta Netanyahu yönetimini, insanlık suçunun diğer failleri olan askeri kademesindeki kişi ve kurumları, İsrail terörüne maddi desteklerde bulunan, İsrail destekçisi ABD Senatosundaki kişi ve kurumları 'soykırım, savaş ve insanlığa karşı işlediği suçlardan' dolayı yargılanması için başvuru dosyası hazırlayarak ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuruda bulunduk.
Başvurumuzda, Uluslararası Ceza Mahkemesi Statüsü'nde ilgili maddelerle düzenlenen; ‘saldırı suçu’, 'soykırım Suçu' ve 'savaş suçları'dan her biri için ayrı ayrı ceza verilmesi talebinde bulunduk.
'BU BİR BAŞLANGIÇ'
Yaşadığımız dünyada tüm insanlığın barışa değin savunuculuğunu yapmak üzere hakkı, hukuku ve adaleti gözeten hukukçu, savcı ve hakimler ile dayanışma, danışma içinde adalet ordusu oluşturmayı amaçladık ve çalışmalarımızı ulusal ve uluslararası hassasiyetle yürütüyoruz.
Bir insanlık vazifesi olan sorumluluğumuzu yerine getirmek, katliam ve soykırım müsebbibi kişi ve kurumların adalet önünde yargılanması ve tüm dünyada da olumlu neticelenerek bir emsal niteliği taşıması pek tabii beklentimiz ve arzumuzdur.
Dünyada savaş değil barış kazanmalıdır. Barışın kazanımı da Gazze’den adalet ve hukuk ile başlayacaktır.
Mutlak inanç ve çalışmalarımız bu yöndedir.
Biz inanıyor, çalışıyor ve biliyoruz ki soykırıma, gayri meşru ile işgale dönüşen Filistin toprakları hak ile adaletle huzurun yeşerdiği verimli toprağa dönüşecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
