CHP ne iş!

17 Mayıs 2012’de ‘CHP ne iş!’ başlıklı yazımızı şöyle  bitirmişiz:
2 parti peşindeler;
Aynı kökten beslenen 2 parti yönetsin istiyorlar Türkiye’yi sırayla…
Çok bi şe de istemiyorlar;
İnansınlar yeter…
İnanan 2 parti istiyorlar…
***
Bugün baktığımızda Başkanlık sisteminin oturduğunu görüyoruz. Geçen yıl 24 Haziran seçimlerinde eğer Muharrem İnce Cumhurbaşkanı seçilseydi, Başkan olarak sarayın tadını çıkarmaya başlayacaktı. Aynen Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı gibi yetkileri elinde toplayacak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na zırnık koklatmayacaktı.
Şimdi kaldı, iki parti!
Yani, parti sayısını ikiye düşürmek... 
Aynı Amerika’daki gibi, yönetimin iki el arasında gidip gelmesinin yolunu açacaklar. Ama... Hangisi iktidara gelirse gelsin, Başkanın egolarını tatmin etmesi dışında temel politikalardan sapmadan bir öncekinin devamı olacak. Yani birbirine benzeyecek iki güçlü parti kalacak. Diğerleri de demokrasi adına ‘desinler’ diye küçük küçük oyalanacak, o kadar... 
Dedik ya; iki büyük parti birbirine benzeyecek, 7 yıl önce yazdığımız gibi, aynı kökten beslenecek... 
Peki, bizde kim kime     benzeyecek!..
AK Parti halinden ve gücünden memnun. Kendine güveni tavan yapmış durumda. Geriye kalıyor, alternatif CHP. CHP AK Parti’ye benzeyecek, aynı kökten beslenecek, yanlışlıkla Başkanlığı ve meclis çoğunluğunu da alınca selefinin politikalarını sürdürecek. Bunun için ne lazım;
CHP’nin AK Parti’ye benzemesi... 
İyi de nasıl olacak!
Aynen gördüğün gibi... 
İçi boşalacak, boşluklar MHP ve         AK Parti zihniyetleriyle doldurulacak ve iktidarın hafif sol alternatifi olarak seçim bekleyecek. Anlayacağın; CHP geleceğin Türkiye’sinde Amerikan Demokratlar olacak. Bunun yoluna çoktan girildi bile... Sağın değerlerine övgüler dizilecek     Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi... Mehmet Bekaroğlu, Ahmet Davutoğlu, Ekmeleddin İhsanoğlu... gibi isimler         parti tabanının tepkisi ölçülmeden dile     getirilecek, kucaklanacak falan...         CHP, gözle görülür şekilde sağa         kaymaya başladı. İçi soldan boşaltılıyor, sağdan dolduruluyor. İnanan iki parti istenildiğini belirttik ya; CHP’liler de camiye dadandı.
Gitmesinler mi:
Neyse, anlayan anladı... 
İşte böylesi bir CHP ile girilecek Mart sonunda yerel seçimlere; Başkanlık sistemini sindirmiş, kanıksamış, açıktan destekleyen bir CHP ile... Sol kulvardan çıkmış, örgüt kavramını literatürden neredeyse çıkarmış, tabanın sesine kulak tıkamış bir yönetimle yeni sisteme ayak uyduran bir CHP. Görürsün bak, Onbeş yılı geçmez, istenen iki partiden biri olur.
Bütün yurtta kıyasıya bir seçim yaşanacak 31 Mart’ta; İstanbul’da ise, 39 ilçe arasında gözler Maltepe’de olacak.
Ona da gireceğiz. 
Şimdilik, birçok CHP’li tarafından yoldan çıktığı söylenen CHP’nin sağlaşmak için nasıl çabaladığını irdeledik...