Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden elde edilen bilgilere göre, rekabetçi üretim modelini benimseyen Türkiye, imalat sanayisinde yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı destekleyen stratejik politikalarının meyvelerini topluyor. Yüksek ve orta-yüksek teknoloji gerektiren ürün gruplarındaki dikkate değer artış, bu alandaki kararlı çalışmaların ihracat rakamlarına net bir yansıması olarak öne çıkıyor.
Yılın İlk Dokuz Ayında 80,7 Milyar Dolarlık Teknoloji Sıçraması
Türkiye, bu yılın Ocak-Eylül döneminde, uzay ve havacılık platformlarından savunma sanayii ürünlerine (silah ve mühimmat), modern motorlu kara taşıtlarından sofistike tıbbi cihazlara ve elektrikli teçhizatlara kadar geniş bir yelpazede, yüksek teknoloji içeren ürünlerde toplam 80,7 milyar dolarlık bir ihracat başarısı kaydetti.
Ülkenin orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürün ihracatı, son yıllarda sürekli bir yükseliş trendi sergiliyor. 2013'te 53,1 milyar dolar olan bu değer, 2017'de 60,1 milyar dolara ulaştı. Özellikle son dönemde ivme kazanan bu artış; 2021'de 77,4 milyar dolar, 2022'de 88,7 milyar dolar ve 2023'te 97,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Geçen yıl ise bu ihracat rakamı 101,1 milyar dolarla tarihi bir zirveye imza attı.
Yüksek Teknolojide Zirve: Havacılık ve Uzay
Yüksek teknolojili ürün ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla ciddi bir büyüme gösterdi. Ocak-Eylül 2023 dönemindeki 6,2 milyar dolarlık ihracat, bu yılın aynı periyodunda yüzde 12,7 artışla 6,9 milyar dolara yükseldi.
Bu kategorinin lideri, 2,7 milyar dolarlık ihracatla "hava ve uzay araçları imalatı" oldu. Yüksek teknoloji ihracatında onu sırasıyla; 2,4 milyar dolarla "bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı" ve 1,8 milyar dolarla "eczacılıkla ilgili, tıbbi, kimyasal ve bitkisel ürünlerin imalatı" takip etti.
Orta-Yüksek Teknolojinin Lokomotifi: Otomotiv Sektörü
Orta-yüksek teknoloji ürün ihracatı ise aynı dokuz aylık dönemde 73,8 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu grubun en büyük itici gücü, açık ara farkla "motorlu kara taşıtlarının imalatı" oldu ve 28,2 milyar dolarlık dev bir ihracata imza attı.
Otomotiv sektörünü takiben, 13,9 milyar dolarla "kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı" ile yine yaklaşık 13,9 milyar dolarla "elektrikli teçhizat imalatı" geldi. Diğer önemli katkılar ise 13,5 milyar dolarla "başka yerde sınıflandırılmamış makine ve teçhizat imalatı" ve stratejik önemi artan "silah ve mühimmat imalatı" oldu (2,8 milyar dolar). Tıbbi ve dişçiliğe ait araç ve gereçlerin imalatı 783 milyon dolar, diğer ulaşım araçlarının imalatı ise 631 milyon dolar olarak kayıtlara geçti.
Bu veriler, Türkiye'nin düşük maliyetli üretimden, yüksek katma değerli, teknoloji odaklı ihracat yapısına geçişte kararlı adımlarla ilerlediğini teyit ediyor.
