"MHK bizi doğramaya başlayınca kulübümüzden bunları durdurucu nitelikte açıklama ve eylemler gelmezken biz insiyatif alarak müsbet delillerle MHK başkanı hakkında suç duyurusunda bulunduk. Yanlış anlamayın TFF'ye müracaat değil. Örgütlü Suçlar Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduk" diye konuşan Develioğlu, bu girişimden sonra MHK'nın tavrının değiştiğini iddia etti.
Fırat Develioğlu, MHK için yaptıkları girişimin itirafını şu şekilde anlattı:
"Hatırlarsınız kupada Başakşehir karşısında saf dışı bırakıldığımız maçı.Bu maç bardağı taşıran son damla oldu. MHK bizi doğramaya başlayınca kulübümüzden bunları durdurucu nitelikte açıklama ve eylemler gelmezken biz insiyatif alarak müsbet delillerle MHK başkanı hakkında suç duyurusunda bulunduk. Yanlış anlamayın TFF'ye müracaat değil. Örgütlü Suçlar Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. Bu girişimden sonra takımımızın yanlış hakem kararlarıyla doğranma konusu kapandı. Yapılan hatalar insani hata boyutuna düştü. Yani ligin ilk on haftasında lehimize tek bir penaltı verilmedi. Çatır çatır doğranmaya başladık. Nereye gideceği belliydi. Hakkımız olan konular vardı. Dubois'nın ayağına basılma konusu vardı. Sonra Erden Bey bir girişimde bulundu. Ama ondan sonraki 16 maç sonunda da bununla ilgili bir sakinlik oluşmadı. Ta ki ne zamana kadar. Gittim suç duyurusunda bulunduk. Bunun için telefon dinlemeleri, HTS kayıtları, şehir içi kamera hareketleri, banka hareketleri, akrabalarının banka hareketleriyle ilgili taleplerimiz oldu. Tabii ki bir insanı gerçekten acaba bundan sonrası için bu tavrıma devam etmemem mi lazım veya suç işliyorsam delil bırakmamam mı lazım gibi ruh haline sevk eden bir girişim. Ligin ilk 10 haftasında lehimize bir tek penaltı verilmedi. Bu girişimi yaptıktan sonra 10 hafta, hakkımız olan 7 penaltıyı aldık. İlk 10 hafta sıfırız. Son 10 hafta, 7 oyuncumuz sarı kart sınırında Fenerbahçe maçına kadar sadece Boey sarı kartı ihlal etti. O da fazla önemi olmayan bir maçta. 6 oyuncumuzu biz Fenerbahçe maçına kadar tam kadro getirebildik. Bunlar olmadı. Biz burada kayrıldık falan değil, bizim oyuncumuz dikkat ediyor ama daha önceki doğranma olayı kalktı. Biz hakkımızı, hukukumuzu koruyabildik. 10 hafta kırmızı kart görmedik. Bir tek Zaniolo, o da kırmızı kart olan bir kırmızı karttı. Biz sahada doğranmadık. İnsani hatalar oldu mu, oldu. Ama Başakşehir'de saf dışı bırakılmamız konusu kapanmış oldu. Kayırılmadan hakkımız olan maç yönetimlerini görmeye başladık. Yalansa ya da yanlışsa söyleyin. Şimdi bunların hepsini evet ben yaptım derim ama onu demiyorum. Bunlar Galatasaray'ın ortak aklı. Ben saikle bunları yaptım. Geçmişte edilen küfürler bana, taktirler bize gelsin."
