O kadar çok şey diyorlar ki… Hangi birini sayayım? Yaşamdaki yerimizi sağlamlaştırmak için niyetimiz, çabalarımız ne diye başlasam söze.
O kadar çok şey sayarız ki… Sanırım en başta aç kalmamak için yiyecek, su ve örtünmek için giyisiler içinde barınmak için bir dam!
Eğitim, sağlam iş, aş…v.s.
Yaşamda İnsan kalmak içinse, çok şey var biz insanoğluna düşen görevler arasında… Aslında görevde denmez, yapılması insani bir davranış olacak!
Tabi ki öncelikle kendimize sonra da bizimle beraber yürüyen canlılara hizmet var yapılacaklar arasında.
Rengârenk bir bahçenin içinde gezinesim geldi yine bu kışın soğuk merdivenlerinde çıkarken ısınmak için. Sıkça yaptığım, hatta içinden belki hiç çıkmadığım!
Tavsiyede ederim, hep eve saklanmayacağımıza göre, dışarda üşümemek için iç açıcı rengârenk yaşam bahçesinde beraber olup gezinelim dedim.
Ağlamak, acımak, acındırmak değil amaç, tam tersi mutluluğumuzun daha bir farkına varmak!
İnanın ki kar soğuğunda dahi farklı bakış açısıyla içimizi ısıtacak renkler saçacak bu bahçe. Duyunca hemen o bahçeye koşacaklar ya da kıyı köşe saklanacak kişiler olacaktır…
Diyorlar ki bu bahçeyi sevip hep içinde kalanlar; “içinden çıkasımız gelmiyor…”
Adı iyilik bahçesi! Rengârenk çiçeklerin yaşamasına yardımcı olduğumuz bir bahçe, bir damla suyumuzla yaşamda varoluşu için, kendi insanlığımız için içinden çıkmayı hiç düşünmediğimiz, düşünemeyeceğimiz bir bahçe bu!
Bu rengârenk bahçede neler yok ki?
Kendini tanımış, kendine değer veren ve geliştiren insanların bir araya geldiği bahçede neler yapılıyor biliyor musunuz?
Okuyunca biliyoruz bizde o bahçedeyiz diyenlerin çoğalmasını ne çok isterim…
Bahçedeki rengârenk çiçeklerin yetişmesine sebep olanların en başta önemli olanların bazılarını saysam… İnsanlık adına tüm bunlar!
Araştırmayı seven kendim adıma tüm bu saydıklarım o bahçeden beni çıkaramıyor işte.
Mesela durgun duran bir yüz var karşımızda, kim bilir içinde neler yaşıyor, içten bir gülümseme dahi soru sormadan kucaklayıp moralini yükseltecek güce sahip…
Yaptıkları yanlışlıklarını kusurlarını fark ettirmeden örtecek bir davranış mesela…
Hasta olanları ziyaret, hiç tanımasak da…
İstemeyen, kendi halinde debelenip duran ihtiyaç sahiplerini araştırıp bulmak…
Bu sözü söylediğimde “nerde gerçek ihtiyaç sahibi…?” diyenleri çok duyuyor olsam da. İşte bu rengârenk bahçedeki hayat veren çiçeklerden çoğu yaşam için buradalar.
Gençlerimiz, çocuklarımız okumak için destek bekleyen geleceğimiz evlatlarımız var şu sıra bu bahçede.
Zaten yapıyoruz desek de yine karşımıza bir vesileyle çıkması göz ardı edilemez. Hanımlar çok duyarlılar, olmalılar da. Gün yapan ara sıra dostlarla bir araya gelim bir yerde şöyle kahve çay içip hasret giderelim amacıyla da bu bahçeye gelebilirler. Yalnız kadınlar değil erkekler de… Yaşayacakları mutluluğun tarifini etsem sayfalar yetmez inanın.
Her zaman olmasa da karşımıza çıkan mutlu etme ve mutlu olmaya sırtımızı döneceğimizi hiç sanmıyorum.
Kısa süren bu Kermes ve çalışmalarına hep devam eden, bizlerin desteği ile devam edecek olan Sayın Türkan Saylan’ın kurduğu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin Şişli Şubesinin düzenlediği çocuklarımız için öğrencilerimize okumalarında destek vermek için Kermesti var şu sırada.
Dostum ÇYDD Şişli Şubesi Yön.Kur.Başk. Ersin Aşlamacı’ya ve ekibine çalışmalarından dolayı teşekkür ederim.
Çok şeyler satılıyor. Hiç kullanılmamış ve az kullanılmış eşyalar…
Size yine sesleniyorum… Hadi bu rengârenk iyiliğe yardıma gönül vermiş dostlarla Burslu okuyan öğrencilerimize aramızda toparladığımız azıcık da olsa bir çay, kahve parasını bir araya getirip destek verelim.
Az mı çok mu diye soran yok inanın! Bu çiçeklerin bir damla suya ihtiyacı var bizlerin de olduğu gibi…
Buluşalım mı bu hafta gecikmeden Şişli Perpa da…
Hadi içimizdeki kocaman Vicdanın sesine kulak verip sevgimizi de yanımıza alarak koşalım ne dersiniz?
Sevgimizin daha derinleşmesi ve çoğalması dileği ile…
O kadar çok şey diyorlar ki… Hangi birini sayayım? Yaşamdaki yerimizi sağlamlaştırmak için niyetimiz, çabalarımız ne diye başlasam söze.
