Kök hücre için kan bağışı!

İstanbul trafiğinin sakin olduğu ama başında bulunduğum stk, Ardahan Dernekler Federasyonunu yeni bir dev organizasyona yani Ardahan'ı bir kez daha İstanbul'a taşımak için 1-7 Ekim günlerinde Ardahan'ı Tanıtma Günlerine hazırlanma trafiği yaşarken ulusal ve yerel gündemi de yakından takip ederken memleketimde bir haberin ajanslara düştüğünü görüyordum.
O haberi okuduğumda bir çok insanında aynı saatlerde kan vermenin önemine dikkat çekmek için gerek kendilerinin yaptığı kan bağışını gerekse bu yönde yapılan çalışmaları kendilerine ait özel sayfalarından paylaşarak desteklediklerini de         görüyordum.
Ve Ardahan kaynaklı haberi okurken başlatılan yeni bir kampanya ile sadece Ardahan'da değil, ülkenin bir çok yerinde sanki bir merkez de düğmeye basılmışcasına aynı anlarda yeni bir kan kampanyasının başlatıldığını da görmüyor değildim.
Önce aşağıdaki haberi okuyalım ve bugünkü yazımıza konu olan kan bağışının önemine ve nedenine bakalım.İşte dün bir çok kentte aynı anda ajanslara düşen o haber;
'Ardahan Valiliği ile Türk Kızılayı Ardahan şubesince lösemi hastalığıyla mücadele eden, ilik nakli bekleyenler için kök hücre ve kan bağışı kampanyası başlatıldı.Türk Kızılayı Ardahan Şubesinde düzenlenen programa, Ardahan Valisi Mustafa Masatlı, Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir, Ardahan Üniversitesi (ARÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Biber, Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Çetin Demirci, diğer yetkililer ve vatandaşlar katıldı.'
Evet protokolün önderlik ettiği ve kan vermenin insanlık görevi olduğunu düşünen insanların katıldığı yeni bir kan verme kampanyasının başlatıldığını görürken buna birde bir neden, bir sebep bulunduğunu da okuyordum..
'Kök Hücre ve Kan Bağışı' başlıklı yeni kampanyaya baktığımızda, kurşunlama, bıçaklanma, ağır bir trafik kazası yaşamam yüzünden kan bağışlayanların kanıyla hayatta kalan biri olarak kan bağışının ne kadar önemli olduğunu en iyi bilen biri olarak bu kampanyalara katılanlara bir kez daha teşekkür ederken, ülkenin kuzey sınırından, memleketim Ardahan'da başlayıp, ülkenin bir çok yerin de aynı anda başlatılan bu kampanyanın diğer yüzüne de bakmak gerekir diye düşündüm.
Çünkü bir yerde düğmeye basılmışcasına başlatılan bu tür kampanyaların bir anda ulusal bir kampanyaya dönmesinin altında yatanın, kanın çok gerektiği bir şeylerin olacağının işareti olarak algılıyor ve 50 yaşına gelmiş, 35 yıla yaklaşan gazetecilik hayatımda bu algımdan hiç yanılmadığımı da hatırlarken bu haber gibi diğer haberlerin de geldiğini de görmekteyim.
Ve gerek Suriye sınırın da gerekse ülkenin içinde yaşanan sıcak çatışmalar ve ard arda gelen ama küçük haberlerle verilip, geçiştirilen şehit haberleri ile sonuçlanan iç çatışmaların yeniden arttığını da okuyor,     izliyordum.
Asker Savunma Bakanının sürekli uçaklar kaldırdığı, yeni bir seçim öncesi değiştirileceği söylenen İl Başkanları öncesi değiştirilmesi istenen İçişleri Bakanının ortaya koydukları siyasetle başta Başkan Erdoğan olmak üzere herkesin gerildiği ve her an sıcak bir çatışmanın yaşanabileceği iddialarının artığı şu günlerde başlatılan bu tür kampanyalarla kanın çok lazım olacağını da ve önlem olarak önceden harekete geçildiğini de bana hissettirmekte.
Bilmem ama ben her yeni kan kampanyasının ardından çok kan gereken şeylerin olacağından, olduğundan hep şüphelenmiş ve hepte haklı çıkmış bir insanım bir merkezden başlatılıp, ülke geneline yayılan bu tür kampanyalardan.
Belkide haksızım ve kanın su kadar lazım olduğu insanlığın insanı bir duygusundan öte bir şey değildir. Ve umarım         öyledir de...