İstanbul
Açık
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Aşk Sandığın Kadar Değil, Yandığın Kadardır

Aşk Sandığın Kadar Değil, Yandığın Kadardır

Yaşamın sonsuz dansında sahne sırası artık sizin!

Küçük bir çocuğun ebeveynlerinden çok ısrarlı şekilde bir şey istediği bir sahne düşünün, bu sahnede çocuk kendi etrafında dönüyor değil mi? Şimdi de yetişkin ya da çocuk olması fark etmeksizin bir kişinin çok istediği bir şeyin gerçekleştiği bir sahne düşünün, burada da bu kişi sevinçle kendi etrafında dönüyor değil mi? İnsanlar her yaşta ruhlarındaki coşkuyu ifade ederken dönerler. Tarihe baktığımızda da insanın ilk günden bu yana coşkulu duygularını bir şekilde dönerek, raksla, dansla ifade ettiğini söyleyebiliriz. Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî bu raksı ibadet kisvesi içine sokmuş, onu şiirin ve musikinin de katıldığı ve adına sema dediği bir olgunluğa yükseltmiştir. Böylece asırlardır süregelen bu söz, saz ve hareketin mucizevi işbirliği ile insan ruhundaki karanlığı yararak tefekküre yönelmiştir. Çünkü dönen cisim, kendinden olmayan şeyleri dışarıya fırlatır, atar.

Nadia Maiya’nın yazdığı Aşk Sandığın Kadar Değil, Yandığın Kadardır Destek Yayınları’ndan çıktı.

Dünya âleminde ruhun dönüşümü, içinde konakladığı bedenin de eylemine ihtiyaç duyar. Ruh, büyümek ve yaşam yolculuğunu gelişerek sürdürmek için bedenin de desteğini almak zorundadır. Sema, orman yangını başlatacak olan kıvılcımdır, eylemdir, niyettir, kararlılıktır, adanmışlıktır. İlle etrafında dönmek değil, bazen yerinden kalkmak bile yeterlidir ruhu dönüşüme davet etmek için.

Bu kitap, ruh ve beden ilişkisini dengelemek, böylece düştüğünde nasıl kalkabileceğini, korktuğunda ihtiyacın olan cesareti nerede nasıl bulabileceğini, çaresiz hissettiğinde nasıl desteklenebileceğini hatırlatmak ve elde edeceğin gücü doğru kullanabilmek için sana rehberlik etmek üzere kaleme alındı.

Niyet ve eylem buluştuğu an, yaşamın sonsuz dansı başlar. Ruh ve beden birbirini desteklemeye karar verdiğinde, mucizeler gerçekleşir.