İstanbul
Parçalı bulutlu
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi 'Ben Sizin Babanızım' Diyen Barbaros Hayrettin Şimdi Ne Yapıyor?

'Ben Sizin Babanızım' Diyen Barbaros Hayrettin Şimdi Ne Yapıyor?

Bir döneme damga vurmuş olan Hayrettin Öneşol, namı diğer Barbaros Hayrettin, bugün 'absürt' olarak nitelendirilebilecek sözlere ve klibe sahip 'Ben Sizin Babanızım' şarkısı ile bir günde meşhur olma hikayesini kendine has bir içtenlikle paylaştı.

Üniversite okurken Almanya'ya gittiğini ve orada müziğe profesyonel olarak başladığını belirten Öneşol, "1979'da gittim Almanya'ya. Güya okuyacağım ama Almanca bilmiyorum. 7 kişi bir odada kalıyoruz. Herkes para biriktirme derdinde. Ben Almanya'yı bambaşka tahayyül ediyorum. Türk Danış adlı derneğe gittim, 'Ben müzisyenim, burada müzisyen arkadaşlar var mı?' diye. Orada çalışan arkadaşlar 'Biz müzisyeniz, grup kuracağız' dedi. Birbirimizi bulduk. Kader bizi bir araya getirdi…" dedi.

'ALMANYA'DAKİ İLK TÜRK MÜZİK GRUBUNU KURDUK'

Almanya'da ilk olarak kurdukları "Sultana" adlı müzik grubuyla kısa sürede başarı yakaladıklarını anlatan müzisyen, bir günde orkestrayı kurduklarını, ertesi gün Hürriyet Gazetesi'nin Almanya edisyonunda 'Türk Danış ilk orkestrasını kurdu' diye haber olduklarını söyledi.

Öneşol, bu sayede büyük üne kavuştuklarını şu sözlerle anlattı: "İlk kurduğumuz Sultana Müzik Grubu canavar gibi gidiyor. Ben biraz hızlı giderim, bunların başına geçtim, her şeyi organize etmeye başladım. Zaten ilk Türk grubuyuz ya, bulunmaz Hint kumaşı olduk. Sürekli Türk Danış'ın balolarında, Türk düğünlerinde, gazinolarda çalıyoruz. Ama bölüşülmüyor, olmuyor, 'Birkaç tane grup kurup para kazanalım' dedim. 4-5 grup kurdum, her yere gider olduk."

Daha sonra grubun üyeleri olacak olan Nedim Ünal ve Adnan Bayrakçı ile tanışan Öneşol, "Onlarla bir grup kurduk. Çakıl Aile Gazinosu'nda çalmaya başladık. Kısa zamanda müziğimiz duyuldu. 'Grup Kobra' olarak çalmaya başladık" sözleriyle Kobra Müzik Grubu'nun doğuş hikayesini anlattı.

KOBRA KAYITLARINI REDDETTİLER DİYE 'BEN SİZİN BABANIZIM' DEDİ

Türkiye'de tanınmadıkları için Kobra Grubu'yla kaydettikleri albümleri müzik şirketleri tarafından defalarca reddedilen Hayrettin Öneşol, sektöre iğneli bir mesaj verebilmek için "Ben Sizin Babanızım" adlı şarkıyı bestelediğini belirtti. Öneşol o anısını şöyle anlattı:

"Grup Kobra ile kaydettiğimiz şarkıları alıp Türkiye'ye geldim. Tanınmış bir şirkete gittim, kabul etmediler. İki yere daha gittim, aynı cevabı aldım. Çok üzüldüm. 'Bir hafta sonra gene geleceğim ama başka türlü geleceğim!' dedim ve çıktım. Bir tane küçük Casio vardı bende, basıyorsun dik taka dik tak, dik taka dik tak… Stüdyoya girdik, dik taka dik tak dik taka dik tak, 'Ben sizin babanızım / Ben ne dersem o olur.' Bunu kaydettik orada. Elimde kayıtlarla gittim. Öylesine koydular kaseti ve düğmeye bastılar... Adam var ya yemin ediyorum şok oldu şok. Durdurdu kaydı, 'Olay bu!' dedi, tamamını bile dinlemeden. 'Bu çizgideyse, tamam' deyip anlaşma yapmak istedi. 'Ben sizdeki potansiyeli gördüm' diyerek hem de…"

'SOKAKTA YÜRÜYEMEZ OLDUM'

Müzik şirketiyle yaptıkları albüm anlaşmasının ardından şarkıya klip çektiklerini söyleyen Öneşol, Türkiye'deki müzik piyasasına isyan etmek ve şarkıdaki mizahı ön plana çıkartmak için absürt giyindiğini belirtti. Öneşol, "Anlatmak istediğim; bu kadar absürt bir şeyin Türkiye'de iş yapabileceğini göstermekti. 33 harften ibaret bir cümle: 'Ben sizin babanızım / Ben ne dersem o olur.' Türkiye'de klip çekildi. Yer yerinden oynadı. Berlin'deydim, yerel televizyonda program yapıyordum, 'Barbaros koş, televizyondaki altyazıya bak!' dediler. Saat sabah 10:30. 'Türkiye aradığı babasını buldu, bu akşam Ali Kırca'yla canlı yayında!' yazısı geçiyor. Dedim, 'Aa ben! Canlı yayına nasıl çıkacağım, Berlin'deyim!' Akşama Ali Kırca beni İstanbul'a bekliyor. Herkesten önce klibimi yayınlamak istiyorlar. 13:25'te bir uçak var, bilet aldılar. Eve gittim, hanıma, 'Ben Türkiye'ye gidiyorum' dedim. Küçük bir çantaya eşyalarımı koydum, gözlükleri, sarı ceketimi de aldım. Havaalanından beni aldılar, direkt televizyon yayınına gittik. Ben hayatımda böyle bir şey görmedim. 24 saat içerisinde her yerdeydim. Beyoğlu'nda, Levent'te yürüyemez oldum" şeklinde konuştu.

MÜZİK PİYASASINA GİRMESİYLE ÇIKMASI BİR OLDU

1996 yılında yakaladığı şöhretin ardından Türkiye'nin birçok noktasında konser verdiğini anlatan Barbaros Hayrettin, daha sonraki şarkıları anlamlı bir mesaj taşımadığı için başarısız olduğunu söyledi. Ardından başından geçenleri "Almanya'ya dönünce bir mekan açtım. İsmi de First Class. Nadide Sultan, Bendeniz, Mustafa Sandal, Rafet El Roman, herkes geldi. Ama ne yazık ki kalabalık bir personel çalıştırıyordum, bende iş takibi yoktu. İnsanlara inancım sonsuzdur benim, herkes beni zarara uğrattı, kapatmak zorunda kaldım" ifadesiyle aktardı.

Hayrettin Öneşol yaklaşık 40 yıldır Almanya'nın başkenti Berlin'de yaşıyor. Şimdilerde 1980 yılında Almanya'da kurduğu Rock grubu Kobra'yı yeniden hayata geçirmekle meşgul.