İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi "Bu İsim Lafını Ettikleri 'Çatı Adayı' Filan Değil"

"Bu İsim Lafını Ettikleri 'Çatı Adayı' Filan Değil"

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Muharrem İnce'nin randevu talebi
Erdoğan, partisinin grup toplantısında, gazetecilerin, cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin randevu talebine ilişkin sorusunu yanıtladı.

"Talepte bulundular. Benim yani randevu noktasında herhangi bir sıkıntımız yok. Partide kendisine bir randevu verebiliriz." diyen Erdoğan, randevu tarihinin ise belli olmadığını kaydetti.

"Bu isim, lafını ettikleri 'çatı adayı' filan da değil"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, elbette her partinin kendi cumhurbaşkanı adayını belirleme hakkına sahip olduğuna işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Nitekim kimi partiler, grup kararıyla veya imza toplamak suretiyle, genel başkanlarını cumhurbaşkanı adayı olarak ilan ettiler. Tek bir parti hariç. Anamuhalefet Partisinin Genel Başkanı her nedense cumhurbaşkanı adayı olmak istemedi. Partisini yönetmek, Türkiye'yi yönetmeye talip olmaktan daha cazip gelmiş olacak ki, bir başka ismi aday olarak öne sürdü.

Bu isim öyle uzun zamandır lafını ettikleri 'çatı adayı' filan da değil. CHP kongrelerinde genel başkanlık için aday olan ama bir türlü seçilemeyen bir ismi, Türkiye'nin cumhurbaşkanlığı için önerdiler. Demek ki anamuhalefet partisinin gözünde 'Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığı', 'cumhurbaşkanlığı'ndan daha önemli ve kritik bir görev. Zaten Kılıçdaroğlu'nun, cumhurbaşkanı adayını tanıtırken ki hali, tavrı, ifadeleri, mimikleri, takdim şekli bu konuya bakışını gayet açık bir şekilde ortaya koyuyor."

"Milletvekili ve seçmen pazarlamak demokrasinin kurallarında yoktur"
"Bizim cumhurbaşkanlığı makamına saygımızın temelinde bu görevi üstlenen kişinin her şeyden önce cumhurun yani milletin en üst düzey temsilcili olması geliyor." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ülkemizi ve milletimizi en üst düzeyde temsil edecek bir makama talip olacak kişinin de herhalde buna uygun bir kişi olması icap eder. CHP kendi cumhurbaşkanı adayları için başarı hikayesinden ekonomi bilmeye kadar pek çok vasıf saymıştı. İsim açıklandığında bu adayda belirtilen vasıflar arasında pek ilişki kurabilen çıkmadı.

Sadece bununla kalmadı anamuhalefet partisi, dün 15 milletvekillerini ağlata ağlata başka bir partiye nöbete göndermişlerdi. Şimdi de seçmenlerine, başka partilerin cumhurbaşkanı adayları için seçim kurullarında görev çıkartmışlar. Bunu da 'demokrasi' ile açıklıyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde siyaset mühendisliği hesapları için milletvekili ve seçmen pazarlamak, demokrasinin kuralları içinde yoktur. Korkarım bu işin sonu CHP'nin toptan satışına kadar gider. Her neyse, bu meseleyi daha fazla uzatmak istemiyorum, nasıl olsa CHP, seçim kampanyası boyunca bütün bunların hesabını milletimize tek tek verecektir."

"Sıkletimize uygun ana muhalefet bulamadık"
Erdoğan, bir sıkıntılarının olduğunu, "seçim kampanyasında, CHP'nin başındaki zata mı yoksa öne sürdüğü garibana mı bakacaklarını bilemediklerini" belirtti.

Ortada bir aslı, bir de kuklası olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Hani Hacivat-Karagöz oyunlarında olur ya, perdenin önünde bir figür, bir kukla vardır ama tüm konuşmaları ve hareketleri arkada sopayı elinde tutan kuklacı yapar. Şimdi biz sopanın ucundaki figürle mi uğraşacağız, sopayı tutanla mı uğraşacağız? Doğrusu şaşırdık. Bizi 'çıldırtacaklarını' söyleyerek yola çıkmışlardı. Haklarını vermek lazım, çıldırtmasalar da şaşırtmayı başardılar." diye konuştu.

"Sürekli bize meydan okuyan, 'hadi bakalım işte er meydanı' dediğimizde köşe bucak kaçan bu yalancı pehlivan, hiçbir işe yaramasa da milletimizi eğlendiriyor." ifadesini kullanan Erdoğan, "Bu karikatür tipin ve adayının maceralarını seçimlere kadar izlemeye devam edeceğiz. İşin doğrusu geçtiğimiz 16 yıla ilişkin en büyük hayıflanmam, şöyle sıkletimize uygun bir ana muhalefet bulamayışımızdır. Hizmet yarışını da siyaset yarışını da hep kendi kendimizle yapmak zorunda kaldık. Kendi rekorlarımızı kırmak için çalıştık." değerlendirmesini yaptı.

Salonda güreşçilerin bulunduğunu aktaran Erdoğan, güreşçilerin rekor üstüne rekor kırdıklarını söyledi.

"Bunlar çok basit, popülist politikalar"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalıştıklarını ve kendi projelerinin üzerine çıkmak için uğraştıklarını belirterek, millete hizmet aşkıyla 16 yılda Cumhuriyet döneminin tamamında yapılanların üç, beş, on katı hizmetlere imza attıklarını vurguladı.

Yeni dönem için başarı çıtasını hem hizmet ve proje konusunda hem de siyasi kriterler konusunda daha da yukarıya çıkardıklarını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Dikkat ederseniz kimse bizi kriterleri yükseltmeye zorlamadı. Hepsini de kendi irademizle hayata geçirdik. Çünkü büyüyen ve güçlenen Türkiye'nin ihtiyacı buydu. Ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşabilmesinin, 2053 ve 2071 vizyonlarını hayata geçirebilmesinin tek yolu, yönetim sistemini buna uygun hale getirmekti. Çok partili dönemde neredeyse tüm liderlerin, tüm başbakanların, tüm cumhurbaşkanlarının tespit ettiği, hayal ettiği ama bir türlü hayata geçiremediği bir değişimi gerçekleştirmek Allah'a hamdolsun bize nasip oldu.

Biz bugüne kadar hep değişimden, yenilikten ve gelişmeden yana olduk, icraatlarımızı da bu doğrultuda yaptık. Buna karşılık muhalefetin vaatlerine baktığımızda, karşımıza şöyle bir manzara çıkıyor: Biri gözüne Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni, öteki devletin uçaklarını, beriki yönetim sistemini kestirmiş, illa 'biz bunları yıkacağız, yok edeceğiz' diyorlar. Biri artık Çankaya'da yatacakmış, bir diğeri de külliyeyi gençlere tahsis edecekmiş. Böyle politika olur mu? Bu nasıl bir cüce politikadır. Çankaya'da yatmakla, orayı konukevi haline getirmekle politika yapacağını zannedenler, bu milleti ne yerine koyuyorlar? Bu millet gerekeni zaten 24 Haziran'da gerektiği gibi verecektir. Bunlar çok basit, popülist politikalardır. Bunlar artık mazide kaldı. Kimse bunları yutmuyor. Millet sizden neyi yıkacağınızı değil, neyi inşa edeceğinizin projesini bekliyor. Zaten bugüne kadar bir dikili ağacınız yok. Neyi dikeceksiniz, onu söyleyin. Kafanızda Türkiye için, Türk milleti için, şöyle akılda kalacak, dertlere derman olacak, tarihe geçecek bir projeniz var mı, onu söyleyin."

"Milletimizle birlikte yıkım ekibine hak ettiği dersi vereceğimize inanıyorum"
Erdoğan, manifestolarını millet ile paylaştıklarını, yakında projelerini de anlatacaklarını ifade etti.

"İktidara gelmek için 16 yıldır bekleyen muhalefetin çok daha büyük iddiaları, çok daha fazla projesi olması gerekmez mi?" diye soran Erdoğan, ancak olmadığını belirtti.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Tek bir dertleri var o da Recep Tayyip Erdoğan'ı yıkmak. Bizi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına da AK Parti Genel Başkanlığına da Başbakanlığa da Cumhurbaşkanlığına da milletimiz getirdi. Şayet bir gün milletimiz 'tamam' derse ancak o zaman biz kenara çekiliriz. Bugüne kadar vesayetçilerden darbecilere kadar kim bizi haksız, hukuksuz yere yıkmaya çalıştıysa her seferinde milletimizle birlikte biz karşılarında durduk. İnşallah 24 Haziran'da da milletimizle birlikte yıkım ekibine hak ettiği dersi bir kez daha vereceğimize inanıyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim milletimize taahhüdümüz; yeni yönetim sistemini derhal tüm unsurlarıyla hayata geçirmek, eksikliklerini, aksaklıklarını derhal görüp bunları da gidermektir. Yönetim sisteminin değişecek olmasının bize sağlayacağı imkanları gayet iyi biliyoruz. Manifestomuzda, bu imkanlarla tahayyül ettiğimiz Türkiye hayalini kısmen ifade ettik." değerlendirmesinde bulundu.

"Yerimizde saymamız kesinlikle düşünülemez"
AK Parti'nin 16 yıldır iktidarda bulunduğunu ve bu sürede ortaya çıkan bir birikiminin olduğunu vurgulayan Erdoğan "Eski yönetim sistemiyle yapabildiklerimiz bunlardır. Dünya değişirken, Türkiye değişirken, AK Parti'nin ve yeni dönemde hükümeti kuracak olan cumhurbaşkanı olarak bizim yerimizde saymamız kesinlikle düşünülemez." dedi.

Erdoğan, aldıkları mesafenin üzerine şimdi süratle yeni projeleri koyarak devam edeceklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi yeni yönetim sisteminin ruhuna uygun şekilde çok daha ileri hedeflere yürümek kararındayız. Fakat bizim karşımızdakilerin hiçbirinin bir defa böyle bir ne deneyimi, ne tecrübesi yok. Onlar bu işe sıfırdan, yeni başlayacaklar. Biz ise aldığımız bu mesafenin üzerine şimdi inşallah yeni projelerle adımlarımızı atarak süratle ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkartacağız. Tabii bu asla eskiyle çelişme veya eskiyi reddetme değil. Tam tersine 16 yılın birikimi üzerine yepyeni bir Türkiye inşa etme sürecidir."

"Yapacak çok işimiz var"
Yapacak çok işlerinin olduğuna değinen Erdoğan, demokraside, terör örgütlerinin her yolu kullanarak gerçekleştirdiği sabotajlara rağmen, ileriye doğru atacakları daha çok adımın bulunduğunu bildirdi.

Erdoğan, "Ekonomide hiçbir rasyonel ve teknik temeli olmayan, tamamen kur üzerinden yürütülen saldırı dalgasını tersine çevirmek için hayata geçirecek projelerimiz var. Dış politikada Suriye, Irak, İran, Balkanlar, AB, ABD, Rusya, Orta Asya, Afrika başta olmak üzere her alanda yapacağımız çok iş var." diye konuştu.

"Kendilerine farklı hedefler tayin edenlere 'güle güle"
Erdoğan, "Geçmişte birlikte olduklarımızdan, daha sonra kendilerine farklı istikametler, başka yollar, hedefler tayin edenlere 'güle güle' demekten başka elimizden bir şey gelmezdi, nitekim öyle de yaptık." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Milli Birlik ve Kardeşlik Projemizin başarısı için ne kadar samimiyetle gayret gösterdiysek, bölücü örgütü açtığı hendeklere gömerken, inlerinde bulup tepesine binerken de aynı derecede samimiydik" diye konuştu.

Fransa'da Kur'an-ı Kerim'den bazı ifadelerin çıkartılmasına ilişkin bildiri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fransa'da yayımlanan Kur'an-ı Kerim'den bazı ifadelerin çıkartılmasına ilişkin bildiriye ilişkin "Siz her şeyden önce kimsiniz de bizim kutsalımıza veya kutsallarımıza saldırıyorsunuz. Biz sizin ne denli aşağılık olduğunuzu biliyoruz. Bunu zaten her yerde yaptınız, yapıyorsunuz, yeni tanımadık sizi. Fakat ne kadar siz bunları yapsanız da biz sizin kutsallarınıza aynı dille saldırmayacağız. Çünkü biz sizler gibi aşağılık değiliz." dedi.