İstanbul
Parçalı bulutlu
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Chris Stephenson Türkiye'ye dönüyor

Chris Stephenson Türkiye'ye dönüyor

Savcılığın sınır dışı talebinde bulunması üzerine Türkiye'den ayrılan İngiliz akademisyen Chris Stephenson, Türkiye'ye geri dönüşünün önündeki engellerin kalktığını belirterek "Pazar günü Türkiye'deyim"…

Savcılığın sınır dışı talebinde bulunması üzerine Türkiye'den ayrılan İngiliz akademisyen Chris Stephenson, Türkiye'ye geri dönüşünün önündeki engellerin kalktığını belirterek "Pazar günü Türkiye'deyim" dedi.

YENİBİRLİK - Londra'da Doğan Haber Ajansı’na konuşan Stephenson, Türkiye’yi çok sevdiğini ülkeye geri dönüşünün önündeki engelin kaktığı haberini avukatından alır almaz Türkiye’ye geri dönmek için hazırlıklara başladığını ifade ederek, “Türkiye toplumuna bir eğitimci, bir vatandaş, bir insan olarak  demokrasi ve barışın inşası için katkıda bulunmaya çalışıyorum. Bu çalışmalarıma devam etmek istiyorum bu yüzden döneceğim" dedi. 

“TÜRKİYE TOPLUMUNA BİR EĞİTİMCİ OLARAK KATKIDA BULUNMAYA ÇALIŞIYORUM”

Salı günü 'barış için akademisyenler' bildirisine imza atan 4 akademisyene destek için gittiği Çağlayan Adliyesi'nde çantasından HDP Nevruz davetiyeleri çıkması nedeniyle önce 'terör örgütünün propagandasını yapmak' suçlamasıyla gözaltına alınan; savcılığın sınır dışı edilmesini talep etmesi üzerine ülkeden ayrılan İstanbul Bilgi Üniversitesi Matematik Bölümü Öğretim Görevlisi Stephenson, "Eşim Türk, kızım Türk,  25 yıldır Türkiye’de yaşıyorum. Türkiye toplumuna bir eğitimci olarak katkıda bulunmaya çalışıyorum” dedi.

“TEK AMACIM BARIŞ, DEMOKRASİ VE İNSAN HAKLARINI SAVUNMAK”

Tek amacının barış, demokrasi ve insan haklarını savunmak olduğunu ifade eden Stephenson, hayatında hiçbir zaman eline silah almadığını, silahlı mücadeleyi yöntem olarak görmediğini ve silahlı bir örgütü desteklemediğini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:  “Çantamdaki broşür falan değil üzerinde Nevruz yazan bir kağıt parçasıydı. Pazar günü bir ortamda birisi bana verdi.  Ben çantama attım ve unuttum. Bu kadar basit bir şey. Türkiye’de yasal bir partinin bir davetiyesi. Broşür falan değil.  Üzerinde 4 kelime olan Nevruz davetiyesi. Bu suç  teşkil etmez.  Akademisyenlerin imza attığı barış bildirisi de suç teşkil etmez. Burada sadece talep edilen barış, demokrasi ve insan hakları. Bunları talep etmek suç olamaz.”

“İNŞALLAH BU BAŞKA GÜZEL GELİŞMELERİN HABERCİSİ OLACAK”

Başına gelenlerin başkalarının başına gelenlerin karşısında çok küçük bir şey olduğunu söyleyen İngiliz akademisyen, “Hapiste olan üç arkadaşı unutmuyorum. Onları desteklemek için adliyeye gitmiştim. Onlar hala hapiste  ve bu çok büyük bir haksızlık. Onlar sadece barış talep ettiler. Dolayısıyla  benim ilk görevim onları hatırlamak ve onların serbest bırakılmasını talep etmek. İnşallah bu güzel gelişme başka bir güzel gelişmenin habercisi olacak. Türkiye’de yaşayan herkes için hayat zor. Ekonomi açısından, insan hakları açısından. Akademisyen olmak ayrıcalıklı bir şey. Daha az  acı çekiyorsun. Statün var. Toplumda söz söyleme hakkında var. Bunlar çok güzel şeyler. Ben akademisyen olarak Türkiye’deki durumumu çok seviyorum. 25 yıldır zevkle yaptığım bir iş” dedi. Türkiye’deki ifade özgürlüğü sorununu çözmek gerektiğini vurgulayan Stephenson: “Türkiye’de barış talep etmek terör örgütü  propagandası yapmak olarak değerlendiriliyorsa o zaman gerçekten bir ifade etme özgürlüğü sorunu var onu çözmek kazım. Bana olan yasağın kalması bana umut veriyor. İnşallah diğer sorunlar da düzelecek. Tutuklu üç arkadaşımız serbest bırakılacak. İnşallah şiddet azalacak. Çatışmalar bitecek. Tekrar çatışmasız bir duruma döneceğiz. İnşallah barış olacak. İnsanlar ölemeyecek” ifadelerini kullandı.

“HİÇ KİMSENİN BUNU KIZIMA YAŞATMA HAKKI YOKTU”

Türkiye’den ayrıldığı anı duygulu sözlerle anlatan Stephenson, “Uzun zamandır bu kadar büyük bir üzüntü hissetmedim. 25 yıllık memleketimi terk etmek zorundaydım, çok kötü hissettim. Londra havaalanına indiğimde metroya bindiğimde gerçekten derin bir şekilde burada olmak istemediğimi hissettim. Çok çok üzüldüm. Hiç kimsenin bunu kızıma yaşatma hakkı yoktu. Bu beni en çok üzen şey oldu. Kızım bu birkaç gün çok korkunç deneyim yaşamış. Şimdi çok mutluyum. Ailem için mutluyum, ailem, kızım ve eşim çok mutlu. Kötü bir deneyim yaşadık” dedi. Üniversite yönetiminin ve  öğrencilerinin  kendisine büyük destek verdiğine de dikkati çeken Stephenson, “Derslerime devam edeceğim. 25 senedir eğitim alanında hep yenilikler getirmeye, yeni fikirler, yeni teknikler getirmeye çalıştım. Bunları yapmaya devam edeceğim. Kolay kolay görevimi bırakmam” şeklinde konuştu.