Samsun'da yaşayan 4 yaşındaki Mehmet Can Aydoğan, aynı sedyede sarılarak girdiği ve kendisiyle aynı ismi taşıyan dedesinden nakledilen böbrek ile sağlığına kavuştu.
Vezirköprü ilçesinde çiftçilikle uğraşan Halil İbrahim ve Semra Aydoğan çiftinin ikinci çocukları Mehmet Can Aydoğan, 8 aylıkken nefrotik sendrom nedeniyle böbrek yetmezliği çekmeye başladı.
Bir süre ilaç tedavisi gördükten sonra diyalize girmeye başlayan minik Mehmet Can'ın vücudunda komplikasyonların artması üzerine doktorlar böbrek nakli olması gerektiğini bildirdi.
Aile nakil işlemleri için İstanbul'daki İstinye Üniversitesi Liv Hastanesine başvurdu. Burada yapılan tetkiklerde gönüllü olan anne ve babanın böbreklerinin tıbbi nedenlerle nakle uygun olmadığı belirlendi.
Bu sırada torunuyla aynı ismi taşıyan 59 yaşındaki dede Mehmet Aydoğan da gönüllü olarak Samsun'dan İstanbul'a geldi. Yapılan tetkiklerde dedenin tıbbi bir engelinin bulunmadığı tespit edilerek nakil hazırlıklarına başlandı.
Dede ve torunun aynı sedyede birbirlerine sarılarak girdikleri ameliyathanede hastanenin Organ Nakli Merkezi'nin sorumlusu Prof. Dr. Ayhan Dinçkan tarafından gerçekleştirilen ameliyatla, böbrek nakli başarıyla gerçekleştirildi.
Naklin ardından da dedesinin yanından hiç ayrılmayan Mehmet Can, sağlığına kavuştu.
- "Artık yaşıtları gibi sağlıklı bir hayat sürecek"
Dede Mehmet Aydoğan, AA muhabirine, torunun saatlerce diyalizde kalmasına ve sürekli istifra etmesine dayanamadığını söyledi.
Hiç tereddüt etmeden nakil için gönüllü olduğunu ifade eden Aydoğan, "Torunuma böbreğim çok şükür uydu. Torunum da ben de çok iyiyiz. Onu çok seviyorum. Artık yaşıtları gibi sağlıklı bir hayat sürecek. Herkesi organ bağışına davet ediyorum." dedi.
Baba Halil İbrahim Aydoğan ise oğlu ve babasını aynı sedyede ameliyathaneye girerken gördüğünde çok duygulandığını dile getirdi. Aydoğan, ikisinin de sağlıklı bir şekilde hastaneden taburcu olmasından dolayı mutlu olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Dinçkan da "Burada asıl kahraman dede. Torununa can oldu. Artık ikisi de sağlıklı ve mutlu bir hayat yaşayacak. Mehmet Can kadar şanslı olan, donörü olmayan binlerce hasta nakil olmayı bekliyor. Organ bağışına toplum olarak destek olmamız gerekiyor. Böyle güzel hikayelerin oluşmasındaki tek engel organ bağışı." diye konuştu.
