İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Dünya Çavuşoğlu: AB'nin Doğu Akdeniz'de karar verme yetkisi yok

Çavuşoğlu: AB'nin Doğu Akdeniz'de karar verme yetkisi yok

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Avrupa Birliği'nin (AB) Doğu Akdeniz'de karar verme yetkisi yok. Bu sorun sadece Türkiye-AB arasında değil, Doğu Akdeniz'deki tüm ülkeleri ilgilendiren bir mesele" dedi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı'nda düzenlenen toplantıda, AB ülkeleri büyükelçileri ile bir araya geldi. Bakan Çavuşoğlu, Türkiye ve AB ilişkilerinin çok kritik dönemden geçtiğini, AB içerisinde Türkiye karşıtlığının olduğunu ifade etti. Bu durumun hem AB hem de Türkiye açısından güvensizliğe neden olduğunu vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, "AB Parlamentosu'nda yaşanan üzüntü verici hadiseyi gördünüz. Avrupa Parlamentosu'nun ve Yunanistan yönetiminin verdiği tepkiden memnunuz ama ırkçılığın, Avrupa'yı ve AB'yi kökten sarsmaya başladığını çok iyi anlayıp, tedbirler almamız lazım. Bu durum Türkiye-AB ilişkilerinde de yapıcı yaklaşımlara engel oluyor" diye konuştu.

'Bunların netice vermesini umud ediyoruz'
Bakan Çavuşoğlu, AB ile ilişkilerde farklı konularda da sorunlar olduğunu belirterek, "Doğu Akdeniz'deki karbon faaliyetlerimiz, Barış Pınar Harekatı ve Libya gibi konularda AB'nin aldığı kararlar ilişkilerimizi gerdi. Sorun haline gelen bu konularda birbirimizi anlamamız lazım. AB içinde ve karşılıklı buna yönelik çabalarımız var. Bunların netice vermesini umud ediyoruz" diye konuştu.

Doğu Akdeniz konusunda üyelik dayanışmasının uluslararası hukuka uygun olmadığının altını çizen Bakan Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Avrupa Adalet Divanı daha önce Slovenya-Hırvatistan sınır ihtilafı konusunda AB'nin deniz yetki alanlarının sınırlandırılması konusunda yetkisi bulunmadığını söyledi. Bu nedenle AB'nin Doğu Akdeniz'de karar verme yetkisi yok. Taraf tutmak yerine birlikte çalışırsak bu sorunların üstesinden geliriz. Bu sorun sadece Türkiye-AB arasında değil, Doğu Akdeniz'deki tüm ülkeleri ilgilendiren bir mesele. AB burada tarafsız davranırsa açıkçası Kıbrıs Türkleri'nin eşit haklarını garanti altına alacak bir işbirliği mekanizması üzerinde çalışabiliriz."

'Her adıma karşı biz de karşı adım atacağız'
Kıbrıs Türkleri'nin adanın doğal kaynakları üzerindeki haklarını Rum tarafının bile kabul ettiğini hatırlatan Bakan Çavuşoğlu, ada üzerindeki doğal kaynakları üzerinde eşit paylaşım ya da bu hakların garanti altına alınması söz konusu olduğu zaman adım atılmadığını belirtti. Bakan Çavuşoğlu, sorunların buradan kaynaklandığını belirterek, "Kıbrıs Türkleri’nin varlığı inkar edilirse AB'nin bize yönelik atacağı her adıma karşı biz de karşı adım atacağız. O zaman da gerginlik oluyor. Gerginliği azaltacak adımları yine birlikte atmamız gerek" ifadelerini kullandı.

Bakan Çavuşoğlu, AB ile Suriye, Libya, düzensiz göç, terörizm konusunda birlikte mücadele edildiğini belirterek, şunları söyledi:

"AB'nin stratejik vizyonla hareket etmesi kendi çıkarına da oluyor. Bize karşı en yanlış yöntem ise ki bugüne kadar gördük tehdit ve yaptırım dili. Tehdit ve yaptırımlarla hiçbir sonuç elde edemeyiz, sadece durumu daha da gerginleştiririz. Bu da kimsenin yararına olmaz. Doğru yol işbirliği ve angajman. Biz işbirliği ve angajmana hazırız."

'Yeni bir sayfa açılmalı'
AB'ye katılım sürecinde yeni bir sayfa açılmasının gerektiğini vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"AB Konseyi Yüksek Düzeyli Temaslar ve Diyaloglar ile Ortaklık Konseyi toplantılarının askıya alınması kararının gözden geçirilmeli. Dönem başkanı Hırvatistan'ın da bu konuda olumlu düşündüğünü biliyoruz. Hırvatistan Dışişleri Bakanı'nın Türkiye'ye gelmesini hem AB hem de bizim ilişkilerimiz bakımından önemli buluyoruz. AB'nin bizimle katılım müzakereleri hariç her konuyu konuşuruz, tutumunu doğru ve gerçekçi bulmuyoruz. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Birçok alanda işbirliği yapalım göç konusunda işbirliğimizi sürdürelim. AB'nin ihtiyaç duyduğu alanlarda da işbirliği yapalım ama sadece Türkiye’ye ihtiyaç duyulduğu anda da işbirliği yapılacak ülke olarak görülmesini de kabul etmemiz mümkün değil. Türkiye-AB katılım ilişkileri 60 yıl öncesine dayanan bir durum. İnişler çıkışlar, zorluklar oldu. Müzakere süreçlerini askıya almamızın faydası yok."