İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Dünya Çin'den ihracat hamlesi: Nadir toprak elementlerine sıkı denetim başladı

Çin'den ihracat hamlesi: Nadir toprak elementlerine sıkı denetim başladı

Çin, nadir toprak elementleri ihracatına sıkı denetim getirerek küresel teknoloji savaşında yeni bir sayfa açtı.

MUHABİR: Hanife Dilli

Dünya ekonomisinin derinliklerinde uzun süredir süregelen sessiz bir savaş var. Adı konmamış bu savaş, teknolojik üstünlük ve üretim gücü etrafında şekilleniyor. Çin, bu savaşın merkezinde yer alan nadir toprak elementleri konusunda bir kez daha düğmeye bastı. Ticaret Bakanlığı'nın yaptığı son açıklama, hem Washington’u hem de küresel pazarları doğrudan ilgilendiriyor. Pekin yönetimi, nadir elementlerin ihracatında yeni kontrol mekanizmaları devreye soktu. Ancak bu sadece bir ekonomik tedbir değil; Çin'in küresel güç denkleminde elini güçlendirme stratejisinin açık bir yansıması.

sivil kullanım serbest, askeri teknolojiye sıkı denetim

Çin Ticaret Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı duyuruda, getirilen yeni kuralların bir ihracat yasağı değil, kontrollü izin mekanizması olduğunu vurguladı. Özellikle askeri teknolojilerde kullanılan ağır nadir toprak metallerine yönelik sınırlamalar, Pekin’in uluslararası sorumluluk anlayışı çerçevesinde atılmış “meşru bir adım” olarak tanımlandı.

Gadolinyum, terbiyum, lütesyum, samaryum, disprosyum ve skandiyum gibi kritik elementlerin artık sadece lisansla ihraç edilebilmesi, bu hamlenin ciddiyetini ortaya koyuyor. Çin, bu kontrollerin, dünya barışı ve bölgesel istikrar adına atıldığını savunurken, ABD yönetimi bu adımı "tehlikeli bir ekonomik silah" olarak değerlendiriyor.

trump yönetimi: çin dünyayı esir almak istiyor

ABD Başkanı Donald Trump, Çin'in nadir topraklar üzerindeki yeni kontrol kararlarına oldukça sert tepki verdi. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda, Pekin’in tutumunu "sinsi" ve "düşmanca" olarak tanımladı. “Çin'in dünyayı esir almasına asla izin veremeyiz.” ifadelerini kullanan Trump, 1 Kasım’dan itibaren Çin ürünlerine %100 ek gümrük tarifesi uygulanacağını ve kritik yazılım ihracatının tamamen durdurulacağını açıkladı.

peki neden bu kadar önemli? nadir elementlerin ardındaki güç

17 elementten oluşan nadir topraklar, akıllı telefonlardan savunma sanayine, bataryalardan uzay teknolojilerine kadar onlarca kritik alanda kullanılıyor. ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu’na (USGS) göre dünya genelinde 2024 yılında 390 bin ton nadir toprak elementi üretildi. Bu üretimin %69’u Çin’e ait. Dahası, bu ham maddelerin işlenmesinde Çin’in küresel kapasitesi %85’e ulaşmış durumda.

Bu istatistikler, Çin’in neden bu kadar güçlü bir pazarlık kozu elde ettiğini açıkça gösteriyor. İhracat kontrolü, yalnızca dışa bağımlılığı azaltma çabası değil, aynı zamanda teknoloji savaşlarında stratejik üstünlük kurma adımı olarak da okunmalı.

çift taraflı kısıtlamalar: teknolojiye karşı ham madde

Çin’in bu son adımı, ABD’nin son dönemde çip ve yarı iletken ihracatına getirdiği kısıtlamalara doğrudan bir yanıt olarak görülüyor. Daha önce de galyum, germanyum ve antimon ihracatına sınırlama getiren Çin, şimdi hamleyi bir üst seviyeye taşıdı. Ağustos ayında başlayan süreçte, tungsten, tellür, molibden ve indiyum gibi stratejik metaller de ihracat kontrol listesine alındı.

Ayrıca, nadir toprak elementlerinin çıkarılması, ayrıştırılması ve mıknatıs üretiminde kullanılan teknolojilerin yurtdışına transferi de ciddi şekilde denetim altına alınmış durumda.

apec zirvesi öncesi kritik zamanlama

Çin’in aldığı bu kararın, Güney Kore’de düzenlenecek APEC Zirvesi öncesine denk gelmesi tesadüf değil. ABD ile Çin arasında devam eden ticari müzakereler bu zirvede yeni bir yön kazanabilir. Liderlerin yüz yüze görüşmesi beklenirken, bu yeni karar kartların yeniden dağıtılmasına neden olabilir. Pekin’in bu stratejik zamanlamayı özellikle seçtiği düşünülüyor.

abd'nin kontrol listesi 3000 ürünü kapsıyor

Çin, kararlarını savunurken ABD’nin ihracat kontrol listesine de dikkat çekti. Açıklamada, ABD’nin 3 binden fazla ürünü kapsayan ihracat kontrol listesine karşılık, Çin’in sadece 900 civarında ürünü sınırladığı ifade edildi. Bu farkın, Batı'nın “çifte standardını” gözler önüne serdiği vurgulandı.

Çin’e göre, Washington uzun süredir ulusal güvenlik bahanesiyle ihracat kontrollerini suistimal ediyor ve küresel ticari düzeni baltalıyor.

tarife savaşı mı, yeni bir soğuk savaş mı?

Çin tarafından yapılan açıklamanın en çarpıcı bölümlerinden biri, “Tarife savaşı istemiyoruz ama bundan da korkmuyoruz” ifadesi oldu. Bu cümle, yalnızca bir ticaret politikası değil, aynı zamanda bir duruş manifestosu.

Pekin yönetimi, ekonomik bağımsızlığını ve stratejik kaynaklar üzerindeki egemenliğini küresel pazarlık gücüne çevirmekte kararlı. Bu kararlılık, önümüzdeki aylarda ticari ve jeopolitik dengeleri ciddi biçimde etkileme potansiyeline sahip.

sonuç: teknoloji çağında güç artık hammaddede

Bugünün dünyasında savaşlar artık silahla değil, kaynaklarla kazanılıyor. Nadir toprak elementleri, görünmeyen ama etkili bir silaha dönüşmüş durumda. Çin’in bu alanı kontrol altına alması, yalnızca ihracat politikasından ibaret değil; küresel hegemonya yarışının merkezine oturmuş stratejik bir hamle.