5. Gününde Karşılıklı Hava ve Füze Saldırıları Tırmandı
İran ile İsrail arasında 13 Haziran'da başlayan çatışmalar, 5. gününe girerken kritik eşiği geçti. İsrail, 16 Haziran Pazartesi günü doğrudan İran devlet televizyonunu hedef aldı. Tahran’daki saldırı, sivil altyapıya yönelik en açık hedefleme olarak kayıtlara geçerken, İran tarafı bu saldırının medya ve iletişim alanına karşı bir savaş ilanı anlamına geldiğini belirtti.
İsrail'in saldırıları yalnızca devlet televizyonuyla sınırlı kalmadı; Tahran'ın doğusundaki bazı sanayi bölgeleri ve haberleşme merkezleri de vuruldu. İran’ın karşılığı ise aynı gece içinde geldi.
Demir Kubbe Devre Dışı Kaldı, Tel Aviv ve Çevresi İsabet Aldı
İran’ın gece boyunca yürüttüğü misilleme operasyonlarında balistik füze sistemleriyle yapılan atışlarda, İsrail’in Demir Kubbe hava savunma sistemi geçici olarak devre dışı kaldı. Özellikle Tel Aviv ve çevresine çok sayıda füze isabet etti. Şehirde saatlerce süren sirenler sonrası bazı bölgelerde yangınlar çıktığı ve altyapının zarar gördüğü bildirildi.
İsrail Ordusu, saldırıların ardından teyakkuza geçtiğini açıkladı. Ordunun resmi hesabından yapılan duyuruda, “Tüm ülke genelinde yüksek alarm durumu devam ediyor” denildi. Sivillerin korunmasına yönelik tahliye planları devreye alındı.
İraN'DA 224, İsrail'de 24 ÖLÜ
İran, 16 Haziran itibariyle yaşanan saldırılarda 224 vatandaşının hayatını kaybettiğini, bunların önemli kısmının sivil olduğunu açıkladı. Tahran’daki sivil yerleşimlerin hedef alınması sonucu can kayıplarının hızla arttığı vurgulandı.
İsrail tarafı ise şu ana kadar 24 kişinin hayatını kaybettiğini ve çok sayıda yaralı olduğunu duyurdu. Yaralanmaların büyük kısmının Tel Aviv ve Hayfa çevresinde yaşandığı belirtildi.
İran'dan BMGK’ya "Meşru Müdafaa" Vurgusu
İran’ın Birleşmiş Milletler Daimî Temsilciliği, 16 Haziran akşamı BM Güvenlik Konseyi’ne resmi bir bildirimde bulunarak, yürütülen askeri operasyonların “meşru müdafaa hakkı” kapsamında gerçekleştiğini bildirdi.
Açıklamada, saldırıların sadece askeri altyapıya yönelik olduğu, sivillerin hedef alınmadığı vurgulandı. İran, İsrail’in sivil hedeflere yönelik saldırılarını uluslararası hukuk ihlali olarak değerlendirerek konunun BM nezdinde daha geniş ele alınmasını talep etti.
“Tahran'da Olan Herkes Derhal Tahliye Edilmeli” Uyarısı
ABD Başkanı Donald Trump, Kanada’da düzenlenen G7 Zirvesi’ni savaşın bölgesel etkileri nedeniyle planlanandan önce terk etti. Trump, basına yaptığı açıklamada, “Tahran’da bulunan herkesin derhal bölgeyi terk etmesi gerekiyor” diyerek İran’ın başkentinin daha da büyük saldırılara maruz kalabileceğinin sinyalini verdi.
Trump’ın açıklaması, ABD’nin diplomatik kanalları kapattığı ve askeri tırmanışı destekleyen bir pozisyona geçtiği yorumlarını beraberinde getirdi.
ABD Savunma Bakanlığı'ndan Kritik Adım
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, İran-İsrail çatışmalarının bölge güvenliğini tehdit etmesi üzerine Ortadoğu’ya ek askeri kabiliyetlerin konuşlandırılması talimatını verdiğini duyurdu.
Pentagon’dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“ABD askerî varlığının güvenliği birinci önceliğimizdir. Bu yeni konuşlandırmalar, bölgedeki savunma duruşumuzu güçlendirmek ve müttefiklerimize destek olmak amacıyla planlanmıştır.”
Bu hamle, ABD’nin sahadaki askeri angajmanının artırılabileceğini gösteriyor.
Savaş Siber Alana da Sıçradı
İsrail basınına göre 16 Haziran gecesi ülke genelinde cep telefonlarını hedef alan geniş çaplı bir siber saldırı düzenlendi. İsrail Telekomünikasyon Kurumu, saldırının etkisiyle bazı bölgelerde bağlantı kesintileri ve anormallikler yaşandığını doğruladı.
Henüz saldırının kaynağına dair resmi bir açıklama yapılmazken, İran destekli grupların veya devlet destekli siber birimlerin bu saldırının arkasında olabileceği iddia ediliyor. Bu saldırı, modern çatışmaların sadece fiziksel değil dijital altyapıları da hedef aldığını bir kez daha kanıtladı.
Uluslararası Alarm Artıyor
Çatışmaların 5. gününde ulaşılan nokta, İran ile İsrail arasındaki gerilimin artık konvansiyonel sınırları aşarak hibrit ve çok cepheli bir savaşa dönüştüğünü açıkça ortaya koyuyor. Hedeflenen alanların çeşitlenmesi, hava sahalarının ihlali, siber altyapıların çökmesi ve sivil kayıpların artması, bölgedeki krizin küresel yansımalarının her an tetiklenebileceğini gösteriyor.
Avrupa ülkeleri, vatandaşlarını İsrail’den tahliye etmeye başlarken, diplomatik temsilcilikler güvenlik seviyesini artırıyor. Uzmanlar, önümüzdeki 48 saatin bölgede daha geniş çaplı çatışmaların fitilini ateşleyebileceğini öngörüyor.