İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Dünya Netanyahu ABD ile güç birliği yaptı: İslam ülkelerine açık tehdit

Netanyahu ABD ile güç birliği yaptı: İslam ülkelerine açık tehdit

Netanyahu, ABD desteğiyle Hamas üyelerine suikast sinyali verdi. “Neredeyse vururuz” sözleri İslam ülkelerinde tepkiye neden oldu.

MUHABİR: Gökhan Erek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, işgal altındaki Batı Kudüs'te ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile yaptığı kritik görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında dünyayı tedirgin eden bir çıkış yaptı. Netanyahu’nun özellikle yabancı ülkelerdeki Hamas üyelerine yönelik suikastlar hakkında kullandığı ifadeler, İslam ülkelerine açık bir tehdit olarak yorumlandı.

Netanyahu’nun sözleri sadece Hamas’a değil, bölgesel egemenliklerini korumaya çalışan İslam ülkelerine yönelik de bir meydan okuma niteliği taşıyor. Bu açıklamaların arka planında ise ABD’nin açık desteği, stratejik iş birlikleri ve Ortadoğu'da artan gerilim var.

65 bin canın ardından gelen tehdit: uluslararası hukuk ayaklar altında

Netanyahu, basın toplantısında yaptığı açıklamada, "Teröristlerin nerede olurlarsa olsunlar dokunulmazlıkları olmayacak" diyerek, yeni suikast dalgalarının sinyalini verdi. Bu sözler, İsrail’in yıllardır izlediği hedefli infaz politikasının yeni bir faza geçtiğini ve bu kez daha geniş bir coğrafyaya yayılabileceğini gösteriyor.

İsrail Başbakanı, “Bu prensibi biz koymadık” diyerek sorumluluğu geçmiş olaylara bağlamaya çalışsa da, özellikle Münih Katliamı'nı örnek göstererek İsrail’in kendi hukukunu dünyanın geri kalanına empoze etme girişimini meşrulaştırmaya çalıştı. Altını çizdiği nokta nett: İsrail, kendi güvenlik algısı doğrultusunda, dünyanın herhangi bir noktasında eylem yapabilir.

amerika'nın örtülü onayı ve demokrasi kalkanı

Netanyahu’nun, “Bu bir demokrasi refleksidir” şeklindeki savunması, uluslararası ilişkilerde “çifte standart” eleştirilerini güçlendirdi. Özellikle İsrail'in ABD desteğini alarak, bu tür operasyonları meşrulaştırmaya çalışması, uluslararası hukuk açısından ciddi tartışmaları da beraberinde getiriyor.

Netanyahu'nun bu sözleri, sadece bir tehdit değil; aynı zamanda İslam ülkelerine dönük psikolojik bir savaş taktiğiolarak da değerlendiriliyor. Özellikle İran, Katar, Türkiye gibi bölgesel aktörler bu mesajı doğrudan üstlerine alınmak zorunda kalıyor.

israil'in yeni dönemi: bölgesel çatışmaların fitili mi ateşleniyor?

Netanyahu’nun açıklamaları, Ortadoğu’daki istikrarsızlığı daha da derinleştirme potansiyeline sahip. Hamas unsurlarına yönelik yapılacak herhangi bir saldırı, sadece hedef ülkeyi değil, onun diplomatik çevresini ve savunma ittifaklarını da tetikleyebilir. Böyle bir senaryo, bölgesel gerilimi kontrolden çıkabilecek bir savaşa dönüştürebilir.

Özellikle İslam dünyasının sessiz kalması, Netanyahu’nun bu politikasını daha da cesaretlendirebilir. Bu nedenle, açıklamaların yankısı sadece diplomatik değil; toplumsal ve dini düzeyde de geniş bir etki alanı yaratabilir.