Pakistan ile Hindistan arasında, Keşmir'de yaşanan terör saldırısı sonrası gerginlik hızla artmaya başladı. Özellikle, İndus Suları Anlaşması'nın askıya alınması, bu krizi daha da derinleştirdi.
Keşmir'deki Terör Saldırısı Ne Anlama Geliyor?
22 Nisan 2025’te, Hindistan’ın Cammu Keşmir bölgesindeki Pahalgam kasabasında düzenlenen terör saldırısı, iki ülke arasında yeni bir kriz dönemini başlattı. Bu saldırıda 26 turist hayatını kaybetti. Hindistan, saldırının Pakistan destekli Direniş Cephesi (TRF) tarafından gerçekleştirildiğini öne sürerken, Pakistan bu iddiaları reddederek olayın bir "sahte bayrak operasyonu" olabileceğini savundu. Bu karşılıklı suçlamalar, nükleer silahlara sahip iki devlet arasındaki gerilimi artırdı. Hindistan, olayın ardından Pakistan ile tüm diplomatik ilişkilerini askıya alırken, Pakistanlı diplomatları sınır dışı etti ve vize işlemlerini durdurdu. En çarpıcı adım ise, İndus Suları Anlaşması’nın iptali oldu.
Keşmir Sorunu Neden Çözülmüyor?
Keşmir, 1947’de Hindistan ve Pakistan’ın bağımsızlıklarını kazanmasından bu yana bu iki ülke arasında büyük bir çekişme konusudur. Müslüman çoğunluklu Cammu Keşmir’in Hindistan kontrolünde kalması, bölgedeki bağımsızlık ya da Pakistan’a bağlanma taleplerini körüklemektedir. 22 Nisan 2025’teki Pahalgam saldırısı, Hindistan’ın 2019’da Keşmir’in özel statüsünü kaldırmasından bu yana yaşanan en kanlı sivil saldırı olarak dikkat çekiyor. Hindistan, Pakistan’ı terörü desteklemekle suçlarken, Pakistan bu suçlamaları kesin bir dille reddetmektedir. Geçmişte yaşanan 1947-1948, 1965, 1971 ve 1999’daki Kargil Savaşı gibi çatışmalar, Keşmir’deki gerilim bölgelerini belirgin hale getirmiştir.
Krizin Son Durumu Ne? Gerilimin Artışını Nasıl Değerlendirmeli?
28 Nisan 2025 itibarıyla, Pakistan ile Hindistan arasındaki gerilim yüksek seviyelerde devam ediyor. Keşmir’deki Kontrol Hattı'nda 24 Nisan'dan itibaren süregelen çatışmalar, 2021'de başlatılan ateşkesi fiilen sona erdirmiştir. Hindistan, Keşmir’de askeri operasyonlarını artırırken, Pakistan da her türlü tehdide misilleme yapacağı uyarısında bulundu. Bölgesel dinamikler, Çin’in Pakistan’la olan ilişkilerini güçlendirmesiyle daha da karmaşık hale geliyor. Su kaynaklarının kontrolü, bu çatışmada kritik bir öneme sahip olup, uzmanlar, olası su krizinin göç, gıda kıtlığı ve ekonomik çöküş gibi küresel sorunları tetikleyebileceğini ifade ediyor.
```